AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "DEAŞ’la mücadeleye Türkiye’nin destek vermediği konusunda Yunanistan Dışişleri Bakanı yalan söylüyor, net. Bilerek yalan söylüyor. Türkiye, DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu üyesidir. Türkiye’nin bertaraf ettiği terörist sayısı bellidir. Yunanistan, DEAŞ’la mücadelenin neresinde acaba. Benim anladığım şudur. Yunanistan Dışişleri Bakanı, Yunanistan hükümetinden bağımsız hareket ediyor" dedi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti MKYK’sı devam ederken toplantının gündemine dair açıklamalarda bulundu.

Terörle mücadele konusunun yakın bir şekilde takip edildiğini söyleyen Çelik, ”Cumhurbaşkanımızın talimatıyla terör örgütlerini geriletmeye ve ülkeye yönelik eylemlere karşı güçlü bir duruş sergilenmeye devam ediliyor. İçeride ve dışarıda yürütülen operasyonlar olmasaydı terör örgütleri ciddi bir mesafe alacaktı. Türkiye cumhuriyeti kendi topraklarında hiç bir terör faaliyetine izin vermeyeceğini teröre geçit vermeyeceğini gösterdi. Bilsinler ki bizim baktığımız yerden hepsini net görüyoruz. Bunlarla mücadelenin en kararlı şekilde sürdürülmesi konusunda her türlü bilgi ve imkana sahibiz" dedi.

ABD’nin çocuk asker suçlamalarına ilişkin konuşan Çelik, "Türkiye’nin suçlanması asla kabul etmeyeceğimiz bir yaklaşımdır. Türkiye hiçbir zaman çocuk asker kullanmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti devleti sicili en temiz devlettir. Böyle suçlayan varsa Çocuk terörist çocuk savaşçı konusunda Türkiye en temiz iftira bile atılamayacak bir devlettir. Türkiye insan ticaretinin önlenmesi konusunda en güçlü mücadeleyi veren ülkelerden birisidir. Türkiye Cumhuriyeti’ni haksız yere iftira atarak suçlayanların PKK terör örgütünden bahsetmemeleri çifte standardın açık ve net göstergesidir" diye konuştu.

Kadına yönelik şiddetle mücadelede ulusal eylem planının çok yakından takip edildiği kaydeden Çelik, "Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Eylem Planı açıklandı. Burada Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, STK’ların ortak görüşü ile ortaya çıktı. 5 ana hedef, 227 faaliyet şeklinde hayata geçecek. Çok önemsediğim konulardan biri şudur. Toplumda kadına yönelik şiddet suçlarının analiz edilmesi için araştırma yapılacak. Nerede eksiklik var, nerede eğitimle ilgili çalışma yapılması. Şiddetin cezalandırılması konusunda nasıl bir algı oluşuyor, bunun sonuçlarının çıkarılması çok önemli. Eylem Planı çerçevesinde risk haritalarının çıkarılacak olması mücadelede nerelere yoğunlaşılacak olmasını göstermesi açısından da önemlidir. Kadına yönelik şiddete dair risk haritalarının çıkarılması önemlidir"ifadelerini kullandı.

Çevre konularıyla ilgili takiplerin sürdürüldüğünü söyleyen Çelik, ”Doğaya zarar vermemek yetmiyor artık, doğanın gücünü artıran bir takım çalışmalar yapmak gerekiyor. Bu çerçevede hem bu perspektifi hayata geçirmeye çalışıyoruz hem büyük bir ağaçlandırma çalışması yapıyoruz. Çevre dostu kaynaklara yöneliyoruz. Arıtma tesislerini güçlü bir şekilde açmaya devam ediyoruz. Marmara Denizi’ndeki müsilaj konusunu sürekli olarak takip ediyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız büyük bir seferberlik başlatmıştı. Bu çerçevede çok önemli mesafeler alındı. 1550 personelle denizden ve karardan temizlik ve denetim çalışmaları devam edıyoruz,11 bin metreküp müsailaj toplandı" dedi.

