<div>İstanbul seferini yapan uçağının Atatürk Havalimanı'na inişe geçtiği sırada, görevli hostesin yanlışlıkla otomatik butona basmasıyla duyulan "Denize acil iniş yapacağız. Koltuklarınızı dik tutun. Kravatlarınızı ve fularlarınızı gevşetin, masalarınızı kapatın ve camlardaki güneşlikleri açın" anonsuyla büyük panik yaşandı.</div> <br> <div>"DENİZİN ÜZERİNDE 20 DAKİKA TUR ATTIK"</div> <br> <div>thy'nin Atina-İstanbul seferini yapan TK- 1850 sefer sayılı uçağın yolcularından G.A. uçağın bu anonstan sonra üstelik bir de pas geçerek Marmara Denizi üzerinde 20 Dakika kadar tur attığını belirterek, yaşadıkları anları şöyle anlattı:</div> <br> <div>"Atina'ya bir iş görüşmesi için gitmiştim. thy uçağı ile dün İstanbul'a dönmek için Atina Havalimanı'ndan yolcu körüğünden saat tam 15.05'de ayrıldık. Uçağımızın oradan kalkış saati tahminen 15.15 civarındaydı. Güzel bir yolculuk yapıyorduk. Sanırım Balıkesir üzerine geldiğimiz sırada Kaptan Pilot, "Atatürk Havalimanı'na iniş için alçalmaya başlıyoruz. 20 Dakika içinde İstanbul'da olmayı bekliyoruz" şeklinde anons yaptı.</div> <br> <div>Bu anonstan birkaç dakika sonra otomatik olarak hostesin konuştuğu "Atatürk Havalimanı'na inişe geçiyoruz. Koltuklarınızı dik duruma getirin. Kemerlerinizi bağlayın. Güneşlikler açık olsun" şeklindeki anonsu yapıldı."</div> <br> <div>"DENİZE ACİL İNİŞ YAPABİLİRİZ"</div> <br> <div>Bir otomotiv şirketinde görevli olan G.A., bu anonsla inişe hazırlanırken bir anda gelen "Denize acil iniş yapabiliriz" anonsu ile, oturdukları yerde büyük şok yaşadıklarını belirterek, şöyle devam etti:</div> <br> <div>" İniş anonsu bittikten yaklaşık bir dakika sonra ikaz ışıkları bir kez daha yandı ve otomatik olarak hostesin konuştuğu şu anons yapıldı. 'Denize acil iniş yapabiliriz. Önünüzdeki güvenlik kartlarında yazılanları takip edin. Fularlarınızı açın ve kravatlarınızı gevşetin. Pencerelerdeki güneşlikleri açın' Bir anda şok olmuştuk. Türkçe yapılan bu anonsun hemen ardın İngilizcesi takip etti. Şok olmuştuk. Korkmaya başladık. Türk yolcuların çoğu dua ediyordu. Bu sırada uçağın koridorunda bardak toplayan hostesle göz göze geldim. Anonsun yanlış olduğunu anlamıştı herhalde, gülümsüyordu. Ama ben tedirgin olmuştum. Ancak bu anonsun hemen ardından Business Class bölümünün perdesi açıldı ve oradan çıkan bir başka hostes, ellerini havaya kaldırarak, yanlışlık olduğunu ve yanlış anons olduğunu beden diliyle yolculara anlattı.</div> <br> <div>"THY BİZE BİLGİ VERMEDİ"</div> <br> <div>Görevli hostesin bu hareketinden sonra biraz rahatlamıştık. Ancak uçağımız da tam bu sırada iniş için pozisyon almıştı. Deniz üzerinden geldiğimiz İstanbul Atatürk Havalimanı'na bir tur attıktan sonra karadan denize doğru alçaldık. Uçağımız tam tekerlek koyacağı sırada birden havalandı ve pisti pas geçti. Denize doğru yükselmeye başladık. Bu kez Marmara Denizi üzerinde tur atmaya başladık. Hostes bizi rahatlatmıştı ama uçak pas geçmiş ve deniz üstünde tur atıyordu. Bu kez 'acaba gerçekten mi denize ineceğiz?' endişesi başladı. Herkesin yüzü sapsarı olmuştu. Bir hata yapılmıştı. Ama niçin olayın ayrıntıları bildirilmiyordu? Yolcuya kısa bir bilgi verseler insanlar rahatlayacaktı. İnanın saat 16.40'da geldiğimiz Atatürk Havalimanı'na bu kez yani deniz üstünde 20 Dakika dolaştıktan sonra tam 16.59'da indik. Uçak tekerleklerini yere koyduktan sonra, yolculardan çoğu birbirine sarılıyordu. Yolcular arasında ünlü bir otomotiv firmasının üst düzey yöneticileri de vardı. thy indikten sonra bile bize bilgi vermedi. En çok zorumuza da bu gitti."</div>