Geçtiğimiz hafta Büyükşehir Belediyesi Birinci Meclis Toplantısı Tarsus’ta yapıldı.
Bu toplantıdan aklımızda kalan, CHP Grubunun Akkuyu Nükleer Santrali’ne karşı dağıttıkları bildiri.

Akkuyu Nükleer Santrali konusunun neden Meclis gündeminde olduğu sorusuna gelince:
Akkuyu Nükleer Santrali’nin yeri  geçtiğimiz ay Meclis Toplantısı’nda görüşülmüştü. Uluslararası antlaşmalarla yeri tespit edilen ve yapımına başlanan Akkuyu Nükleer Santrali’nden bir geri dönüşün ya da iptal edilmesinin mümkün olmayacağı biliniyor; buna rağmen CHP grubu kent planında işaretlenmemesini istiyor. Planda işaretlenmezse, bu sefer plan Bakanlıkça onaylanmayacak ve Mersin’de yatırım ve inşaatlar uzun bir süre daha bekleyecek.
Bunun bilincinde olan MHP ve Ak Parti Grupları bir ortak akıl yürüterek planın onaylanması yönünde olumlu adım atıyorlar

Büyükşehir Belediyesi ikinci Meclis Toplantısı Mersin’de yapıldı. Nükleer karşıtı bir grup ellerinde pankartlarla salona girmek istedi. Görevlilerle tartıştılar. Sonunda pankartsız olarak salona girmelerine izin verildi.
Nükleer karşıtları sessizce toplantıyı dinleseler de, toplantı sonunda slogan atmak isteyince görevliler tarafından dışarı çıkarıldılar.
Bundan sonra yine bir CHP’li Meclis üyesi, Başkanın bildiri okunmasına izin vermese de, bildiri niteliğinde bir metin okudu.
Nükleer karşıtları daha sonra dışarıda eylemlerini sürdürdüler.

CHP’li üyeler Akkuyu Nükleer Santrali’ne karşılar ve bunu da konuşarak, bildiri dağıtarak gösteriyorlar. 
MHP li üyeler sessiz. Başkan şahsi olarak Nükleere karşı olduğunu söylese de, biz Alparslan Türkeş’in ve birçok MHP’li yöneticinin nükleer taraftarı olduğunu biliyoruz. Seçim beyannamelerinde ve MHP ile ilgili siyasi yazı ve birçok söylemde de bu belirtiliyor.
Burada MHP’li üyelerin de sessiz kalmalarını anlıyoruz.
Fakat Ak Partili üyelerin tek bir söz söylememelerini anlamak mümkün değil.
Bugün Türkiye’de Ak Parti’nin ve Türkiye’nin güçlenmesini, enerjide dışarıya bağımlı kalmamasını isteyenlerin bir siyasi görüş olarak Nükleer santral istediklerini biliyoruz. Ak Parti’ye karşı olanlar ise nükleer santral istemiyorlar.
Nükleer teknolojisinin gelişmiş olması, Türkiye hariç neredeyse tüm gelişmiş ülkelerin nükleer kullanmaları, yeni nükleer santrallerin yapılıyor olması, güneş ve rüzgarın hem pahalı hem de kolay elde edilir olmadığı yolundaki ( buna rağmen, alternatif enerji kaynaklarına dönük yatırımlar ve buna ilişkin devlet desteği konusunda dünyada sayılı ülkelerden olduğumuz istatiksel olarak ortadadır) fikirler kimseyi ilgilendirmiyor; olaya yalnızca siyasi yönden bakılıyor.
Bunları da hiçbir Ak Partili Meclis üyesi dile getirmiyor. Mecliste Ak Parti adeta yok!  

Sanırım yeni İl Başkanı da siyasi gündemin yoğunluğundan Belediye Meclisi konusu ile ilgilenemedi. Mutlaka bir Belediye Meclis Toplantısını izlemeli ve partisinin üyelerinin performansını görmelidir.
Siyaset yapmak, böylesi somut ve pratik alanda söz almayı gerektirir. Kaldı ki konu, Ak Parti açısından bir vizyon sorunudur ve sırf bu nedenle muhalefet için de bir kör döğüşüne çevrilmiştir. Akla, bilgiye, bilime ve dünyadaki sayılarla destekli uygulamalara dayalı bir siyaset niçin yapılmıyor; partinin bu en hayati projesi için niye tek söz söylenmiyor? Akıl alır gibi değil… Sonra da oturup düşünürüz: 
Ak Parti niye bu kentte Türkiye ortalamasındaki başarıya ulaşamıyor? Bu sessiz siyasetle, bu dilsiz siyasetçilerle bu kadar oluyor işte! 

HARUN ARSLAN