12 Haziran 2011 tarihinin üzerinden tam 8 ay geçti.. Mersinli halen milletvekillerinin isimlerini ezbere bilmiyor.. Bu iddiayı reddeden olursa çıkalım o’nunla birlikte sokakta tebdil-i kıyafet gezilim.!
 
Mersin’de sokakta yürüyen, aktif siyaset yapmayan 10 vatandaştan 1 tanesi Mersinli milletvekillerinin adını tam olarak söylesin ben bu mesleği bırakıp, bu kenti terk ederim.!
 
Mersinli milletvekillerinin tanınma oranlarına bakılacak olursa birinci sırayı Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan alır..
 
Sayın Çağlayan her ne kadar gazetemizin kuruluş yıldönümü için düzenlediğimiz baloya 1 saat kala katılmaktan vazgeçip bizi ters köşeye yatırmış olsa da biz olaya tarafsız baktığımız için ‘bana göre’ en çok tanınan vekildir..
 
Zira; Çağlayan bakanlık koltuğunun hakkını veren, Mersin’e hizmet sunma adına çaba sarf eden birisi.. Kürşad Tüzmen’in tüm Mersin milletvekilliği dönemindekinden daha çok bakan ve genel müdür Zafer Çağlayan’ın 8 aylık Mersin vekilliği döneminde Mersin’i ziyaret etmiştir..
 
Bana göre Çağlayan’ın Mersin’e kazandıracağı en önemli olay ise yıllardır sadece ‘sözde’ kalan, bir türlü uygulamaya geçilemeyen ‘Kentsel dönüşüm projesidir’.. Zira Çağlayan’ın Mersin Milletvekili seçilip, bakanlık koltuğuna oturmasından kısa süre sonra TOKİ Mersin’deki kentsel dönüşüm projesine hız kazandırmış, konu Bakanlar Kurulu’ndan geçip, resmi gazetede yayınlanmıştır.. Bu konu Mersin’in geleceği açısından atılan büyük bir adımdır..
 
Gelelim ikinci tanınan vekile..
 
İkinci vekilin durumu tam bir skandal; yaptığı tüm hareketler parti tabanında rahatsızlık uyandıran İsa Gök, şov yaparak boş işler ile uğraşarak, mazbata almayarak, ya da CHP ilkelerini yerden yere vurarak ulusal kanallarda boy gösterdiği için tanınıyor.. Mersin’e kazandırdığı hiçbir şey olmadığı, ayrıca (mevcut atmosferde) Mersin’deki siyasi hayatı bittiği için konuyu uzatmaya gerek yok..
 
Üçüncü tanınma sırasında ise MHP’nin Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Şandır var.. Şandır hem ulusal kanallarda yaptığı açıklamalar, parti adına verdiği demeçler, hem de Mersin’e sık sık gelerek tabana inmesi ile Mersinli tarafından tanınan ve sevilen bir isim haline geldi..
 
CHP’nin iki vekili Ali Rıza Öztürk ve Vahap Seçer de halk tarafından biliniyor.. Ali Rıza Öztürk, verdiği soru önergeleri ile hükümetin başının belası.. Vahap Seçer ise Mersin’de hemen hemen her yerde var.. Açılışa gidiyor, kapanışa gidiyor.. Siyaseti meclis lokantasından değil, seçildiği bölgeden yapıyor..
 
MHP’li Ali Öz biraz göze batarken, CHP’li Aytuğ Atıcı özellikle doktor olmasından dolayı sağlık ile ilgili Mersin’de düzenlenen tüm toplantılara iştirak etmeye çalışıyor, sağlık sendikalarının eylemlerinde ön safta yer tutuyor..
 
Peki bu AK Parti’nin vekillerini gören var mı.?
 
Nerede bu ablamız, ağabeylerimiz.! Vallahi seçim döneminde görmedik onları ki, seçimden sonra görelim..
 
Yani AK Parti hem Mersin’e önem verdiğini söylüyor, hem de vekillerini sahaya inmeleri konusunda uyarmıyor.! Bu AK Parti, bu vekiller ile mi kazanacak yerel seçimi.!
 
Bakan olmasa AK Parti’nin, Ankara ayağı ile Mersin ayağının hiç bağlantısı yok.. İl Başkanı Mekin Salt’ın şahsi çabaları bir yerde tıkanıyor.. Millet, vekilini iş yerinde, toplantısında, önemli günlerinde, düğününde, cenazesinde yanında görmek istiyor..
 
Bizim vekiller basında bile yok.! Adlarını bana say deseniz ben zorlanırım ki normal sıradan bir vatandaş nereden bilecek.!
 
AK Parti bu kafayla giderse, yüz yıl değil bin yüz yıl geçse yine kazanamaz yerelde Mersin’i..
 
Gelin ben bir ilk 4 yazayım size köy kahvesinin içinden çıkmayanlardan..!
 
Mekin Merter Salt
 
Mersin’de kimin başı ağrısa ‘Başkanım hangi ilacı alayım.?’ diye sormak için AK Parti İl Başkanı’nı arıyor.. Telefon hep açık, numara hiç değişmiyor.!
 
 
Vallahi İbrahim Gül’e üzülüyorum.. Adamın Mersin’de gitmediği köy kalmamış.. İl Genel Meclisi’nde AK Parti Grup Başkan Vekili.. Geçtiğimiz hafta meclis toplantıları vardı; grup odasına girip bir selam vereyim dedim.. İçeride 50 kişi var; hepsinin elinde bir not.. İl Başkanı gibi; ‘Başı ağrıyan koşmuş gelmiş’..
 
Şimdi hem partili, hem halkın içerisinde, kentin sorunlarını bilen 2 kişi yazdınız mı.?
 
Bunun yanına bir genç, bir orta yaşta iş dünyasının içerisinde ‘bu güne kadar aktif siyasete bulaşmamış’ iki isim daha yazın; gerisini kimlerle doldurursanız doldurun.! Ne fark eder.?
 
İster kendi kafa yapınıza uygun bir isim olan MÜSİAD Mersin Şube Başkanı Servet Özkaya’yı koyun bu isimlerin yanına, ister Mersin’in kafa yapısına, dokusuna uygun olan Faik Burakgazi gibi ‘partisi Mersin’ olan bir kent beyefendisini.!
 
Yeter artık; vatandaş kapısını çalmadan içeri girebileceği vekil istiyor..
 
Mersinli kendisi gidip ağlayıp sızlamadan sorununa çözüm üretecek vekil istiyor..
 
Mersinli iş istiyor, aş istiyor..

Mersinli büyük proje istiyor.. Dev istihdam alanları bekliyor..
 
Siyasete köy kahvesinde başlayıp da, meclis lokantasında bitiren siyasetçi istemiyor.!
 
Dip not: Şimdi diyeceksiniz ki; bayram değil seyran değil; ‘nereden çıktı bu yazı.!’ İl Genel Meclis Üyesi İbrahim Gül’ün herkese açık facebook sayfasını incelerken çıktı bu yazı.! Oradaki fotoğrafları yayınlıyorum; bakın bakalım Ankara’daki vekiller mi, Mersin’deki gariban siyasetçi mi daha çok çalışıyor bu kent için.!
Editör: Barış Köksal