Mersin Büyükşehir, Valilik ve Bisiklet Federasyonu el ele verip bu yıl ‘Uluslararası Mersin Turu’ olarak lanse edilen organizasyona imza attı.
Emek veren, katkı sunan herkesin eline sağlık…
Bir zamanlar Konya ile birlikte bisiklet sporunun en çok konuşulan iki merkezinden biri olan Mersin yıllar sonra ihmal ettiği ve tanıtımına olumlu yansıyacak etkinliği gerçekleştirmiş oluyor.
Peki bu yeterli mi?
Elbette değil, yeterliliğin birinci şartı yapılan işin kalıcılığı ve kurumsallaşması.
Ne yazık ki sadece burada değil, her alanda Mersin şıpsevdi aşıkları andırıyor. Bir hevesle başlatılan organizasyonlar kurumsal kimliğe kavuşmadığı için ön ayak olan kişilerin hevesiyle bir süre devam ediyor, sonrası hüsran…
Hep verdiğim örnektir: 1948 yılında Türkiye’ de ilk defa Portakal Festivali düzenleyen bir kentin aynı etkinliği 60 yıl sonra hatırlayıp Narenciye Festivalini ilk kez düzenlemesinin mantıklı bir açıklaması olabilir mi?
Dediğim gibi Bisiklet Turu ilk kez düzenlenmesine rağmen belirlenen etaplarının tarihle iç içe olması, pek çok yabancı bisikletçinin yoğun ilgisi bakımından da hayli ilginçti.
Gelelim organizasyonun Mersin’ i tanıtma adına nasıl daha başarılı kılınacağına?
Aslında bu konuda 2008’ de bir yazı kaleme almış ve 20015’ te 50.yaşına girecek olan Türkiye’ nin bu alandaki tartışmasız en önemli etkinliği sayılan Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turnuvası ile entegre edilmesi gerektiğini ifade etmiştim.
Gerçekten de o tarihte turnuva Kızkulesi’nden- Kızılkale’ ye sloganıyla gerçekleştirilmeye başlamış ve İstanbul’dan start alan turnuva Alanya’ daki Kızılkale’ de sona erecek biçimde düzenlenmişti.
Kızkulesi’ ne itirazım yoktu ama Alanya’ nın Kızılkule’ si biraz zorlama gibiydi. Oysa dünyada Kızkulesi dendiğinde akla gelen Kızkalesi idi ve o doğa harikası da Mersin sınırları içindeydi. İşin gerçeği turun İstanbul Kızkulesi ile Mersin Kızkalesi arasında kalan güzergahta koşulmasıydı.
Sözü fazla uzatmama gerek yok. O yazımdan yapacağım alıntılar meramımı anlatmama yeter…
İşte o yazıdan bölümler:
“Geçtiğimiz günlerde muhteşem tanıtımı yapılan, 44.Cumhurbaşkanlığı Bisiklet yarışı belirlenen rota çerçevesinde 13-20 Nisan tarihleri arasında etap etap devam ederek Alanya finaliyle sona erdi..
Bisiklet federasyonunun ortaya attığı ‘Kızkulesi’ nden, Kızılkale’ ye’ sloganıyla bu yıl yeniden canlandırılmaya çalışılan turnuva… 
Özellikle de Türkiye’ nin doğal zenginliklerini ortaya serecek Ege ve Akdeniz’i simgeleyen yeni rotasıyla dünyanın ilgisini çekmeye çalışacak…
İyi de 1964 lerdeki yarışların en zorlu etapları sayılan ve Adana-Mersin üzerinden Alanya-Antalya’ya uzanan bölüme ne oldu?
Geçmişte Mersin’in 323 km lik sahilini karış karış kat eden etaplar ne oldu da, devre dışı kaldı?
Bana göre bugünden tezi yok, Mersin 2009 ‘da 45. si yapılacak Uluslararası Cumhurbaşkanlığı bisiklet yarışları rotasının Alanya’dan Mersin’e uzatılmasını sağlamalı.
Başta Bisiklet Federasyonu ve Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü olmak üzere bu organizasyon üzerinde söz sahibi olan kurumlar nezdinde girişimler başlatılmalı…
İstanbul’da verilen start nedeniyle seçilen Kızkulesi iyi de, bitiş noktasındaki Kızılkule’ yi kim nereden buldu Allah aşkına?
