Diyetisyen Safiye Taş Koçyiğit, uzun süreli susuzluğun tatlı krizine yol açtığını söyledi. Bu durumun ’yalancı açlık’ olarak adlandırıldığını belirten Koçyiğit, "Ramazan Bayramı elbette tatlısız olmaz. Ancak aşırı tatlı yeme isteği, susuzluğa bağlı oluşan ‘yalancı açlık’ ile karıştırılabilmektedir. Bunu bilirseniz, önlem de alabilirsiniz. Tatlı yeme isteğiniz oluştuğunda 2 bardak su için, isteğiniz azalacaktır" dedi.

İzmir Kent Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Koçyiğit, "Sahuruyla, iftarıyla, pidesiyle, güllacıyla, sabır ile hoşgörü ile hoş sohbet ile geçen Ramazan ayının sonunu tatlıya bağlayalım" diyerek bayram öncesi tatlı krizine dikkat çekti. Oruç sonrası bu derece tatlı yeme isteğinin birtakım bilimsel sebepleri olduğunu belirten Koçyiğit, "Bu sebepler ortadan kaldırıldığında tatlı yeme isteği yok olacaktır" diye konuştu.

Ramazan Bayramı’nın nefis ile verilen bir mücadeleden sonra ağzı tatlandıracak bir bayram olduğunu vurgulayan Koçyiğit, "Ancak aşırı tatlı tüketimi hastalıklara davetiye çıkarabilir. Tatlı yeme isteği pek çok kişide krize dönüşüyor ve yedikten sonra pişmanlık duygusu da yaşanıyor. Böyle bir kriz yaşamamak ve pişman olmamak mümkün. Tek yapacağımız şey vücudumuzdan gelecek sinyallere kulak vermek. Ramazan süresince uzun süreli susuzluk tatlı yeme isteğine sebep olabilmektedir. Yani yalancı açlık şaşırtabilir. Yine uzun süreli açlık, yetersiz karbonhidrat alımı tatlı isteğini artırır. Diğer nedenler ise sahur sebebi ile değişen uyku düzeni, 4 saatten uzun süre aç kalmak, üzüntü, stres ve depresyon" dedi.

Tatlı krizine yol açan nedenler ve çareleri

Koçyiğit, tatlı krizine yol açan nedenler ve çareleri hakkında şu bilgileri paylaştı:

"Ramazan süresince uzun süreli susuzluk tatlı yeme isteğine sebep olabilmektedir. ’Yalancı açlık’ diye adlandırdığımız bu durumda, 2 su bardağı su içtiğinizde birkaç dakika içinde yeme isteğinizin azalacaktır. Uzun süreli açlık sebebi ile vücut alması gereken enerjiyi sağlayamadığında, sizi en hızlı kana karışıp enerjiye çevirebileceği besine yönlendirir, yani tatlıya. Günlük enerji gereksiniminizi karşıladığınızda emin olun. Nasıl mı? Güne iyi bir kahvaltı ile başlayın ve mutlaka tam buğday veya çavdar ekmeği tüketin, kahvaltınızda yumurtaya yer verin. Bol yeşillik, domates, salatalık ile taçlandırın. Kaliteli bir kahvaltı ile protein ve posa içeriğini yükseltip enerji ve karbonhidrat gereksinimini karşıladığınızda tatlıya olan eğiliminizin azaldığını göreceksiniz. Sakın ola, gün içerisinde fazla besin tüketeceğinizi düşünerek kahvaltıdaki besin alımınızı azaltmayın. Bu tercihiniz gün içerisinde planladığınızdan çok daha fazlasının yemenize ve kendinizi engelleyememenize sebep olacak. Sahur sebebi ile değişen uyku düzeni, azalan uyku saatleri de bilimsel olarak tatlı yeme isteğini tetikleyen, enerji alımını artıran etmenlerden biri. Bayramda uyku saatlerinize dikkat edin, çok geç saatlerde yatmamak ile birlikte 6-8 saat gece uykusu aldığınızdan emin olun. Ramazan boyunca açlık duygusuna alışmış olmak, ara öğün yapmamayı beraberinde getirir ise, 4 saatten uzun süre aç kalıyor olmak kandaki şekerin azalmasına, onu hızlı yükseltebilmek için vücudunuzun sizi tatlıya yönlendirmesine sebep olur. Mutlaka ara öğün yapın. Kavrulmamış, çiğ ceviz, fındık, badem, süt, sütten kahve, yoğurt, ayran, kefir, taze meyve, tam buğday galeta/grissini, yulaf ezmesi, chia tohumu, salatalık, acur, göbek marul hem sağlıklı hem de tatlı yeme isteğinizi ortadan kaldıracaktır. Üzüntü, stres, depresyon gibi duygu durumları da tatlı yeme isteğine sebep olabilmektedir. Bu durumda lütfen bir uzmandan destek alın, mutlaka açık havaya çıkıp yürüyüş yapın ve unutmayın ki o tatlıyı yemeniz hiçbir sorunu çözmeyecek."
Kaynak: iha