Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “2023 seçimleri de bu büyük medeniyet ve tarih mücadelesinin çağımızdaki zirvesinden önceki son durağıdır. Biz istikametini kaybetmiş, avare kasnak gibi dolaşanlara bu memleketi teslim edemeyiz” dedi.

AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen Genişletilmiş İl başkanları Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 seçimlerine dikkat çekti. Özellikle son 8 yıldır Türkiye’nin, AK Parti’nin ve kendisinin yaşadığı saldırılardan milletin desteği ile çıkmayı başardıklarını belirten Erdoğan, “Şartlar ne olursa olsun demokrasiyi işletme, ülkesine, özgürlüğüne ve geleceğine sahip çıkma iradisini ortaya koyan milletimiz, seçimleri bir murakabe ve muhasebe vesilesi olarak değerlendirmektedir. Rahmetli Menderes’ten beri kendi değerlerine saygılı, hayallerini gerçekleştirmek için çalışan herkesin yanında yer alan milletimiz, bize de yeri geldiğinde canı pahasına sahip çıkmıştır. AK Parti’yi kurarken bu parti milletin partisidir demiştik. İktidara geldiğimizde milletimiz ne istiyorsa, ne bekliyorsa onu yapacağız demiştik. Girdiğimiz her seçimde sadece milletimize güvendik, milletimizden destek bekledik. Sırtını karanlık mahfillere dayayarak efelenenler sandıkta dersini alırken, milletimiz bizi hep iktidarda tutarak itimadını gösterdi. Özellikle son 8 yıldır ülkemizle birlikte partimizin ve şahsımızın da yaşadığı kesintisiz saldırı sürecinden milletimizden aldığımız güç ve destek sayesinde çıkmayı başardık” diye konuştu.

Fitilin Gezi olayları ile ateşlendiğini söyleyen Erdoğan, oynanan oyunu gördüklerini ve kararlı bir duruş ile bu tuzağı bozduklarını hatırlattı. Ardından 17-25 Aralık kumpasının devreye sokulduğunu, bu kumpası da millet ile birlikte boşa çıkarttıklarını ifade eden Erdoğan, “CHP’nin borazanlığını yaptığı bu süreci, mahalli seçimleri ve cumhurbaşkanlığı seçimlerini gölgelemek için kullanmaya çalıştılar. Bunun için çevirmedikleri fırıldak kalmadı. Ama milletimizin dirayeti ve kararlılığı sayesinde her iki seçimde de hüsrana uğradılar. Sonra PKK sahne aldı, bazı il ve ilçelerimizde çukurlar kazarak, masum insanları canlı kalkan olarak kullanarak kendilerince bir senaryoyu uygulamaya koydular. Milletimizle omuz omuza vererek, kahraman polis, jandarma ve askerimizin mücadelesiyle teröristleri açtıkları kuyulara gömdük. Sınırlarımız içinde başaramadıkları tezgahı bu defa sınırlarımızın ötesinden kurmaya çalıştılar. Ardı ardına gerçekleştirdiğimiz harekatlarımızla DEAŞ’tan PKK/PYD’sine kadar tüm teröristlerin tepesine bindik ve sınırlarımızı güvenli hale getirdik” ifadelerini kullandı.

15 Temmuz darbe girişiminin FETÖ eliyle gerçekleştirilmesine rağmen arkasında çok daha geniş bir şebekenin bulunduğunu söyleyen Erdoğan, “Bu alçak kalkışmayı sabahın ilk ışıkları ile birlikte akamete uğrattık” dedi.

“Müsterih olun, bu ülkede hiçbir insanımız sahipsiz değildir”