Dünyada pandemiyle ilgili yeni tartışmalar yaşandığını söyleyen Çelik, ”Türkiye’nin bu süreçleri güçlü sağlık alt yapısıyla atlattığını ifade etti. Aşılamanın süreç için önemine vurgu yapan Çelik, "Aşılama çalışmalarına güç vermekten geçiyor. Bir milyondan fazla aşı bir günde gerçekleşebiliyor. Hiçbir şekilde gevşememek tedbirlere devam etmek gerekiyor. Bilim insanlarımızın tavsiyeleri, dünyadaki diğer bilim kurullarıyla da paralel biçimde ilerliyor" diye konuştu.

Diyarbakır annelerine yeni müjdelerin de verileceğini söyleyen Çelik, "Bu Türkiye’nin en büyük vicdan eylemlerinden biri. Çocukları terör örgütü tarafından dağa kaçırılmış. Annelerin beyanlarına göre bu dağa kaçırmalar bazı siyasilerin yardımıyla olmuş.. Çeşitli zamanlarda bu terörle mücadeleyle ilgili pek çok safha geçildi. İnsanların sesini duyurmak için çeşitli kanallar vardı. Bu kadar sivil anne bir araya gelerek evladımı geri istiyorum dedi. Bundan daha asil, meşru haklı bir talep olabilir mi. Anneler evlatlarını istiyor. Benim çocuğum şu siyasi partiye gitti, onlar tarafından dağa gönderildi diyor. Anneleri böyle çaresiz duruma düşürenler, bunları Kürt sorunları için yaptığını söylüyorlar, o çocukları ölüme mahkum ediyorlar. Siyasal katılma yok o yüzden dağa çıkılıyor deniliyordu" açıklamasında bulundu.

AB Komisyonu Başkanını Kıbrıs açıklamalarına tepki gösteren Çelik, “Birincisi sağda solda Cumhurbaşkanımızın Kıbrıs’a gidecek olmasından rahatsızlık beyan edenler olduğunu görüyoruz. Kimsenin rahatsızlık duymaya hakkı yok kendi işinize bakın. Türkiye Cumhuriyetinin son derece önem verdiği yıllardır süregelen bir uygulama. Bunla ilgili rahatsızlık beyan edilmesi, heyetin geniş ya da dar olmasına dair beyanlar yapılması saygısızlıktan başka bir şey değildir. Açıklamasını okudum. AB iki devletli çözüme meşru bakmıyorsa hangi çözüme meşru bakıyor. Hangi çözüme meşru baktıklarını biliyoruz. Verilen sözlerin en olduğunu biliyoruz. Bunu söyleyenlerin Kıbrıs çözümü konusunda hiçbir işleyen modelleri yok, pozitif katkıları yok. Sınır sorunu olan ülkeyi AB üyesi yaptılar. Güney Kıbrıs’ın şımarıklığına teslim eden AB’nin bu yanlış kararıdır. Ondan sonraki süreçte de karşı taraf net bir şekilde Türk tarafının onurlu davrandığını net şekilde söyledi. Kölelik düzenini asla kabul etmeyiz. İki devletli çözümden başka herhangi bir çözüm modeli kalmamıştır. Masaya oturalım diyorlar. Binlerce kez oturmuşuz masaya. KKTC egemen bir devlettir” dedi.

"Yunanistan Dışişleri Bakanı yalan söylüyor"

Yunanistan Dışişleri Bakanının açıklamalarına tepki gösteren Çelik şunları kaydetti:

"Yunanistan’daki hangi açıklamayı not edeceğimizi şaşırtıyoruz. Miçotakis ‘ben Erdoğan’la görüştüm yazı sakin geçireceğimizi düşünüyorum’ dedi. Beyanlara rağmen 15 Eylül’e kadar yapılmaması gereken bir uygulamayı delerek tatbikat yaptılar. NATO’da yapılan görüşmedeler edilen kazanım, Yunanistan tarafından zedelenmiş oldu. DEAŞ’la mücadeleye Türkiye’nin destek vermediği konusunda Yunanistan Dışişleri Bakanı yalan söylüyor, net. Bilerek yalan söylüyor. Türkiye, DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu üyesidir. Türkiye’nin bertaraf ettiği terörist sayısı bellidir. Yunanistan, DEAŞ’la mücadelenin neresinde acaba. Benim anladığım şudur. Yunanistan Dışişleri Bakanı, Yunanistan hükümetinden bağımsız hareket ediyor".
Kaynak: iha