Doç.Dr. Emre Bakırcıoğlu, testosteron düşüklüğünün kısırlık nedeni olabileceğini söyledi. Üroloji ve Androloji Uzmanı Doç.Dr. Emre Bakırcıoğlu, “Testosteron düşüklüğü yalnızca ileri yaşta değil genç erkeklerde çocuk sahibi olma sorunu yaşayanlarda da görülür. Testosteron seviyeleri yetişkinliğin erken dönemlerinde zirve yapar ve yaş ilerledikçe düşer. 50 yaş ve üzeri erkeklerde meydana gelen cinsel isteksizlik, depresyon, iktidarsızlık, kas kütlesinin azalması, kilo alımı gibi birçok semptomun nedeni düşük testosteron seviyeleriyle ilişkilendirilir. Testosteron düşüklüğü, sperm üretim sorunu olan, çocuk sahibi olma sorunu yaşayan genç yaştaki erkekler de de olabilir” dedi. Yüksek oranda testislerde üretilebilen testosteronun, daha az oranlarda böbreküstü bezleri tarafından salgılanabilen erkek cinsiyet hormonu olduğunu ifade eden Dr. Bakırcıoğlu, “Testosteron erkeklerde çeşitli fiziksel, bilişsel, cinsel ve metabolik fonksiyonlar için gereklidir. Ergenlik döneminde testosteron; vücut ve yüz kılı, daha kalın ses ve kas gücü gibi erkeksi özellikler geliştirmeye yardımcı olur. Ayrıca sperm üretimi, kırmızı kan hücrelerinin üretimi, ruh halinin yükseltilmesi, kemiklerin güçlü tutulması ve düşünme yeteneğinin gelişmesi için de testosteron gereklidir. Testosteron değerinin olması normal değerin altında olması, testosteron düşüklüğü olarak adlandırılır. Erkekler yaşlandıkça, testosteron üretme kabiliyeti azalmaya başlar. 40 yaş civarındaki bir erkek için testosteron düzeyi yılda yüzde 1-3 oranında azalmaktadır” diye konuştu. Ancak bu doğal düşüşün yanı sıra, testosteron üretimini yavaşlatabilecek birtakım koşullarında olduğunu kaydeden Dr. Bakırcıoğlu, “Sperm üretim bozukluğuna bağlı azoospermik erkekler, Testis kanseri veya yaralanmalar ile testislerin alınması, Enfeksiyon,Kemoterapi veya radyasyon tedavisi, Genetik bozukluklar örneğin Klinefelter sendromu, Hipofiz bozuklukları örneğin hipogonadotropik hipogonadizm, Steroid kullanımı, Prostat kanseri ve kortikosteroid hormonlarını tedavi etmek için kullanılan ilaçlar, Kronik hastalıklar, Böbrek yetmezliği, karaciğer yetmezliği, Stres, Diyabet, Alkolizm, Obezite gibi faktörler düşük testosteron seviyeleri üzerinde etkilidir” ifadelerini kullandı. Düşük enerji seviyesi, dayanıklılık ve fiziksel güç, odaklanma güçlüğü, yorgunluk, cinsel performansta azalma, ereksiyon zorluğu, düşük sperm sayısı, azalan kas kütlesi, sıcaklık hissi ve düşük kemik yoğunluğu gibi belirtilerin testosteron düşüklüğünde görüldüğünü belirten Dr. Bakırcıoğlu, “Testosteron seviyelerinde herhangi bir problemin mevcut olup olmadığının tespit edilebilmesi için bir üroloji uzmanına veya endokrinoloji uzmanına danışılması gerekir” şeklinde konuştu.