Mersin'de devlet kurumları, okul servisi ve özel servis hizmetinin yanında turizm sektöründe gezi ve tur organizasyonları hizmeti veren Mersin Beyoğlu Turizm yoluna emin adımlarla devam ediyor. Gezi ve tur organizasyonları ile Turizm sektörüne ışık tutan Beyoğlu Turizm Kurucu Müdürü Abdullah Karapınar, servis sektörünün sorunlarını ve Mersin turizmini gazetemize anlattı.

İşte Abdullah Karapınar ile gerçekleştirdiğimiz o röportaj;

Mersin Beyoğlu Turizm'den bize biraz bahseder misiniz?

Beyoğlu Tur ağırlıklı olarak devlet kurumları, personel servisi, öğrenci servisi alanında taşımacılık hizmeti veriyoruz. Bunların yanında gezi, tur, organizasyon ve VİP hizmeti veriyoruz. Geçmişten gelen tecrübelerimize ve piyası da göz önünde bulundurarak sorunsuz çalışabileceğimiz ve daha kaliteli hizmet verebileceğimiz yerlerle çalışan bir şirket konumundayız. Mersin'in yaklaşık 20 civarındaki çevre illerine taşımacılık ağımız var. 

Servis taşımacılığı sekötünün detaylarından bahseder misiniz?

Şehrimizin nüfusunun artması ve yeni özel okulların açılması ile birlikte bir anda bu sektör bir ihtiyaç haline geldi. Şehir içinde servis taşımacılığında 'S' plaka olmadan bu sektörde yer alamazsınız. Bunun dışında şehirler arası taşımacılıkta ise 'D2 ve D4' belgesi olmak zorunda. Mersin'de şuanda 907 adet 'S' plakalı araç var, bunun yaklaşık 550 tanesi bireysel, diğerleri ise şirketlere aittir. Bu sayı Mersin için yetersiz bir sayı. Gün geçtikçe açılan okullar ve çoğalan nüfus göz önünde bulundurulduğunda sektörün hacmi artıyor. 

Sektörün sorunları nelerdir?

Öncelikle geçtiğimiz dönemlerde servis taşımacılığı ile ilgili olarak, bir çocuğumuzun özel bir işletmeye ait servisin içerisinde unutulması ve olayın ölümle sonuçlanması servis sektöründe bir algı oluşmasına sebep oldu. İhmalkarlığı yapan özel bir kreşin bünyesine ait bir servis aracı. Servis sektöründe bulunan kişilerde bu tarz ihmalkarlıklar kesinlikle olamaz. Bu olay bizler üzerinde derin bir etki yarattı. Diğer bir sorunumuz ise; Bizler Esnaf Sanatkarlar Odası ve Belediyenin koordineli bir şekilde çıkardıkları fiyat tarifesine uyamıyoruz. Kaliteli ve profesonel hizmetler veriyoruz. Sensörlü koltuklardan kameralara kadar konfor sağlıyoruz ve bunlar için ekstra bir maliyet harcıyoruz. Akabinde bize uygulanan fiyat tarifesi maalesef bu konfora sağlanan harcamaları göz önünde bulunduracak olursak bu fiyatlandırmaya uymamamız gerçeği ortaya çıkıyor. 

Sorunların kaynağına bakacak olursak her sektörün ayrı ayrı sorunları var ve bunda Mersin'in bakir olması büyük etken taşıyor. Mersin yenilikleri kabul edemeyen bir şehir. Durum böyle olunca birçok istihdam alanlarında sorunlar aynı oluyor. Bunun çözülebilmesi için Mersin'in biraz daha inovasyon çizgisinde ilerlemesi gerekiyor. Bunun için ise sanayi alanlarımızın daha fazla olması gerekiyor. 

Mersin'de turizm sektöründesiniz ve servis taşımacılığının yanı sıra gezi turları düzenliyorsunuz. Bu açıdan bakacak olursak Mersin turizmini nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce Mersin Turizm açısından kalkınmaya yardımcı bir sektör mü?

Biraz önce de söylediğim gibi Mersin yenilikleri kabul edemeyen bakir bir kenttir. Bu bütün sektörler için aynıdır. Mersin'in turizm ağı maalesef çevre illerimize göre pasif kalıyor. Mersin'de ayak basılmamış birçok güzellikler var ve bu alanlara yatırım yapmaya korkuyoruz. Mersin'deki koylar Türkiye'nin hiçbir yerinde yok diyebilirim. Bu koyların düzenlemeleri yapılarak yatırım bölgesi haline geitirilmesi gerekiyor. Mersin'in en büyük sorunlarından biri de yabancı yatırımcı sorunudur. Bir kente yabancı yatırımcı çekmek istiyorsak ilk önce o kentte yaşayanların yatırım yapmaları gerekiyor. Biz yatırım yapmazsak bu kent yatırım bölgesi haline gelmez ve hiçbir yabancı yatırımcı bu kent için para harcamaz. Kentimizin güzelliklerini öncelikli kendimiz farkedip bu güzellikleri tüm dünyaya göstermemiz gerektiğini düşünüyorum. 

Editör: Barış Köksal