Türkiye’ye diz çöktürme, milleti pes ettirme, karanlık senaryoları hayata geçirme gayretlerinin bu kutlu mücadelelere rağmen sona ermediğini kaydeden Erdoğan, “Terör örgütlerini kullanarak kan dökmek suretiyle Türkiye’yi rayından çıkarmayı başaramayanlar bu defa daha sinsi yol ve yöntemlere yöneldiler. Yeni hedef ekonomimizdi. Gece yarısı operasyonları ile döviz kurunu harekete geçirerek, kur üzerinden faizleri ve enflasyonu yükselterek ülkemizi ekonomik krizlerin altında ezmek için defalarca atağa kalktılar. Tabii biz yurt dışındaki altınlarımızın tamamını ülkemize getirmek ve döviz rezervlerimizi güçlendirmek suretiyle bu saldırılara karşı hazırlığımızı önceden yapmıştık. Aldığımız ilave tedbirler, kurduğumuz dengeleyici mekanizmalar ve uyguladığımız güçlü ekonomi politikası sayesinde bu süreci de en az hasarla attık. Elbette sıkıntılar yaşadık, yaşıyoruz ama hedeflenen sonuçlar ile bu sıkıntılar arasında dağlar kadar fark vardır. Buradan bir kez daha ifade ediyorum. Gezi olaylarındaki amaç neyse ekonomimize yönelik saldırılardaki amaç odur. Çukur eylemlerindeki amaç neyse, kur, faiz, enflasyon üçgeni üzerinden kurulan oyun da aynıdır. 15 Temmuz darbe girişiminin gerisindeki sinsi gaye ile ekonomimizi krizi sokma planlarındaki hedef aynıdır. Biz de diğer saldırılara ve tuzaklara hangi karşılığı vermişsek ekonomide de aynı mukabeleyi ortaya koyduk. Salgın dönemi bize bu tuzakları kuranların aslında ne kadar kırılgan ekonomik, siyasi, sosyal bir yapıya sahip olduklarını göstermiştir. Gelişmiş ülkeler bile bu dönemde bocalarken biz uyguladığımız doğru, kararlı, hızlı, etkin sağlık, gıda ve kamu güvenliği yöntemimizle herkesten ayrıştık. Devletimizin tüm imkanlarını milletimizin emrine vererek en az mağduriyet ve en çok kazançla bu sürecin geride kalmasını sağladık. Aynı şekilde ekonomide de yatırım, üretim, istihdam, ihracat, büyüme odaklı destek ve teşvik politikalarımızla bırakınız gerilemeyi, herkesten daha ileri bir seviyeye ulaştık” şeklinde konuştu.

Önümüzdeki dönemde salgının küresel düzeydeki seyrine, ekonomideki gelişmelere ve diğer hususlara bakarak millet için ilave destek adımları atabileceklerini belirten Erdoğan, “Fevkalade dönemlerin fevkalade tedbirler gerektiği hakikatini aklımızdan çıkartmıyoruz. Bu amaçla ülkemizi hedeflerinden çıkartmayacak ve halkımızın geleceğine umutla bakmasını sağlayacak yeni politikalar geliştirmeyi sürdüreceğiz. Milletimiz, özellikle de gençlerimize sesleniyorum, müsterih olun, bu ülkede hiçbir insanımız sahipsiz değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, 2023 hedefleri ile 2053 vizyonu ile 19 yıllık emeğimizin ürünü güçlü alt yapısıyla, bölgesel ve küresel liderlik konumuyla son bir asırdaki en güçlü yürüyüşünü gerçekleştirmektedir. Allah’ın yardımı ve milletimizin desteği ile bu yürüyüşü mutlaka zaferle neticelendireceğimize inanıyorum” açıklamasında bulundu.

“Türkiye düşmanlarının desteğine layık olmak için canhıraş bir uğraş içindeler”

Dünyanın siyasi, diplomatik, ekonomik ve askeri olarak en güçlü ülkeleri arasına girmek için 2023 virajını kazasız belasız dönmeleri gerektiğini ve bu bakımdan 2023 seçimlerinin çok önemli olduğunu söyleyen Erdoğan, “Nitekim karşımızdakiler de bu durumun farkındalar ve tüm güçleri ile 2023 için hazırlanıyorlar. Bunca zamandır Türkiye’ye diz çöktürememenin içinde olanlar önümüzdeki seçimlerle ilgili niyetlerini gizleme gereği dahi duymuyorlar. Terör örgütlerinden asırlık acılara, ekonomik tetikçilikten gizli ambargolara kadar her konuyu kullananlar seçimler için muhalefete de açık çek vermiş görünüyorlar. Muhalefetin giderek pervasızlaşan, çirkinleşen, arsızlaşan, buram buram kin ve nefret kokan üslubu, aslında 2023 ile ilgili telaşlarını da ele veriyor. Milletimizin, geçmişini çok iyi bildiğimi için ülke yönetiminden ısrarla uzak tuttuğu bu faşist zihniyet, bu karanlık projeliğine bunlar soyunmuştur. Bu kesimin aktörleri PKK’dan FETÖ’ye tüm terör örgütlerinin, Avrupa’dan Amerika’ya kadar her yerdeki yeminli Türkiye düşmanlarının desteğine layık olmak için canhıraş bir uğraş içindeler. Kurdukları yalan ve iftira dünyasında tek hakikat gibi herkese dayatmaya çalışıyorlar. Yalanı ne kadar büyük söylerlerse inandırmasının da o kadar kolay olacağı telkinine öylesine iman etmiş durumdalar ki, freni patlamış kamyon gibi yokuş aşağı gidiyorlar. Varsın gitsinler, eninde sonunda hak ve hakikat duvarına çarparak kendilerine gelecekler” dedi.