Beş yaşında çocuğa Kızkulesi’ ni çağrıştıracak benzer simgeyi sorsanız Kızkalesi der… 
Yalın gerçek bu kadar açıkken yarışlar neden Mersin’e kadar uzatılmaz da, Alanya’da sona erdirilir…
Bırakın dünyayı Türkiye’de kaç kişi Alanya’daki Kızıl Kaleyi biliyor ki, ülke tanıtımına büyük katkı vereceği beklenen organizasyon Kızkulesi’ nden- Kızılkule’ ye sloganıyla yola çıkıyor?
Geçmiş yılların deneyimi ve akıl bize şunu söylüyor:
Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu gelecek yıldan itibaren uyduruk Kızılkule zorlamaları yerine Kızkulesi’ nde başlayıp, Kızkalesi’ nde sona ermelidir.
Kimse parkurun uzayacağı gerekçelerine sığınmasın.
Türkiye’ de örnek alınmaya çalışılan Fransa Bisiklet turu yaklaşık 3700 km dir ve tam 21 etapta koşulmakta…
Oysa bugünkü haliyle Türkiye’de gerçekleştirilen organizasyon 1076 km ve 8 etaptan meydana geliyor…
Yani uzatılması dünyada geçerli standartlara aykırı değil…
Canlı olarak pek çok ülke televizyonu tarafından yayınlanan yarışlar sayesinde dünya Türkiye’ nin tarihi ve doğal güzelliklerini izlerken, parkurun Alanya’da bitmesi, en az Antalya kadar doğal güzelliklere sahip Mersin hatta Türkiye için bir kayıp değil mi?
Başta Valimiz olmak üzere tüm Mersin dinamikleri ayağa kalkmalı ve kentin her bakımdan tanıtımına olağanüstü katkı sağlayacak organizasyonun Alanya üzerinden Kızkalesi’ne kadar uzatılması sağlanmalıdır (Mevcut etaplara Gazipaşa, Anamur, Aydıncık, Silifke, Kızkalesi eklenebilir)
Gelecek yıl etapların Mersin’e kadar uzatılması halinde Akdeniz’in koynunda saklı cennetlerimizin gerek Türkiye gerekse dünyaya tanıtımı bakımından milyonlarca dolara yapılamayacak reklam anlamına gelecektir…
Bu yıl ki yarışların helikopterlerdeki kamera çekimlerini görenler meramımı daha iyi anlarlar.
2008 yarışlarında zorluk derecesi yükseltilerek UCI (Uluslararası Bisiklet Federasyonu) takviminde de yerini alan ve dünyanın en prestijli profesyonel takımlarıyla yarışçılarının katıldığı bu dev organizasyonun başlangıcı 2009 rotasındaki startı Kızkulesi, finişi de Kızkalesi olmalı…
Binlerce yıllık tarihi ve doğal dokusuyla Mersin ayağına gelen bu parayla ölçülemeyecek fırsatı değerlendirmeli, bugünden tezi yok gerekli girişimleri başlatmalıdır…”
**
O yazının üzerinden tamı tamına 7 yıl geçti. Ne öneriyle ilgili bir çaba çıktı ortaya ne de kılını kıpırdatan.
Aslında Valilik ve Büyükşehir bu yıl Mersin turuna omuz vermese ben hatırlamayacaktım yazdıklarımı. Ama madem böyle bir çaba ve halkın yoğun ilgisi var. Gelin en azından sonraki yıllarda bu konuda talebimizi daha yüksek sesle dillendirelim.
2008’ den beri İstanbul Kızkulesi- Alanya Kızılkule güzergahında düzlenen turnuva bu yıl 26 Nisan’ da Alanya’ dan start alıp 3 Mayıs 2015 günü İstanbul’ da sona erecek.
Bu yıl artık geçti ama gelecekte Alanya yerine Kızkalesi’ nden başlasa kıyamet kopmaz. En fazla 3 etap daha uzar ve 8 yerine 11 etaba çıkar. Kaldı ki yukarıda belirttiğim gibi Fransa Bisiklet Turu 3700 km ve tam 21 etaptan oluşuyor.
Hazır 7 Haziran seçimleri öncesi siyasi partilerin adayları ortaya çıkmışken, para pul istemez bu projeye desteklerini isteyelim. 
Mersin’ in son yıllarda iktidar tarafından ihmal edildiği, hatta cezalandırıldığı algısının da bir nebze kırılmasını sağlayacak adımın atılmasını istemek Mersin’ de yaşayan herkesin hakkıdır…