www.cukurovaexpres.com Genel Koordinatörü Gülnaz Çelik sordu.AKİB Koordinatör Başkanı ve Akdeniz Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayri Uğur cevapladı

Tekstil son yıllarda hızlı gelişen ve Türkiye’nin elini güçlendiren bir sektör. Bu doğrultuda  tekstille ilgili son gelişmeleri ve sektör değerlendirmesini sizden alabilirmiyiz?

 Tekstil ve hazır giyim, gayri safi yurt içi hasıla, imalat sanayi ve sanayi üretimindeki pay, ihracat, ekonomiye sağladığı net döviz girdisi, istihdam, yatırım gibi veriler incelendiğinde Türkiye’nin en önemli sektörleri konumundadır.

 Sektörümüz ayrıca en yüksek katma değeri oluşturan sektör konumundadır. Türkiye ihracatının ortalama kilogram değeri 1,5 dolar iken Konfeksiyon ürünlerinde bu rakamın 20–25 dolara ulaştığını görmekteyiz. İhracatın ithalatı karşılama oranına bakıldığında sektörümüzün yine ön plana çıktığı görülmektedir. Türkiye genelinde bu oran % 60 seviyesinde seyrederken, hazır giyimde bu rakamın % 580 seviyesine ulaştığı görülmektedir. Bu da sektörümüzün Türkiye’nin cari açığına çok önemli ölçüde katkı sağladığını göstermektedir.

 Günümüzde, Türkiye’de, Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve markalaşma bilincinin yaygınlaşması açısından ciddi bir yapılanma söz konusudur. Bu durum ülkemizin Uzakdoğu ülkeleriyle rekabet edebilmesinde ve Avrupa pazarına açılmamızda ciddi bir avantaj sağlamaktadır.

 Sektör olarak yılı Allah izin verirse 19 milyar dolar ihracatla kapatacağız. Bu rakamlara 8 milyar dolar kumaş ihracatını da eklediğimizde, 27 milyar dolar gibi bir rakamla Türkiye’deki en büyük ihracat sektörünü oluşturmaktayız.

 Günümüzde hazır giyim sektöründe sanal mağazacılığa yönelme var. Bu konuyu bize değerlendirebilir misiniz?

 Dünya geneline baktığımızda e-shopping dediğimiz internet üzerinden alışverişin oldukça gelişmiş olduğunu görmekteyiz. Türkiye olarak bu alanda daha yolun başındayız. İnternet üzerinden alışveriş hem üretici hem tüketici açısından avantajlar sunmaktadır. Üretici açısından baktığımızda mağazacılık giderleri, personel giderleri, sabit giderler olmadığı için ciddi oranda yüksek bir kar marjı elde edilmektedir. Tüketici ise evinde oturarak alışverişini yapabilmekte ve beğenmediğinde ücretsiz olarak iadesini yapabilmektedir. Türkiye’deki duruma bakıldığında bu tür sanal mağazacılık anlayışının günden güne gelişmekte olduğunu görmekteyiz. 5 yıl sonra ise çok daha gelişmiş olacağına inanmaktayım.

 Kumaş açısından baktığımızda Ortadoğu ve dünyanın neresindeyiz?

 Hazır giyimin ana unsuru kumaştır. Bizler firma olarak Türkiye menşeli kumaş kullanıyoruz. Hazır giyim kumaş, tasarım ve aksesuar olarak üç aşamalı bir süreçtir. Kumaş bu noktada en önemli etkenlerden biridir. Kumaş iyi değilse ürün satılamaz. Türkiye, son on yılda kumaş Ar-Gesinde ciddi bir ivme kazandı ve neredeyse İtalya’nın kumaşlarını geçecek ve onlarla yarışacak düzeye geldi. Bu gelişmeler sektörümüze pozitif bir şekilde yansıyor. Türkiye’nin en büyük özelliği ise hem kumaş, hem aksesuar hem de dikim gibi tüm detayları aynı anda sağlayan ve üretebilen bir ülke olmasıdır. Örnek vermek gerekirse Fas ve Tunus’ta çok ciddi bir üretim olmasına rağmen kumaşlar bu ülkelere Türkiye’den gitmektedir. Bu gibi önemli detaylar ileriki yıllarda, hiç şüphesiz, Türkiye hazırgiyim ihracatına önemli bir ivme kazandıracaktır.

