Baba Ahmet Kırlangıç:<br /> "Suriyeliler sosyal paylaşım sitesinden oğlumun öldürülmesiyle ilgili tahrik edici paylaşımlarda bulunuyorlar"<br /> <br /> "Referandum öncesi Türkiye'yi karıştırmak isteyenler var ama biz bu oyuna gelmeyeceğiz"<br /> <br /> Anne Meryem Kırlangıç:<br /> "Fitneciler gelip 'bunu devlet yaptırıyor, Cumhurbaşkanına oy vermeyin' diyorlar"<br /> <br /> Adana'da 17 yaşındaki çocukları, Suriyeli bir mülteci tarafından öldürülen Kırlangıç çifti, referandum öncesi Suriyelilerle Türkler arasında çatışma çıkarılmaya çalışıldığını ancak kendilerinin bu oyuna gelmeyeceklerini söyledi.<br /> <br /> 21 Şubat günü Yüreğir ilçesine bağlı Yeşilbağlar Mahallesi 1180 Sokak'ta meydana gelen olayda Suriye'de süren iç savaştan kaçarak Adana'ya gelen İmad Hamidi (27), çıkan kavgada Yahya K.'yi (17) bıçakla öldürdü. İmad Hamidi, olaydan sonra yakalanıp adliyeye sevk edildi ancak ev hapsi cezası alarak serbest kaldı. Cinayet işleyen Suriyelinin, kavgaya karışan iki arkadaşıyla birlikte ev hapsi cezası aldıktan sonra Suriye'ye kaçtıkları ileri sürüldü. Bu olaylardan sonra mahallede bulunan Suriyeli ve Türk aileler arasında gerginlik yaşanmaya başladı.<br /> <br /> Bir süre önce Türklerin yaşadığı evler taşlanırken, dün gece de Suriyelilerin kaldığı çadırlar yakıldı. Kendilerine Adana'daki Suriye Topluluğu Platformu adı veren bir grup, sosyal paylaşım sitesi Facebook'tan "acil" kodu yazarak cinayet olayıyla ilgili olarak, "Bugün günlerden salı sabah 05.00 sıralarında 2 tane Suriyeli yolda işlerine doğru yürürken yamaçlı salı pazarında bu esnasında 2 tane Türk şahıs ellerinden telefonlarını almak istemiş ve bıçak çekmişler, bu olayda bir tane Türk öldürüldü ve 1 tane Suriyeli tutuklandı. Öyle bir eyleme karşı yaptığınız eylem başımızı dik tuttu" yazılı bir paylaşımda bulunarak vatandaşları tahrik etmek istedi.<br /> <br /> "Oğlumun ölümü nefsi müdafaa değil, tasarlayarak öldürme"<br /> <br /> Baba Kırlangıç, oğlunun katillerinin dışarıda gezmesine tepki göstererek, "Oğlum akşam iş dönüşü kendi, arkadaşları ve amca çocuklarıyla gezmeye gidiyor. Orada bir Suriyeli görüyorlar, arkadaşı diyor ki 'buna şaka yapalım.' Şaka esnasında çocuğun cep telefonuna el atıyor bu arada Suriyeli telefonunu cebine koyuyor. Suriyeli, bıçağını çıkartıp karşı tarafa sallıyor. Benim çocuğun arkadaşı da kendilerini koruma amaçlı bıçağını çıkarınca Suriyelinin çığlığıyla akrabaları dışarı çıkıyor. Bu çığlık esnasında çocuklar panikleyip kaçmaya başlıyorlar ve 70 metre ileride çocuğum çıkmaz sokağa giriyor orada sıkıştırıp bıçak darbesi vuruyorlar. Nefsi müdafaa falan denmiş evraklarda ama burada nefsi müdafaa yok. Çocuk olayın çok uzağında çıkmaz sokağın içinde vuruluyor. Yani, çocuk kovalanıyor. Suriyelinin dediği gibi bıçak fırlatma falan yok" dedi.