Erdoğan, konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:

“Çok partili siyasi hayata geçişimizle ülkemiz geriye doğru bir asırlık kayıplarını telafi etme fırsatını yakalamıştı. Bu tarihi hamle ardı ardına gelen darbelerle durdurulmuş, Türkiye yeniden demokratik ve ekonomik geri kalmışlığa mahkum edilmiştir. Rahmetli Özal’ın ülkemize çağ atlattırmak için başlattığı büyük atılımın önü de ardından gelen koalisyonlu yıllar, terör ve darbe tehditleri ile bir kez daha kesilmiştir. AK Parti işte bu tarihi görevi tamamlamanın sorumluluğunu üstlenmiştir. 2023 seçimleri de bu büyük medeniyet ve tarih mücadelesinin çağımızdaki zirvesinden önceki son durağıdır. Seçimlere kadar önümüzde yaklaşık 2 yıllık bir vakit var. Sizlerden bu vaktin her gününü, her anını en verimli, en etkili, en dolu şekilde değerlendirmenizi istiyorum. Büyük kongresini yapmış, il, içe, belde teşkilatlarını, genel merkez yönetimini oturtmuş bir parti olarak önümüzde beklemeyi gerektirecek hiçbir ajanda kalmadı. Milletimize ve gelecek nesillere yoğun bir vebalin altındayız, burada hassasiyetimiz çok önemli, daha çok çalışmak ve sonunda başarmak dışında bir alternatifimiz yoktur. AK Parti teşkilatları yanında Mecliste Cumhur İttifakı, hükümette Cumhurbaşkanlığı Kabinesi olarak bu imtihandan da anlımızın akıyla çıkacağımıza inanıyorum.”

“Avare kasnak gibi dolaşanlara bu memleketi teslim edemeyiz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, parti teşkilatları ve milletvekillerine uyarılarda bulunarak, “Meclis ara veriyor, Meclisin ara vermesiyle birlikte hepimiz arazide olacağız. Meydanlarda olacağız ve şunu hatırlatmak istiyorum, arazide yapacağımız çalışmaların raporlarını genel merkeze kesinlikle rapor edeceğiz. Grup başkanvekillerine rapor edeceğiz, hangi arkadaşlarımız ne kadar çalışma yaptı, nasıl çalışma yaptı, hangi ilimizin durumu nedir bunları sizlerden alacağız. Yoksa bir turistik seyahat olarak illerimize gideceksek nafile. 2023’e eğer kararlı bir şekilde hazırlanacaksak bizim için son iki durak var, çok önemli. Bu 2021’dir, 2022’dir. 2023 tamamen seçim yılıdır. Bu çalışmayla birlikte biz istikametini kaybetmiş, avare kasnak gibi dolaşanlara bu memleketi teslim edemeyiz. İşte neler söylediğini görüyorsunuz, gelince uçakları satacakmış. Senden öncekiler de bunları söylüyordu. Bir defa devlet yönetmenin ne anlama geldiğinden senin haberin yok. Uçakları sattığın zaman devleti yönetmiş mi oluyorsun? Dünyayı dolaşacaksın, neyle, tarifeli uçakla mı? Yarış edeceksin, neyle, tarifeli uçaklarla mı? Trene binersin, otobüslerle seyahat edersin. Ondan sonra ‘ben muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkacağım’ dersin, Atatürkçüsün ya. Anlamaz. Ama iyi bir vergi memuru olduğunu söylüyor, oradan topladığı paralarla tarifeli uçağa binecekmiş. Hayırlısı olsun. Sen bu kafa ile daha çok gidersin. Millet İttifakı’nın diğer üyeleri de bunlardan farklı değil. Bunlardan bir şey olmaz. Ama eşeği sağlam kazığa bağla ki, ondan sonra Allah’a emanet edelim. Tedbirleri almamız lazım” ifadelerini kullandı.
Kaynak: iha