İnsanlar birden çok yerde başarılı olmak istedikleri zaman başarısız oluyorlar.. Bunun bazı örneklerini geçtiğimiz yıllarda biz de Çukurova Expres olarak yaşadık; farklı konularda farklı organizasyonların içine girdik.. Baktık ki en başarılı olduğumuz konu www.cukurovaexpres.com, sadece bu sitenin üzerinde çalışmalarımızı yoğunlaştırdık..
Mersin Yetkili Otomotiv Satıcıları Derneği'nde görev değişimi yaşandı..
Yaklışık 2 yıldır görevde olan Haluk Veli Doğan görevi devretti.. Haluk Veli'nin yönetimine baktığımız zaman ne kadar zayıf olduğu ortada.. Zira MODER'in dün başkanlığa getirilen ismi Ali Çayan'ın oğlu Denizhan Çayan Haluk Veli'nin yönetimindeydi; Nissan'ın tecrübeli patronu Erdal Onuk'un oğlu Yaşar Tunç Onuk gibi..
Yönetime uzaktan baktığınız zaman patronlar destek vermedi Haluk Veli'nin yönetimine diyebiliriz; zaten yönetime nasıl geldiği de tartışılır.!
Fakat şimdi dün seçilen yönetim kuruluna bakalım;
Abdurrahman Çokgünlü - Büyükşehir Belediye Meclis Üyeliği yapmış, aktif siyasette Mersin'in önemli isimlerinden birisi..
Mehmet Alper Gürsoy - Mersin GİAD'ın başkanı.. MEP'te başkanlık yapmış..
Aytekin Uğur - STK'larda çok fazla gözükmese de, sosyal hayatta herkes tarafından sevilen ve saygı duyulan bir isim.. Turizm yatırımları otomotiv yatırımlarının çok önüne geçmiş bir isim.. Geçtiğimiz dönemlerde Mersin GİAD yönetim kurulundaki çalışmaları halen unutulmuyor..
Ömer Faruk Doğan - Mersin'in en güçlü otomotiv bayisinin Ford'un sahibi.. Türkiye ve Mersin satışları ortada.. Fazla söze gerek yok..
Ve Başkan; Ali Çayan.. Şimdi kimse şöyle böyle demesin Mehmet Alper Gürsoy'un en büyük rakibi.. Zira ikisi de aynı kentte Renault satıyor.. Peki bu iki rakip isim aynı anda nasıl bir araya geliyor.! Hele hele STK'lardaki başarısı ile Ali Çayan'ın çok önünde duran Mehmet Alper Gürsoy'un bu yönetime girmesi gerçekten mütevazi bir duruş sergileyen Gürsoy'un bu derneğin bir yerlere gelebilmesi adına fedakarlık göstermesinin bir göstergesidir.. Hele hele daha önce başkanlık yaptığınız bir derneğin yönetimine girmek öyle her babayiğidin harcı değildir..
Sadece Alper Gürsoy, ya da Ali Çayan olarak bakmamak gerekiyor olaya..
Bu adamların hepsi birbirine rakip insanlar; ama konu sektörel birliktelik olduğu zaman hepsi taşın altına elini sokabiliyor.. Güçbirliği bu olsa gerek.. Eminim ki önümüzdeki yıllarda MODER çıtasını çok daha yukarılara çıkaracak..
Haluk Veli Doğan'ın başkanlığı döneminde kaybettiği zamanı kısa süre içerisinde telafi edecektir..
Gelelim Haluk Veli'ye nasihatıma; 
Bak abicim.. Bildiğim kadarıyla hayatında ilk kez bir STK'ya başkanlık yaptın.. Başkanlık yaptığın süreç boyunca yönetim kurulu başkanları senin organizasyonlarına katılmamak için her türlü şeyi yaptı.. Sadece genel müdürler, ya da yönetim kurullarındaki patron çocukları ile birlikte yönetimini bu güne kadar sürdürdün..
Gel sen sen ol; bundan sonra hiç bir STK'da, siyasi partide, dernekte, odada, hatta mahalle muhtarlığında bile adaylığın olmasın.. Yazık sana da, bize de.! MODER senden zor kurtuldu, bırak diğer STK'lar rahat etsin..
Kapalı kapılar ardında yönetim oluşturma çabasına girme.. Yorma kendini; işinde başarılı bir işadamısın.. Her işinde başarılı olan tüccar, STK'larda başarılı olabilecek diye bir şey yok..
Başta MESİAD olmak üzere tüm STK'lardan uzak dur ki; Mersin rahat bir nefes alsın..
Daha önce de seninle ilgili çok yazı yazdım Haluk Veli abicim.. Bu son yazım; STK'lara girmediğin sürece iş hayatınla ilgili bir yazı yazmak benim meslek etiğime aykırı.. İşçilerin ile ilgili sorunları mahkemeler çözsün, beni ilgilendirmiyor.!
Son nasihat: Sen STK'lardan uzak dur, bana da yazı yazacak malzeme verme.. Çünkü iş hayatında ne kadar başarılı isen, STK'larda o kadar beceriksizsin.!