Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, önceki belediye yönetiminin personele maaşını ödemezken yüksek bütçeli konserler düzenleyerek belediyeyi borç batağına sürüklediğini iddia etti. Topaloğlu, konserlerin ihale yapılmadan bir firmaya düzenletilerek usulsüz harcama yapıldığını ileri sürdü.Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, CHP’li Mustafa Gül Başkanlığındaki önceki yönetimin belediyeyi usulsüz şekilde borçlandırdığı iddialarına ilişkin bilgi ve belgeleri paylaştı. Topaloğlu, “Bir kurumun göz göre göre borç batağına sürüklenmesinin ibret belgesidir” başlığıyla yayınladığı açıklamada, “Benim personelim evine ekmeğini götüremezken, evinin kirasını ödeyemezken, çocuklarının ihtiyaçlarını gideremezken bırakın Aleyna Tilki’yi, Linet konserlerini onların bir damla alın terini dünyaya değişemem. Maaşlarını yatıramayan bir yönetimin bunca harcamaları yapması kabul edilemez bir aymazlık değil de nedir?” ifadelerini kullandı."Şeffaf belediyecilik yapılmadı"Bu yıl 14 Şubat Sevgililer Günü’nde düzenlenen Aleyna Tilki konseri ve 8 Mart Kadınlar Günü’nde düzenlenen Linet konseri ile belediyenin 709 bin lira borçlandırıldığına dikkat çeken Başkan Topaloğlu, “2013-2014 /2016-2017 /2018-2019 yıllarına ait Mersin ilinde faaliyet gösteren bir firma aracılığı ile 8.923.089,20 TL’lik fatura kesilmiş bunun 7.733.042,75 TL’si ödenmiş ve belediyeden alacağı 1.190.046 TL kalmıştır. Bu malum firmanın en meşhur etkinliklerinden sadece bir kaçı olan, kamuoyunda devamlı dile getirdiğimiz ve yetkililerin vicdanına seslenerek; durun bunu Kemer’e yapmayın dediğimiz 14 Şubat Aleyna Tilki ve 8 Mart Linet konserlerinin belediyemize olan mali yükü 709.770,00 TL’dir. Ayrıca 2015 yılında bu malum firmayla araları bozulan yetkililer o yıldaki festivali başka bir firma aracılığıyla 1.746.990,00 TL’ye yaptırılmıştır” dedi.Topaloğlu, 2009-2012 yılları arasında otelcilerin sponsorluğunda yapılan Altın Nar Sanat Festivalinin, 2013 yılından itibaren malum firmalarca, ihale edilmeden, özel kaleme ait temsil, ağırlama, tören, fuar organizasyon giderleri ödeneğinde parasal limit aranmamasını fırsat bilerek şeffaf belediyecilik yapılmadığını ileri sürdü