Adana’da görev sırasında bölücü terör örgütü PKK mensupları tarafından yapılan silahlı saldırı sonucu şehit olan polis memuru Yılmaz Bozkurt’un 3 oğlu, Barış Pınarı Harekatı kapsamında görev yapan polis ve askerlere mektup yazarak onlara manevi destek verdi. Kentte daha önceki yıllarda sık sık korsan gösterilerin yapıldığı Gülbahçesi Mahallesi Obalar Caddesi’nde 20 Mayıs 2016 tarihinde sabah saatlerinde Dağlıoğlu Polis Merkezi’nde görevli evrak dağıtan polis memuru Yılmaz Bozkurt (45), motosikletle caddede giderken yanına yine motosikletle yaklaşan kasklı PKK’lı 2 teröristin silahlı saldırısı sonucu şehit oldu. Saldırıyı gerçekleştirdiği iddia edilen 2 kişi gözaltına alınıp tutuklandı. Şehit polis o dönem yapılan törenle şehitlikte toprağa verilirken, geride gözü yaşlı 3 oğul bıraktı. Şehit töreninde polis üniforması giymiş oğlu Mustafa (19), kardeşleri Görkem (17) ve Yiğit (10), anneleri Nuran Bozkurt’un da (41) desteğiyle büyüyüp bugünlere geldi. Şehit çocukları Barış Pınarı Harekatı kapsamında Suriye’ye giderek burada mücadele eden polis özel harekat ve askerlere destek olmak için bir mektup kaleme aldı. Kendileri de şehit çocuğu olduğu için şehitliğin hem ne yüce bir mertebe olduğunu hem de geride kalanların ne kadar zorluk çektiğini bildikleri için onlara manevi destek olmak için mektup yazdı. Şehit çocukları mektuplarında her zaman askerlerin ve polislerin yanında olduklarını, hiç düşünmeden kendilerinin de bu vatan için babaları gibi şehit olabileceklerini yazdı. Şehidin en küçük oğlu Yiğit Bozkurt, "Askerler, teröristlerle savaştığı için mektup yazarak desteklemek istedim. Onlar olmasaydı okula gidemezdik, evde rahat uyuyamazdık ve kötü şeyler olurdu. Onların iyi olmalarını ve ailelerine sağ salim dönmesini istiyorum. Mektubumda, onlara dua ettiğimi, sevdiğimi ve saygı gösterdiğimi anlattım" dedi. Şehidin ortanca oğlu Görkem Bozkurt ise "Türkiye olarak askerlerimize minnettarız çünkü orada çok çetince bir savaş veriyorlar. Bizim askerlerimizin yerinde kimse olamaz yani onlar kadar yürekli olan yoktur o yüzden çok minnettarız. Şehit ailelerinin ve Türkiye’nin arkalarında olduklarını unutmasınlar. Onlara Allah’tan yardım diliyorum inşallah hiçbir şey olmadan dönerler. Ben şehit çocuğu olarak şu an bir zorunluluk durumunda askere hemen giderim. Vatan sevgisi Türklerde doğuştan gelen bir şeydir" diye konuştu. Kardeşler daha sonra mektubu asker ve polislere ulaşması için il jandarma komutanlığı ve emniyet müdürlüğüne ulaştırdı.