Edinilen bilgiye göre, olay 25 Eylül Çarşamba günü Yüreğir ilçesine bağlı Selahattin Eyyübi Mahallesi'nde meydana gelmişti. Kozan Caddesi'nde özel harekat servisi sabah saat 07.20 sıralarında üst geçidin altından geçtiği sırada bomba patlatılmış, 1'i polis 5 kişi yaralanmıştı. Yaralılar ise hastaneye kaldırılıp durumları hafif olduğu için aynı gün taburcu edilmişti. Adana Emniyet Müdürü Zafer Aktaş, hemen kriz masası kurarak terörle mücadele şube müdürlüğünde çalışan deneyimli amir ve polislerden özel ekip oluşturdu. Bu özel ekip 24 saat geçmeden yaklaşık 150 güvenlik kamerası görüntüsünü inceleyerek, zanlıların terör örgütü MKLP üyesi aynı zamanda da terör olaylarından aranması olan Ozan Sözmen ve Fırat Şeran olduğunu tespit etti. Polis yaptığı çalışmalar sonucunda zanlıların patlamanın olduğu yere yakın PTT Evleri Mahallesi'nde hücre evi kiraladıklarını da belirledi. Hücre evinin belirlenmesi sonucu eve baskın yapan ekipler, evde kimseyi bulamadı. Polis evdeki bütün eşyaları inceleme altına aldı. Evde bulunan televizyon, buzdolabı, çamaşır makinesi, iki çekyat, fırın ve elektrikli süpürge, kapı ile pencerelerde parmak izi çalışması yapıldı. Teröristlerden geriye bozuk paralarının da kaldığı görüldü. "Hiç şüphelenmedik" Ev sahibi Makbule Gülbahar, 3 katlı evinin birinci katını kiraya vermek için internetten ilan verdiğini, balkon demirine de kiralık yazdığını belirterek, "Evin önünde temizlik yaparken iki kişi gelip evi görmek istediklerini söylediler. Ben de evin içini gezdirdim beğendiklerini tutmak istediklerini belirttiler. Ben de akşam gelin bir de eşimle görüşün dedim. Akşam geldiler aylık 600 liraya kiraya verdim. Burada otelde çalışacaklarını söylediler. Ben onlardan hiç şüphelenmedim. Perşembe günü polise bombalı saldırı oldu. Biz de televizyonda izledik yaralanan polislere üzülüp yapanlara kin kusuyorduk. Patlamadan bir gün sonra polisler evimizi bastı. Cep telefonlarından bize fotoğraf gösterip kiracıları olup olmadığını sordular. Biz de fotoğraflara baktık, bizim kiracılar. Meğer polise bomba atanlar bizim kiracılarmış çok şaşırdım. Çünkü hiç şüphelenmemiştik. Çok kibarlardı, iyi Türkçe konuşuyorlardı. Bundan sonra herkesin kimliğine bakıp öyle kiraya veririm. Bu bize ders oldu. Bu tür insanlara hayatta bir daha evimi kiraya vermem" diye konuştu.