İBRAHİM KIZIL / ÇUKUROVA EXPRES

Avukat Alpay Antmen, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun İkinci Bölümü Birinci Kısmı’nda yer alan belirsiz alacakların tespiti ve tanzimi ile ilgili olan 107’nci madde hakkında Yargıtay’ın ve kanun yapıcılarının farklı görüşte olmalarından en çok avukatların zarar göreceğini söyledi. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda (HMK) yapılan değişiklikle birlikte daha önce hukukta var olmayan bir düzenlemenin getirildiğine dikkat çeken Avukat Antmen, yeni HMK’nın 107’nci maddesinde yapılan değişikler ile birlikte talep sonucunun belirlenemediği hallerde kısmi davaya nazaran daha kolay belirsiz alacak davası açma kolaylığı getirildiğini savundu. Açılacak olan davalarda en önemli konunun hangi davanın neye göre açılacağına karar verilmesi olduğunu dile getiren Alpay Antmen, “Bu dava türü yeni bir dava türü uygulaması olmayan bir dava türü önemli olan bu davanın ne için açılacağı neye göre açılacağı. Önemli ancak bir davanın belirli alacak mı ya da belirsiz alacak mı olduğu yönünde bir kesin görüş yok. Belirli alacak davası, alınacak miktar belli ise belirli alacak davası açılır. Alacağın miktarı belirlenemiyorsa belirsiz alacak davası açılabilir. Örneğin iş mahkemelerinde açılan iş mahkemelerin konusuna giren davalar sözleşmeden doğan alacaklar belirli alacak davalarıdır.” dedi.
Yargıtay ve profesörler farklı düşünüyor!
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde 2000 – 2003 yılları arasında Dekanlık görevi yapmış olan Prof. Dr. Hakan Pekcanıtez’in yazdığı Belirsiz Alacak Davası (HMK m 107.) isimli kitabında iş mahkemelerinde açılan davaların belirsiz alacak davası kapsamında yer alması gerektiğini yazdığını ifade eden Antmen “Yargıtay 9’uncu dairesi tetkik hakimleri Şahin Çil ve Bektaş Kar’ın yazdığı 6100 sayılı HMK’ya göre İş Yargısında Belirsiz Alacak Davası ve Kısmi Dava isimi ile yayınlanan yeni kitap ile birlikte konunun eğer çalışma günü ile talep edilen miktar arasında uyuşmazlık olmasından dolayı belirsiz alacaklar davası kapsamında ele alınması gerektiğini savunuyor. Bu konuda doktrinde tam kesin bir görüş yok. Bugün bir iş davasını belirli alacak davası olarak açılırsa Yargıtay aşamasında ne olur belirsiz alacak davası olarak açılırsa ne olur onu bir avukatın iyi düşünmesi gerekir.” şeklinde konuştu.
İçtihatlar oluşursa avukatlar rahatlar
Avukat Alpay Antmen, ilmi ve yargısal içtihatların oluşumuna kadar HMK kapsamında açılacak olan alacak davalarının ortalama bir alacak tespiti yapılarak belirli alacak davası kapsamında açılması gerektiğini söyleyerek, “Belirsiz alacak davalarında miktar tam olarak bilinemediğinden daha sonra dava iptal edilebiliyor ya da miktarı sonradan belirliyorsunuz. Bu kısmi dava açarsanız zaman aşımı itirazına konu olmuyor. Belirli alacak davası açarsanız hesaplamalarınız düşük ise karşı tarafa bir vekâlet ücreti ödemeniz gerekebilir. Hesaplamalarınız yüksek ise zaman aşımını kaçırmadan ek dava açma imkânınız gerekebilir.” diye konuştu. Yargıtay içtihatlarının devreye girmesi ile birlikte karmaşanın ve belirsizliğin ortadan kalkacağını söyleyen Antmen, 1 Ekim’den önce hukuk fakültelerinden mezun olanların yargısal ve ilmi içtihatları daha yakından takip ederek konu ile alakalı daha kesin bilgilere ulaşabileceğini kaydetti.
Editör: Barış Köksal