Gündem yoğun..

15 Temmuz’dan bu güne kadar gece yarılarına kadar çalışan, FETÖ’ye karşı yürütülen mücadelede gereğini yerine getiren, hatta darbe girişimi sırasında kendisini Sıkıyönetim Garnizon Komutanı ilan eden Akdeniz Bölge Garnizon Komutanı Tuğamiral Nejat Atilla Demirhan'ın ilk tutuklanmasını istediği kişi olan Mersin Valisi Özdemir Çakacak tüm bu yorgunluğuna rağmen kent yaşamının gerektirdiği organizasyonlardan kopmadı..

Mersin’de yaşayanların moralini üst seviyede tutmak adına her daim kendi yaşantısından ödün vererek eşi Kevser Çakacak ile birlikte her platformda tebessümünü hissettirerek halka moral verdi..

Bu kadar yoğunluk içerisinde elbette ki kentte yaşanan her olayı sonuna kadar araştırmasını ya da takip etmesini kimse kendisinden bekleyemez; fakat geçtiğimiz günlerde İhlas Haber Ajansı muhabiri Koray Ünlü kardeşim tarafından servis edilen bir haber beni fazlasıyla rahatsız etti..

Mersin Mezitli’de yaşanan bir olay sonrasında kaçırılan 21 yaşındaki bir gencin akıbeti.! Anne Sinem Serbest gözyaşları içerisinde anlatıyor; ‘Gece yarısıydı, sitemizin bahçesinde arkadaşlarıyla konuşuyordu. Birden tartışma çıktı ve oğlumu döverek arabaya bindirdiler’……

Bir annenin acı dolu feryadı; sanki haberi okumuyor yaşıyordum..

Acılı anne, ‘Bari öldürdülerse, öldürdükleri yeri göstersinler mezar yaptıralım’ diyordu..

Furkan Coşkun’u tanımam, arkadaşlarıyla arasında ne vardı ve olaylar neden bu noktaya geldi bilmem.. Kim haklı kim haksız derdinde de değilim..

Fakat bu güne kadar sergilediği tavır ile Mersin’in abisi, amcası, babası olan Sayın Valim’den babasını geçtiğimiz yıl kaybeden bu kardeşimize bir babalık yapmasını rica edeceğim.. Eminim ki O’nun bir telefonu en azından bürokratik sürecin hızlanmasında, Furkan’ın bulunma sürecine büyük etki yaratacaktır..

Hadi sayın valim; yap bir ‘babalık’ şu yetime..