Sibel Seçkiner Kimdir? Adana Ceyhan doğumluyum. 11 yaşında Melek Su isminde bir kız kız çocuk annesiyim. Gaziosmanpaşa Üniversitesi İşletme Bölümü mezunuyum. Bankacılık sektörü ile iş hayatına atıldım ruhumun verdiği azimle bankacılık sektöründen istifa ederek ticaret hayatına atıldım. Sürekli yenilikleri takip etmeyi seven ve ilke edinen hayat şartlarımdan dolayı gelişmeye açık olduğunu düşündüğüm medikal kozmetik alanında tercih yaptım. Yaptığım işte daha başarılı olabilmek için İstanbul LLC Enstitüsü Schulungszentrum Grotstolen İsveç ayak sağlığı ve Almanya Gerlachinstutut Üniversitelerinden eğitimler ve sertifikalar ile Chiropodist unvanını hak ettim. Akdeniz bölgesinde bir ilki gerçekleştirdim ve 14 yıl önce Ay-SA Ayak Sağlığı Merkezi’ni hizmete açtım. Daha sonra şubeleşme yoluna giderek önce Mersin’de daha sonra ise Ankara’da ve Adana Başkent Hastanesi Çukurova Polikliniği ve son olarak da İstanbul’da AY-SA Ayak Sağlığı Merkezi’ni geniş kitlelere yaydım. AY-SA Ayak Sağlığı Merkezi’nin kuruluş sürecinden bahseder misiniz? Bu sektöre geçişime aslında kendi ayağımda yaşadığım bir sağlık sorunu etken oldu. Bu sorunun giderilmesi için kendi kendime birçok araştırmalar yaptım. Daha sonra acısız ve cerrahi işlem olmadan bu sorunun giderilebildiğini keşfettim ve sektör çok ilgimi çekti. Daha geniş araştırmalarım sonucunda bu dalda eğitim veren bir okulun olduğunu öğrendim. LCC Enstitüsü’nde eğitim alarak mezun oldum. O okulda podoloji bölümünden mezun olan ilk öğrenciyim. Aynı zamanda Gelişim Üniversitesi podoloji bölümü mezunuyum. Sonrasında kendimi geliştirerek, Almanya’da yüksek lisansımı yapmaya gittim ve tekrar Adana’ya döndüm. İlk şubemizi 14 yıl önce Adana’da açtıktan sonra şubeleşme yoluna giderek Mersin, Ankara, İstanbul ve Çukurova Başkent Hastanesi’nde faaliyetlerimizi sürdürdük. Bu sektörde Adana ve Mersin’de ayak sağlığı merkezi olarak ilk açılan kurum AY-SA’dır. Merkeziniz hangi alanlarda hizmet veriyor? AY-SA Ayak Sağlığı Merkezi olarak mesleğimiz asıl çıkış noktası diyabet hastalarıdır. Diyabetik hastaların ayak bakımları, batık tırnak, mantar, nasır, siğil, egzama, çatlak topuk, terleyen ayaklar, basış bozuklukları gibi ayak sağlığını ilgilendiren konularda hizmet veriyoruz. Merkezimiz ayak sağlığı alanında geniş kapsamlı çalışma sistemine sahip. Rahatsızlığın durumuna göre hastaların ne tür ayakkabı ve çorap tercih etmesi gerektiğine kadar sistematik bir yol izliyoruz. Kliniğimize gelen hastanın yaşam tarzından tutun, giydiği ayakkabısına kadar her şeyini takip ediyoruz. Bizim en büyük özelliğimiz şu; Hastane sistemi çalışıyoruz… Kişinin tedavi sürecinde her şey tek kullanımlıktır. Kliniğimize gelen hastalarımızı ilk olarak sterilizasyon odamıza alıyoruz ve burada paketli tek kullanımlık ürünlerle steril olmasını sağlıyoruz. Biz pandemi öncesi de aynı sistemle çalışıyorduk. Podoloji ve medikal ayak bakımından kesinlikle ıslak sistem çalışmıyoruz. Kuru sistem çalışmamızın sebebi de canlı dokuyu öldürmemektir. Birçok yerde yapılan ayak bakımlarında sulu sistem çalışılarak canlı dokunun da yok olması söz konusu olabiliyor. Bizim sistemimizde kemoterapi gören hastalar, dansçılar, sporcular, çocukar, yaşlılar, troid hastaları, diyabetik vakalar, sedef hastaları son derece güvenli bir şekilde bakım yaptırabilirler. Sağlıklarına yönelik asla ve asla bir sıkıntı söz konusu olmaz. Bizim yaptığımız uygulamalar kesinlikle geçici bir rahatlama değildir. Tamamlayıcı ve tedavi edici bir uygulama yapıyoruz. Merkezimiz hekimlerle ortak hareket ederek hizmet veriyor. Hasta hekime gider, hekim ilacını yazar, teşhisini koyar ve bize gelir. Sonrasında bize gelen hastanın rahatsızlık durumuna ve rahatsızlığın şiddetine göre seans seans tedavi süreci başlar. Ayak mantarının belirtileri ve tedavi yöntemleri nelerdir? Ayak mantarı günümüzde, özellikle Mersin ve Adana gibi nemli ve rutubetli bölgelerde sıklıkla karşılaştığımız bir vaka çeşidi. Tırnaklarda sararma, deride kaşıntı, tırnak altı boşalmaları, tırnak yapısında deformasyon gibi belirtileri vardır. Eğer ayak mantarı uzman kişiler tarafından tedavi edilmediği sürede daha ciddi sorunlar ortaya çıkartabilir. Eğer hastanın içten gelen bir mantarı varsa kronik bir rahatsızlığı devam ediyor demektir. Böbrekleri yorar ve hastanın sürekli bu durumla karşı karşıya kalması demek mantarın vücudun diğer bölgelerine de sıçramasına yol açar. Bunların dışında en önemlisi mantar bulaşıcı bir rahatsızlıktır. Ortak yaşam alanını paylaştığı diğer insanlara da bulaştırabilir. O yüzden mantar tedavisinin zaman kaybetmeden podolog tarafından tedavi altına alınması gerekir. Batık tırnak tedavisinden bahseder misiniz? Batık tırnağı hem erkeklerde hem de kadınlarda görebiliyoruz. Ama ergenlik dönemindeki çocuklarda daha çok görüyoruz. Çok fazla spor ayakkabı giyiyorlar ve ayaklardaki terlemeden dolayı tırnaklarda incelme başlıyor. Günümüzün en büyük rahatsızlardan birisi obezite… Obezite olan birçok gencimiz var ve bu gençlerimizde çok fazla tırnak batması görülebiliyor. Kilodan kaynaklı olarak tırnaklar incelir ve tırnağın yatağı bozulur, tırnak etin içine gömülerek ilerler. Belli bir süre sonrasında enfeksiyon oluşmaya başlar. Merkezimiz tırnak batması rahatsızlıklarında uzman kişiler tarafından yapılan işlemle hiçbir cerrahi işlem uygulamadan ağrısız sızısız bir şekilde tedavilerini yaptırabilirler. Çok basit işlemlerle kişinin yaşam kalitesinde ciddi bir şekilde olumsuz etki yaratan bu rahatsızlığı ortadan kaldırabiliyoruz. İleriye dönük hedefleriniz nelerdir? Öncelikli hedefim Adana ve Mersin Üniversitesi’nde Podoloji bölümünü kurarak bu alanda öğrenci yetiştirmek istiyorum. Şuanda bu girişimimin alt yapısının yüzde 80’i hazır durumda. 2022 yılı içerisinde bu hedefimize ulaşmayı düşünüyorum.