Ayılgan, Çocuk Haklar Haftası dolayısıyla Mersin Baro Başkanı Ali Er, Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi Başkan yardımcıları Süreyya Er ve Kamil Ekinci, Çocuk Hakları Merkezi üyeleri Erdi Buğra Bahar, Seher Dinç ve avukatların katılımıyla bir açıklama yaptı. Konuşmasında, tüm yasal düzenlemelerle, çocukların yaşam, eğitim, sağlık, her türlü şiddete karşı korunma ve ekonomik haklarının güvence altına alınması gerektiğine vurgu yapan Ayılgan, "Bütün çocuklar anne babalarının olduğu kadar toplumun da gözbebeği, yarınlarıdır. Gün geçmiyor ki kamuoyunda çocuklarla ilgili içimizi acıtan haberler almayalım. Aile içi şiddet olaylarında gerek fiziksel, gerek psikolojik anlamda en çok savunmasız ve masum çocuklarımız zarar görmektedir. Ülkemizde ve dünyada yaşanan şiddet olaylarında en çok çocuklar mağdur olmaktadır. Çocuklarımız kandırılarak suça sürüklenmekte, topluma ve kamu düzenine karşı suç işleyen bireyler haline getirilmektedir. Dünyada yaşanan savaşlarda en çok çocuklar mağdur olmaktadır. Çocuk gelinler toplumumuzun acı ve yüz karası bir gerçeğidir" diye konuştu. "Çocuk işçiliği olgusu devam ediyor" Yoksulluğun en çok çocukları etkilediğinin altını çizen Ayılgan, "Yoksulluk nedeniyle çocukların insanca yaşama hakları , eğitim hakları ellerinden alınmakta, yeterli eğitim ve bilinçlenme sağlanamayan çocuklarımız suça sürüklenmektedirler. Açlıktan ve yetersiz beslenmeden çocuk ölümleri devam etmektedir. Çocuk işçiliği olgusu devam etmekte , 5-14 yaş arası milyonlarca çocuk acımasızca çalıştırılmaktadır. Ne yazık ki çocuklarımız istismar edilmekte, kamu vicdanını derinden yaralayan istismar olayları yaşandığına tanık olmaktayız. Çocuklarımızı gerçekten koruduğumuzu ve haklara sahip olduklarını söyleyebilmemiz için, onların fiziksel, sosyal, duygusal, tüm gelişim alanlarını desteklememiz gerekir. Tüm yasal düzenlemelerle, çocukların yaşam hakkı, eğitim hakkı, sağlık hakkı, her türlü şiddete karşı korunma hakkı, ekonomik hakları güvence altına alınmalıdır" şeklinde konuştu. "Mersin'de yaklaşık 700 çocuk ihmal ve istismarı dava dosyası var" Merkez olarak öncelikle çocuk ihlalleri ve çocuklara karşı işlenen suçlarla ilgili davalarda daha etkin ve kararlı olarak takiplerini sürdürdüklerinin dile getiren Ayılgan, "Bu takiplerimizi Mersin Baromuz tarafından bize ilk defa tahsis edilen ve kurulan 3. kattaki Çocuk Hakları Merkezimizden yapmaktayız. Çocuklara karşı işlenen istismar suçlarına ilişkin davalara Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi olarak katılma talebinde bulunmaktayız. Merkezimiz tarafından yapılan çalışma sonucunda Mersin ili ve ilçelerinde yaklaşık 700 çocuk ihmal ve istismarı dava dosyası olduğu tespit edilmiştir. Bu davalar 3. katta kurulan çocuk merkezimizde ilk defa sistemli olarak dosyalanmıştır. Bu davaların tamamını mağdur çocuk yanında takip etmek istemekteyiz. Ancak ne yazık ki bu tür davalarda Yargıtay Ceza Dairesinin verdiği karar gereğince baroların katılma talebi reddedilmektedir. Mersin Barosu Başkanlığı olarak Adalet Bakanlığı nezdinde bu davalarda tekrar baroların katılma taleplerinin kabul edilmesi yönünde girişimlerde bulunduk. Bu konuda çalışmalarımız devam etmektedir. Çocuklarımıza karşı işlenen suçlarla ilgili açılan davaların daima takipçisi olacağımızı kamuoyuna duyururuz" ifadelerini kullandı. Mersin İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile çocuklarla ilgili çalışmalara ilişkin işbirliği protokolü imzaladıklarını ifade eden Ayılgan, şöyle devam etti; "Protokol kapsamında İl Milli Eğitim Müdürlüğünden Mersin ili ve ilçelerindeki tüm okullara Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi tarafından eğitim verilmesi konusunda izin alınmıştır. Bu protokol doğrultusunda çocuklarımıza yönelik olarak eğitim çalışmalarımız devam etmektedir. Ayrıca Türkiye'de ilk defa çocukların istismardan korunma yönünde bilinçlenmelerini sağlayan ve çocuk haklarını anlatan bir tiyatro oyunu Mersin Barosu için yazılmış olup, oyunumuzun hazırlıkları devam etmektedir. Tiyatro oyunumuz Mersin Barosu Tiyatro Kulübünde bulunan avukatlarımız tarafından Mersin ili ve ilçelerinde bulunan tüm çocuklarımız için sahnelenecektir. Bunun yanında çocuklarımıza yönelik sosyal projelerimiz, önemli günlerde etkinliklerimiz, okullarda eğitim çalışmalarımız devam etmektedir. Daha çok sosyo-ekonomik yönden dezavantajlı çocuklarımızın bulunduğu okullarımız tercih edilmektedir. Sağlıklı, güvenli, mutlu bir çocukluk yaşamaları dileği ve umuduyla tüm çocuklarımızın “Dünya Çocuk Günü”nü kutluyoruz."