Türk müzik tarihinin önemli isimlerinden biri olan Müslüm Gürses'in vefat etmesi, ünlü sanatçının çocukluğunun geçtiği Adana’nın merkez Seyhan ilçesi Hürriyet Mahallesi'ni yasa boğdu. Ölüm haberinden sonra Gürses’in şarkılarıyla teselli bulan mahalleli, usta sanatçının arkasından dualar etti. Müslüm Gürses’in ailesiyle birlikte 1960’lı yıllarda taşındığı mahalledeki çocukluk arkadaşları, usta sanatçının zor şartlar altında geçen çocukluk yıllarından şöhrete uzanan hayatını İHA’ya anlattı. Gürses’in çocukluğunun yakın tanıklarından olan 68 yaşındaki Rasim Ak, Müslüm Gürses’in 5-6 yaşlarında iken ailesi ile mahalleye taşındığını ve küçük bahçeli bir evde büyüdüğünü anlattı. Sanatçının babasının kahvelerde ocakçı olarak çalıştığını belirten Ak, kendisinin berberlik yaptığını ve o zamanlarda devamlı tıraşını yaptığı Gürses’in boyacılık yaparak ailesine destek olduğunu söyledi. Nuri Sesigüzel hayranı olan Müslüm Gürses’in küçük yaşlarda onun şarkılarını söylemeye başladığını belirten Ak, zaman zaman Gürses’in boya sandığını kapatarak kendi dükkanında şarkı söylemesi için para verdiğini kaydetti. Ak, Gürses’e mahallede herkesin ‘Şiho’ diye hitap ettiğini belirterek, “Bir şarkı yarışmasına katıldı, orada birinci oldu. Çok sefil bir hayatı vardı ama temiz biriydi. Ölümünden dolayı büyük üzüntü duyduk, ben çok üzüldüm” dedi.

‘Arabeskin babası’ olarak bilinen Gürses’in çocukluk arkadaşlarından Mustafa Emir de, Gürses’in çocukluğunun yoksul geçtiğini ifade ederek, sanatçının boyacılığın yanı sıra hızarcılık ve garsonluk da yaptığını anlattı. Gürses’in sesinin çocukluğunda da güzel olduğunu ve mahalle esnaflarının onun sesini duymak için para verdiğini kaydeden Emir, “Adana’da yerel bir kanalın yarışması vardı. Yarışmaya babam form hazırladı, gitti orada ‘Halim Oğlan Gel Oğlan’ şarkısıyla birinci oldu. Sonrasında çay bahçelerinde, gazinolarda şarkı söylemeye başladı” diye konuştu.

Gürses’in ilkokulu beraber okuduğu arkadaşlarından 63 yaşındaki Mehmet Atılmış ise, ünlü sanatçının yoksulluk içinde büyüdüğünü söyleyerek, “Buralar eskiden portakal bahçesiydi. Orada baraka gibi bir yerde kalıyordu. Okulu beraber okuduk, herkes Şiho derdi. Ölümünden dolayı çok üzüntü duyduk” şeklinde konuştu.

Mahalle sakinlerinden 62 yaşındaki Ahmet Baydan da, Gürses ile ilkokul 1. sınıfı beraber okuduklarını, sonrasında beraber okulu bıraktıklarını söyledi. Baydan, ünlü sanatçıyla başından geçen bir anıyı da şöyle anlattı:

“Müslüm, ben ve başka bir arkadaşımız, Gürses’in verem hastanesinde yatan annesini ziyaret etmeye gitmiştik. Orada biri saz çalıyordu, ben de Müslüm’e ‘Oğlum al sazı, sen de Veremli Kız’ı söyle’ dedim. O da aldı sazı söyledi. Sonra bütün hastanedekiler bizim başımıza toplandı.”

Editör: Barış Köksal