<br /> Kırlangıç, yaralamayı yapan tutuklanırken, 17 yaşındaki çocuğu öldürenlerin elini kolunu sallayarak gezdiğini söyleyerek şunları kaydetti:<br /> <br /> "Asıl bizim canımızı yakan bugün hiçbir kanunda dünyanın hiçbir sisteminde bir katil ikinci gün bırakılmaz. Sizin yaptığınız bir haberi bugün inceledik, 2 Türk vatandaşı kendi aralarında kavga ediyor yaralanan hastaneye gidiyor, diğeri ise cezaevine. Bu yaralama olayı ama bizimki kasten adam öldürme. Şu anda tutuksuz yargılanıyor, Türkiye’de bir anne oğluna terlik atıp yargılanırken bir yaşlının bastonu silah sayılırken bizim olayda Suriyeli bıçağı fırlattığını söylemesine rağmen çocuğumu öldürüyor ve şu an katil dışarıda."<br /> <br /> "Suriyelilere bir düşmanlığım yok"<br /> <br /> Baba Kırlangıç, Suriyelilere bir düşmanlığının olmadığını belirterek, "Ben sadece şunu istiyorum, cinayetin işlendiği anda çocukların buluşması normal seyrediyor ama iş adliyeye intikal ettikten sonra sıkıntı başlıyor. Benim kanaatim referandum öncesi ortalığı karıştırmak istiyorlar. İncelediğimiz kadarıyla Suriyeliler bizim çocuğun ölümüyle ilgili paylaşımlarında diyorlar ki, 'bizim Suriyeli gençler normal işlerine giderken sabah 5’te 2 Türk genciyle karşılaşıyor ve bizim gençlerimizin telefonunu almak istedi.<br /> <br /> Ama bizim gençler yaptığı hamleyle çocuğu vurdu. Ey Suriyeli gençler, bizim başımızı dik tuttunuz. Sizin yaptığınız bu eylem takdire şayan bir eylemdir' şeklinde bir ifade kullanılıyor. Dün Suriyeliler yine bizim bu bölgede bir kişinin evinin camlarını parçaladılar. Ortada bir tahrik olayı var. Bir şekilde basın yoluyla Cumhurbaşkanımıza iletmeye çalışıyoruz. Biz 6 yıldır Suriyelilere yardım ediyoruz. Onlarla bir sorunumuz yok. Türkiye ve Suriyelileri karşı karşıya getirmeye çalışıyorlar ama biz bu oyuna gelmeyeceğiz" diye konuştu.<br /> <br /> "Fitneciler gelip 'Cumhurbaşkanına oy verme' diyor"<br /> <br /> Anne Meryem Kırlangıç ise oğlunun kesinlikle gasp yapmadığını savunarak, "Ben oğlumun vefatından sonra tek bir şey söylüyorum. Gasp olayından dolayı hayatını kaybetti diye söylenmesini ben kaldıramıyorum. Benim oğlumun canımı yakacak bir kelimesini bile hatırlamıyorum. Beni en çok yaralayan ve yüreğimi yakan evladımın gaspçı olarak ortalıkta konuşulmasıdır" dedi.<br /> Anne Kırlangıç şöyle devam etti:<br /> <br /> "Taziyeye gelip bana diyorlar ki 'bunun arkasında devlet var. Devlet bunları besledi şöyle yaptı, böyle yaptı' diyorlar. Ama ben biliyorum ki Cumhurbaşkanı burada böyle bir zulüm yapıldığını bilse ve benim gibi bir annenin yüreğinin yangınını bilse vallahi biliyorum ki buraya müdahale eder. Yine bana gelip fitneciler söylüyor ve diyorlar ki 'Cumhurbaşkanı yaptı oy atmayın.' Ben kendimden daha eminim, Cumhurbaşkanı duysa burada böyle cinayetler işleniyor burayı böyle bırakmaz."<br /> <br /> Anne Kırlangıç katilin cezavine girmemesine ise artık diyecek bir söz bulamadığını ifade etti.<br />