İki gündür yerel medyada sokaktaki herkesi ilgilendiren "parkmetre uygulamasının sona erdiği, vatandaşın artık para ödememesi" haberi yer almakta.

Haberin detaylarında ise "Belediye ortaklığındaki İmar İnşaat Şirketinin parkmetre hizmeti veren şirketle olan sözleşmeyi feshettiği, bu nedenle uygulamanın da sona erdiği bilgisi var.

Haber bu kadar açık ve anlaşılır, üstelik Belediye zabıta ekiplerince vatandaş kimseye para ödememesi hususunda uyarıldığına göre konunun tartışılır yanı da kalmamış.

İyi de bu yazıyı kaleme aldığım 2 Ağustos 2014 cumartesi günü halen parkmetre işini üstlenen firmanın tek tip kıyafet giydirdiği görevliler ellerinde elektronik okuyucu aletleriyle fiş kesiyor, para topluyor.

Bu durumda Büyükşehir Belediyesi görevlilerinin vatandaşa "para ödememe yönündeki uyarıları" havada kalmıyor mu?

Vatandaşı uyarmak yetmez, Belediye izniyle ve yine Belediye tarafından güzergahı, koyulacak yerleri belirlenmiş bazı ana caddelerdeki parkmetre işaret tabelaları da kaldırılmalı.

Kaldı ki, parkmetre uygulamasının durdurulması ile ilgili bildiğim kadarıyla zaten İdare Mahkemesi kararı da var.

Burada Abdullah Ayan' ın 19.11.2013 tarihinde Radikal gazetesinde yayınlanan yazısında dile getirdiği bir hususu Büyükşehir Belediyesinin yeni karar vericileri başta olmak üzere herkese hatırlatmakta yarar var.*

"18.2.2011 tarih 79 sayılı Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi kararıyla 'Mersin il sınırları içerisinde yer alan cadde ve bulvarların farklı renge boyanarak ayrılmış kısımlarında park yeri olarak ayrılmış cephelerde araçların belirlenecek şart ve ücret karşılığı park etme işinin' Belediye ortaklığındaki İmar İnşaat şirketine devredilmişti. 

İmar İnşaat Büyükşehir Meclisinin kendisine verdiği bu işi 1 Mayıs 2011 tarihli sözleşme ile Parktur Ltd. isimli şirkete 3 yıllığına devretti. Ve bu süre eğer birileri gizli kapaklı işler çevirip te süreyi el altından uzatmazsa 1 Mayıs 2014 günü sona erecek."

Bu durumda ve dediğim gibi eğer süre birilerince uzatılmadıysa 1 Mayıs 2014 gününden sonra parkmetre işinin sözleşmesi sona ermiş bir şirket eliyle sürdürülmesi ne yasal ne de ticari anlamda mümkün değil.

Yapılacak şey aslında çok basit: Belediye derhal parkmetre işaretlerini cadde kenarından kaldırmalı ve uygulamayı UKOME kararına da dönüştürüp fiilen sona erdirmeli.

Umarım bu son olur ve tabii hepsinden önemlisi Belediye caddeleri tıkanma noktasına getiren uygulamayı birinden alırken 'bulunacak yeni birine' vermez.

* http://blog.radikal.com.tr/kent-kulturu/engelliler-adina-buyuksehir-belediye-meclis-uyelerine-acik-mektup-39856 

Editör: Barış Köksal