Olay, geçen 1 Temmuz günü saat 23.30 sıralarında Dalyan Mahallesi’ndeÿmeydana geldi. 2 çocuk annesi Sevim Hüyük, kendisini aldattığını öne sürdüğüÿeşi Ali Hüyük’ün kadınla birlikte oturduğu eve gitti. Burada çıkan kavgada Sevim Hüyük, masanın üzerindeki meyve bıçağını alıp eşi Ali Hüyük’ü göğsünden yaraladı. Kanlar içinde kalan ve ambulansla Beyşehir Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Ali Hüyük, yapılan tüm müdahaleye rağmen yaşamını yitirdi. Sevim Hüyük de sevk edildiği mahkemece ’nefsi müdafaa’ gerekçesiyle adli kontrol kararıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.<br /> <br /> Selçuk Üniversitesi Beyşehir Meslek Yüksekokulu’nda okurken Ali Hüyük ile tanışıp 2014 yılında evlendiklerini ve bu evlilikten 2 oğlunun olduğunu belirten Sevim Hüyük, ifadesinde evliliklerinin ilk yıllarında herhangi bir sorun yaşamadıklarını söyledi. Son 6 ayda eşi Ali Hüyük’ün, pavyonda çalışan bir kadınla tanışıp birlikte yaşamaya başladığını öneÿsüren Sevim Hüyük, bu ilişkiyi öğrendikten sonra eşiyle aralarında sorunlar görüldüğünü, eşinden şiddet gördüğünü ve eşinin çocuklarını ve kendisinin ihtiyaçlarını karşılamadığını iddia ettiği öğrenildi.<br /> <br /> Gördüğü şiddetler üzerine polise şikayette bulunduğunu ve eşi hakkında uzaklaştırma kararı aldırttığını belirten Sevim Hüyük ifadesinde; "Annesinin ısrarları üzerine ben şikayetimden vazgeçtim. Ali’yi, Sibel isimli kadından ayrılması konusunda uyarıyordum. O da ayrılacağım diyerek sürekli beni oyalıyordu" dedi.<br /> <br /> Ramazan ayı içinde eşinin, bir ev kiralayıp kadınla birlikte yaşamaya başladığını öğrendiğini belirten Sevim Hüyük, bunu öğrendikten sonra intihar etmek için elinde iple yürürken öğretmen evi arkasında eşinin kendisini bulduğunu ve kendisinin cep telefonuna 'Seni sevmiyorum git buradan. Hayatımdan çık' içerikli gelen mesajların eşinin değil, 'Sibel' adlı kadının gönderdiğini öğrendiği için intihar etmekten vazgeçtiğini anlattığı ifade edildi.<br /> <br /> "YUMRUK ATIP, SÜRÜKLEDİ"<br /> <br /> Olay günü ise 1 yaşındaki oğlunu alıp, eşinin kadınla birlikte yaşadığı eve gittiğini belirten Sevim Hüyük’ün, ifadesinde, şunları söylediği ifade edildi:<br /> <br /> "Evin kapısını çaldım. İçerden sesler gelmesine rağmen açan olmadı. Bende kapıyı açmak için aşağıda açık olan kıraathaneden tornavida istedim. Tornavidayı alıp, yukarı çıkarken merdivenlerde eşim Ali ile karşılaştık. Ali bana, "Evde kimse yok. Nereye gidiyorsun" dedi. Bende "Sibel evde, eve gireceğim" dedim. Bunun üzerine bana sürekli yumruk atarak vuramaya ve beni sürüklemeye başladı. O sırada bir kişi geldi, "Ali çocuğunuz aşağıda ağlıyor. Çocuğunu alın." dedi. Ali de "siz biraz çocuğa bakın" diye cevap verdi. Bu sırada ben Ali’in cebinden evin anahtarını alıp, koşarak çatı katındaki eve çıktım.”<br /> <br /> Kapıyı açıp eve girdiğinde eşinin kendisini aldattığı kadının içeride olduğunu, eşinin de aşağıda çocuk arabasında yatan oğlunu almaya gittiğini belirten belirten Sevim Hüyük, "Kadın, üzerinde pijamayla otuyordu. Kendisine, 'Çocuğum 40 derece ateşle evde yatıyor, sen burada ne yapıyorsun? Ben seni aramadım mı' dedim. Sibel de bana, 'Ali beni ve bebeğimi vedalaşmak için son kez çağırdı. Sen de görüyorsun 3 aylık hamileyim, ben alacağımı aldım' dedi. O sırada eşim çocukla eve geldi' dedi.<br /> <br /> Eşinin çocuğu yere koyup kendisine 'Ben seni kaç kez gönderdim' dediğini ve bu sırada karşılarında duran kadının güldüğünü anlatan Sevim Hüyük, "Sebil isimli kadın karşımızda sürekli gülüyordu. Gerçekleri anlatmak istediğim sırada Ali, beni saçımdan tutup ayağa kaldırdı, yumruk atmaya başladı ve beni sürükledi. Bu sırada masa üstünde duran bıçağı alıp, Ali’ye 'Beni bırak' dedim. Bırakmadı ve vurmaya devam etti. Ben kendisini korkutmak istedim ve bıçağı nasıl salladım bilmiyorum" diye ifade verdi.<br /> <br /> "ONU ÇOK SEVİYORUM"<br /> <br /> Eşi bıçaklandıktan sonra yaralı bölgesine tampon yaptığını belirten Sevim Hüyük, şöyle devam etti:<br /> <br /> "Tişörtünü yırtıp, kanı durdurmak için tampon yaptım. Sibel’e 112 Acil Servis’i aramasını söyledim. O adresi tarif edemeyince ben telefonla adresi verdim. Bu sırada Ali nefes alır gibi oldu. Suni teneffüs yaptım. Bu sırada sağlık görevlileri geldi. Eşim hastaneye kaldırıldı. Eşimin öldüğünü polis merkezinde öğrendim. Ali ile aramızda her ne kadar sorun olsa da ben onu çok seviyorum. Öldürme amaçlı vurmadım. Sadece korkutma ve kendimi korumak için bıçak kullandım. Yaptığımdan pişmanım. Öldürmek istesem bıçağı birkaç kez vururdum. Eşimi seviyorum. Yoksa bana yaptığı eziyetlere katlanmazdım. Suni teneffüs yapıp, 112’ye haber vermezdim." Kaynak: Hürriyet