Bursa Oto Show’da bir markanın tanıtımı için gelen manken Şebnem Schaefer, son dönemde yaptığı çalışmalarla ilgili bilgi verdi. Son dönemde çocuk ve gençlere yönelik projelere yöneldiğini söyleyen Schaefer, çocuk hikayeleri yazmaya başladığını kaydetti. Çocuk dilinde hikaye yazmaya çalıştığını belirten Schaefer, yayınevleri ile görüştüğünü ve anlaşmak üzere olduğunu açıkladı. Schaefer, çocuklar için yapılabilecek sosyal projelerde de yer alabileceğini vurguladı. Almanya ve Türkiye arasında yaşanan sorunlarla ilgili de konuşan Schaefer, kendisine göre her ülkede yabancı düşmanlığı bulunduğunu düşündüğünü söyledi. Nazi Grubu dışında sorun yaşanmadığını ifade eden Schaefer şöyle konuştu: "Eskiden daha çok sorun vardı. Almanya’da yaşayan Türkler ne Türk, ne Alman oluyordu. İki dili de yarım konuşuyordu. Şu an ise 20 yaşlarda olan üniversite gençliği beni şaşırttı. Çok iyi uyum sağlamışlar. Hem Alman, hem Türk kültürünü taşıyorlar. İki dili de güzel konuşuyorlar. Özellikle Türkler daha fazla üniversiteye gitmeye başladı. Eskiden yapılan araştırmalara göre Türkler liseye kadar okuyordu. Bu dönem üniversiteye giden sayısı artmış ve artık iyi meslek sahibi oluyorlar. Kendilerine bir yer edinmişler. O eski problemi ben görmüyorum. Bence aşılıyor bu." Kendisinin de çocukken problem yaşadığını söyleyen Schaefer sözleliri şöyle sürdürdü: 'YARI ALMAN YARI TÜRKÜM' "’Ben Alman mıyım, Türk müyüm?’ diyordum. Babam Alman olduğu için bana ’Almansın’ diyorlardı. Çocuk üzerinde ise annenin etkisi bence daha önemli. Çünkü evde olan annedir. O nedenle Türk kültürünü fazla aldığımı düşünüyorum. Alman mıyım, Türk müyüm diye sorguluyordum ama artık bitti. Yarı Alman, yarı Türküm. İki kültürü de biliyorum. Avantaj olarak kullanılması lazım. Daha güzel bence. Memnunum ve iyi ki de iki ülkede de yaşayabiliyorum. Güzel bir avantajımız var. Küçükken ise sorun olarak görüyordum." 'BİRDEN 'SİYASET YAPMAK İSTİYORUM' DENİLMEZ' 2009 yılında İstanbul Şişli’de Belediye meclis üyesi adayı olduğunu söyleyen Schaefer, kazanamadığını ancak güzel bir deneyim yaşadığını kaydetti. Şu an Almanya’da bir üniversitede siyaset bilimi eğitimi aldığını ifade eden Schaefer şunları söyledi: "Çoğu siyaset bilimini bitirenler arasında siyasete atılan azdır. Ya araştırmacı, ya danışman oluyor ya da öğretim görevlisi oluyorlar. Siyasete avukat ya da serbest meslekten giriyorlar. Ben siyaseti aktif olarak yapmak istiyorum. İlerisi ne gösterir bilemiyorum tabi ki. Yavaş yavaş oluyor. Birden ’Siyaset yapmak istiyorum’ denilmez. Biraz tecrübe kazanmak lazım. Okumak lazım. Dünya siyasetini takip etmek lazım. İlerisi ne gösterir bilemiyorum." 'HERKESİN GÖRÜŞÜ KENDİNE' Başörtüsü yasağının kalkması ile ilgili değerlendirmede de bulunan Schaefer, "Bana kimse karışmıyorsa, ben de kimseye karışmam. Herkesin görüşü kendine. Umarım insanlar kutuplaşmadan çıkar ve güzel bir ortamda anlaşır. Özgürlükler içinde yaşayabilirler ama biraz zaman alacak diye düşünüyorum" dedi.