 2023 yılı için konulan 500 milyar dolarlık ihracat hedefinde sektörümüz için belirlenen rakam 52 milyar dolardır. Şu andaki ihracat rakamımız ise 19 milyar dolar seviyesinde. Bu uzak bir hedef gibi görünse de her yıl % 10-11 gibi bir büyüme ile hedefimize doğru ilerliyoruz.

 52 milyar dolarlık bu hedefe ulaşmada, şu anda kullanılan kumaştan 3 kat daha fazla kumaşa ihtiyaç duyulacaktır. Bu nedenle bize lazım olan bu kumaşın yurtdışından ithal edilmemesi için sektörde ilave ve yeni yatırımların olması gerekmektedir.

 Son dönemde alışveriş festivalleri (Shopping Fest) düzenlenmekte bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

 Özellikle İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlerde gerçekleştirilen bu etkinlikler sektöre canlılık getirmekte ve faydalı olmaktadır. Ancak biz sektörün daha çok ihracat kısmına baktığımız için bu konumuzun dışında bir gelişmedir. Ama ülkemiz ekonomisine sunduğu katkı açısından bu tür etkinliklerin yararlı olduğunu düşünüyorum.

 Giyim sektöründe son dönemlerde tasarımın daha ön plana çıktığını görüyoruz. Bu doğrultuda çalışmalarınız ve arge niz nasıl?

 Akdeniz Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği olarak AKİB tarafından gerçekleştirilen uzun ve kısa vadede ihracata katkı sağlamayı hedefleyen projelere destek vermekteyiz. Örneğin AKİB tarafından yaptırılan Dış Ticaret ve Lojistik Meslek Lisesi bu yıl eğitim hayatına başlamıştır. Bu sayede, ihracat alanında ülkemize büyük katkılar sağlayacak ve hizmet edecek genç ve donanımlı bireyler yetiştirilecektir.

 Yine eğitimden örnek vermek gerekirse, geçen yıldan bu yana bölgemizde yer alan üniversitelerle ortak olarak “Dış Ticaret Tezsiz Yüksek Lisans Programı”na Birliğimiz tarafından destek verilmektedir. Adana’da Çukurova Üniversitesi, Mersin’de Mersin Üniversitesi, Hatay’da Mustafa Kemal Üniversitesi ve Kayseri’de Nuh Naci Yazgan Üniversitesi ile bu hususta işbirliği yapmış bulunmaktayız.

 Bunun yanısıra firmaların ihracatını artırmaya yönelik seminerlerimiz, bilgilendirme toplantılarımız ve eğitimlerimiz de devam etmektedir.

 Geçtiğimiz yılın değerlendirmesini almak isterim ve 2015 beklentileriniz nelerdir?

 Biz, Hazır Giyim ve Konfeksiyon Birliği olarak 2014 yılı için ihracatımızda %30’luk bir artış öngörmüştük. Ancak yılsonuna geldiğimiz şu günlerde bu hedefin de üstüne çıkarak bir önceki yılın ihracatı ile karşılaştırıldığında %90 civarında bir artış sağlayarak önemli bir başarıya imza attık. Türkiye genelinde bazı ihracat kalemlerinde durgunluk ve gerileme yaşansa da hazır giyim sektöründe % 8-9 gibi bir büyüme sağlanmıştır. Bu da bizim için gerçekten gurur verici bir tablodur.

2015 yılı beklentilerini belirlerken, dünya ekonomisindeki durgunluk, son bir haftadır Rusya ile yaşanan kriz ve bunun Türkiye’ye ne kadar yansıyacağı, gibi etkenleri göz önünde bulundurmak gerekecektir. Bu nedenle 2015 yılının neler getireceğini ancak önümüzdeki dönemde ölçümleyebileceğiz. Biz AKİB olarak yine ciddi bir hedef koyacağız ama benim düşüncem %20 civarında bir artış yaşanacağıdır. O yüzden 2015 yılının biraz daha temkinli gitmemiz gereken bir yıl olması gerektiğini düşünüyorum.

Editör: Barış Köksal