Hafta sonu sosyal medyada gezinirken birden gözüme bir video ve fotoğraf ilişti.. Özaltın Ahşap Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Altın’ın küçük bir daire testereyi eline alarak kesim yaptığını gördüm.. 12 Ülkeye ihracat yapan, Hayat Özaltın projesi ile Mersin’in en lüks konut projesini gerçekleştiren, Türkiye’nin hatta dünyanın dört bir yanında devasa markalar ile çalışan bir şirketin yönetim kurulu başkanı Özkan Altın.. Ununu elemiş, eleğini asmış.! Dünyalığını yapmış.! Buna rağmen halen üretmekten büyük keyif alıyor.. O testerenin başında kesim yaparken yılların verdiği tecrübeyi önce çocuklarına, sonra çocuğu gibi gördüğü onlarca personeline aktarıyor.. Bir insanın yaşı kaç olursa olsun üretmekten asla vazgeçmemesi gerektiğinin açık bir kanıtı olarak gün yüzüne çıkıyor Özkan Altın.. Gençlere ‘sahadan asla ve asla ayrılmayın.. İşinizin başında, işçiniz ile birlikte işin bir parçası olarak kalın’ mesajı veriyor.. 1974 Yılında Mersin’de ahşap doğrama imalat işleri ile yola çıkan Hilmi Altın Usta’dan aldığı bayrağı oğulları İnşaat Yüksek Mühendisi Hilmi Can Altın ve İnşaat Mühendisi İsmail Cem Altın ile zirveye taşıyan Özkan Altın, 1995 yılında Özaltın İnşaat Ağaç İşleri Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi unvanını alarak doğrama Atölyesi’ni şirkete dönüştürdükten sonra bu günlere kadar taşıdı.. Doğu Karadeniz’deki ufak bir atölye ile başlayan serüven, 2007 yılından bu yana Mersin Tarsus OSB’de, 17 bin metrekaresi kapalı, toplam 27 bin metrekare üzerinde hizmet veren Negna Üretim Tesisleri ile devam ediyor.. Sinop'ta ise 10 bin m2 alanda, 4 bin m2'si kapalı ahşap yapı elemanları üretim tesisi kurarak, 35 milyon TL'lik bir yatırım ile 120 kişiye istihdam sağladı.. Böylesine büyük bir işletmenin sahibinin halen üretimin başında aktif olarak rol alması, üniversiteyi bitirir bitirmez ‘müdürlük’ peşinde olan, ‘masa başı’ iş beklentisinde olan gençlere örnek olmalı.. Üretimin ne kadar keyifli bir iş olduğunu bilen, bu heyecan kanına karışan bir kişi Özkan Altın.. Hilmi Usta’dan öğrendiklerini çocuklarına, işçilerine hatta torunlarına nakış nakış işlemeyi arzulayan ve bunu yaparken de sadece teoride kalıp konuşmakla yetinmeden, işi pratiğe dökerek göstere göstere yapan Özkan Altın’ın bu tavrına hayranlık duymamak elde değil.. Tebrikler Özkan abi..