Mersin Sanayici İşadamları Derneği; yani kısa adı ile MESİAD..
Son yıllarda giderek güç kaybeden, tarafı belli olmayan, projelerden yoksun bir dernek görüntüsü çizen MESİAD..
Sadece eleştirmek değil amacım; doğruyu bulmalarına yardımcı olmak isterken, birilerinin şapkayı önüne koyup düşünmelerini sağlamak..
MESİAD, Mersin'in en dev sivil toplum örgütü iken, bugün neden MEGİAD başta olmak üzere ASİAD, TURAB belki de MÜSİAD'ın bile gerisine düştü.!
Şöyle kısa bir araştırma yaptığınız zaman MESİAD'ın içerisinde adeta el freni yapan insanlar olduğunu göreceksiniz.. Bu manada, yasal olarak herhangi bir sorun olmasa da etik anlamda büyük bir sorun olan siyasi parti adaylarının 'izinli' olarak görevi 'vekaleten' başkan vekiline bırakmasını, MESİAD'ın çöküşünün tam olarak su yüzüne çıkması olarak gösterebiliriz..
MESİAD'ın son başkanı Ahmet Akkurt'un AK Parti aday adayı olarak izinli sayılması daha sonra görevi devralan Bedrettin Gündeş'in de BDP'den aday olarak 'istifa etmesi' sonrasında MESİAD'ın acil olarak genel kurula gitmesi gerekirken, bu büyük boşluğa rağmen genel kurula gidilmedi..
MESİAD'da şu sıralar bir genel kurul telaşı var.. Var olmasına var da halen 'el freni' devrede; nasıl mı.?
MESİAD başkanlarının hepsi çok büyük başarılara imza atmış isimler değil.. İçlerinde Musa Timur, Mustafa Güler gibi çok başarılı sayılabilecek başkanlar varken, Ali Doğan gibi başkanlık döneminde büyük gaflara imza atmış isimler de var..
Peki bir insan bir sivil toplum örgütüne başkanlık yaptı diye hayatının sonuna kadar o sivil toplum örgütünde aktif olarak görev alacak demek mi bu.?
Dünya değişiyor, Türkiye değişiyor, teknoloji değişiyor, yaşam şartları değişiyor, insanların alışkanlıkları değişiyor.! Peki bu hızlı değişime sivil toplum örgütleri nasıl ayak uyduracak.! Deneyimlerini, teknolojinin ve dünyanın değişim hızına aktarabilen yönetim kurulları kurulduğu zaman sivil toplum hareketleri daha başarılı olacaktır..
O zaman görevin zaman zaman genç ve birikimli insanlara bırakılması şart.. Ahmet Akkurt bunlara bir örnek olarak gösterilebilir; fakat siyasi anlamdaki hareketi MESİAD'ın önüne geçince Akkurt yönetiminin başarılı sayılması mümkün olmadı.. Zira bir sivil toplum örgütünde başkanın yürüdüğü yol çok önemlidir.!
Şimdi gelelim konunun özüne; MESİAD'da devam eden genel kurul hazırlıkları sırasında gelenekçi üyeler ile yenilikçi üyeler arasında ciddi bir çatışma başladı.. Gelenekçi üyeler yine her zaman olduğu gibi derneğin kendi idarelerinde olmasını amaçlayıp buna göre bir başkan adayı çıkarmak isterken, yenilikçi üyeler ise genç, dinamik ve daha yenilikçi düşünen birinin derneğe başkan olmasını istiyorlar..
Zaman zaman sert tartışmaların yaşandığı MESİAD toplantılarında geçtiğimiz günlerde Mustafa Güler'in, Cenk Cenkcimenoğlu'na 'Gazetecilere para verip haber yaptırıyorsun' dediğine şait olan birisi bunu bana aktardı.. Mustafa Güler'i de Cenk Cenkcimenoğlu'nu da tanırım; ikisine de saygı duyuyordum.. Fakat Güler'in bu sözü doğru ise artık ona saygı duymuyorum..
Mustafa Güler bana göre Musa Timur'dan sonra gelmiş geçmiş en iyi MESİAD başkanıydı; fakat bu sözü kendisine olan bütün saygımı yitirmeme neden oldu.. Mustafa Güler'in bu güne kadar bir çok haberini yaptım; bir çok gazeteci arkadaşım da Güler ile ilgili bir çok haber yaptı.. Güler ile bu güne kadar ne bir yemekte buluştuk, ne de özel bir görüşmemiz oldu.. Güler'i değerli kılan sadece MESİAD başkanı olması idi; yoksa bizim mahallenin bakkalı Abuzer Efendi ile hiç bir farkı yok benim için.!
İşadamı olması, parasının olması, siyasi düşüncesinin benim için en ufak önemi yok.. Mustafa Güler'i Abuzer Efendi'den ayıran tek şey herhangi bir sivil toplum örgütüne liderlik yapması.. Yoksa ne gazetede haberi çıkar, ne de haber değeri taşır.! Sıradanlaşır; son bir kaç yıldır olduğu gibi.. STK'dan ayrıldığınız andan itibaren ünvanınızın önüne 'eski' ibaresi yerleştirildiği zaman 'yenisi' dururken eskisi ile röportaj yapmaya ne hacet diyerek hareket edersiniz bir gazeteci olarak..
Cenk Cenkcimenoğlu'nun haberleri de biz gazeteciler tarafından 'mevcut' MESİAD yönetim kurulu üyesi olmasından dolayı yayınlanıyor.. Mesela 2009 Yerel seçimlerinde AK Parti Yenişehir Adayı olan Cenkcimenoğlu'nun haberleri neden bu yerel seçimlerde AK Parti ile ilgili yayınlanmıyor; 'eskidi' çünkü.! Aynı Mustafa Güler'in 'eskidiği' gibi.. Ama sayın Güler bunu hazmedememiş olmalı ki; 'para verip haber yaptırıyorsun' diyebiliyor.. 
Peki sayın Güler'in bu güne kadar yaptırdığı bütün haberler 'para' ile mi yapıldı.? Yani sayın Güler'in düşünceleri haber değeri taşımıyordu da 'para' vermeden haberi yayınlanmıyor muydu.?
Yazının sonuna geldiğimde MESİAD üyelerine seslenmek istiyorum; Genel kurul telaşı içerisindesiniz.. Unutmayın ki siz işadamı örgütüsünüz.. Yapılacak olan genel kurulda sadece 'bana yakın olsun' mantığı ile hareket ederseniz, başta kendinize, sonra Mersin'e büyük haksızlık etmiş olursunuz.!
MESİAD'ı daha iyi noktaya kimin taşıyacağına karar vermek zorundasınız.! Kim bu bayrağı daha yukarıya taşır, hangi yönetim daha aktif, daha dinamik olur.! Bunun telaşına düşün lütfen.! Mersin'e haksızlık etmeyin..
Şimdi şapkanızı önünüze koyma zamanı.! Ya 'eskiler' ile geriye, ya 'yeniler' ile yenilikçi ufuklara.!