Adana'nın Pozantı Belediyesi'nce yürütülen 'Okul Öncesi Eğitimin Güçlendirilmesi Hibe Programı' kapsamında hazırlanan 'Anne-Baba El Kitapçığı' adlı kitapçıkta 'Çocuğun İstenmeyen Davranışlarıyla Nasıl Baş Edebilirim?' başlıklı bir yazı kaleme alan Yrd. Doç. Dr. Özkan Özgün, anne ve babalara çocuklarıyla ilgili tavsiyelerde bulundu. Anaokulu çağındaki çocukların yaşları itibariyle etraflarını keşfetmek, kendi başlarına neler yapabileceklerini görmek ve aile, öğretmen veya arkadaşlarının gözüne girebilmek için bazen farklı ve yetişkinleri kızdıran davranışlarda bulunabileceklerini anlatan Özgün, anaokulu çocuklarının daha büyük yaştaki çocuklara göre hareketli olması, sağı solu kurcalamasının normal sayılması gerektiğinin altını çizdi.
 
"ÖNEMLİ OLAYLAR ÇOCUKTA ENDİŞEYİ ARTTIRIP, ONU STRESE SOKAR"
Özgün, "Bazen çocukların hayatlarında yeni kardeşin doğması, anne-babanın boşanması, bir tanıdığın ölümü, kazalar, taciz, istismar ve şiddet gibi önemli olaylar yaşanır. Çocuk, bu tür zor olaylara şahit olduğunda endişeleri artar, strese girer ve buna bağlı olarak istenmeyen davranışlarda artış olabilir. Böyle bir durum yaşandığında bazen ebeveynler, çocuklarını terbiye etme konusunda suçluluk hissedebilir. Ancak nedeni her ne olursa olsun bir çocuğun davranışları, sınıftaki eğitimi veya evdeki düzeni sık sık aksatıyorsa, diğer çocukların öğrenmelerini engelliyorsa, çocuğun kendisi veya başkası için tehlike oluşturuyorsa, çocuk bilerek çevreye zarar veriyorsa o davranış 'istenmeyen davranış' olarak görülebilir. Bu davranışlar saldırganlık, yalan söyleme, hile yapma, yaşına uygun olmayan cinsel davranışlarda bulunma, sık sık yetişkinlere karşı gelme, okuldan kaçma gibi davranışlar olabilir" dedi.
 
"ANNE VE BABALAR, ÇOCUKLARININ İYİ DAVRANIŞLARI FARK ETMİYOR"
İstenmeyen davranışlar ilk fark edildiğinde söz konusu davranışlara doğru müdahale edilmesinin çok önemli olduğunu kaydeden Özgün, aksi takdirde istenmeyen davranışların ilerleyen yaşlarda daha farklı ve ciddi problemlere yol açabileceği uyarısında bulundu. Özkan Özgün, "Anne-baba olarak bazen çok yoruluyoruz ve dinlenmeye ihtiyacımız olduğu için çocuklarımızın bizi daha az yormasını temenni ediyoruz. Bu nedenle çocuğumuz iyi bir şey yaptığında çoğu zaman o davranışı fark etmiyoruz. Ama çocuğumuz yaramazlık yaptığında bu davranışından dolayı çocuğumuza hemen kızıyoruz. Ancak unutmayalım ki, çocuklarımız zamanın büyük bir bölümünde iyi davranırlar. Ne yazık ki, biz bu iyi davranışlara pek dikkat etmiyoruz. Anne-baba olarak, gözümüzü dört açmalı ve çocuklarımızın yaptığı olumlu davranışları fark etmek ve bunları takdir etmek için çaba sarf etmeliyiz. Çocuğumuz iyi bir davranışta bulunduğunda onu takdir etmek hem olumlu davranışları arttırır, hem de istenmeyen davranışları azaltır. Gerekirse babası akşam eve geldiğinde bu olumlu davranışı ona anlatıp, onu tekrar takdir edebiliriz. Ama ilk olarak takdir, iyi bir davranışı fark ettiğiniz anda yapılmalı" dedi.
Editör: Barış Köksal