Sağlığa Evet Derneği Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı, bilinçlenen insanların sigara kullanmayı bırakması nedeniyle kazançlarının azalacağını anlayan tütün şirketlerinin piyasaya sürdükleri ısıtılan tütün ürünlerinin de sigara kadar zararlı olduğunu söyledi.

Dağlı, tütün endüstrisinin, ülkelerin kendilerine vergi indirimi yapmasını ve hatta bu "yeni ürün"ün tütün kontrolü kanunlarından muaf tutulmasını istediğine dikkat çekti.

Dağlı sigaradan 20. yüzyılda 100 milyon kişinin öldüğünü, içme oranları azalmazsa, 21. yüzyılda bir milyar kişinin öleceğinin öngörüldüğünü belirterek, "Endüstrinin sadece 2015 yılı kârı 62 milyar ABD dolarıdır. Sigaraya bağlı yılda 6.4 milyon kişi ölmektedir. Yani ölen her kişi karşılığında endüstrinin kasasına 9730 ABD doları girmektedir. Endüstri sigaranın kanser yaptığı ispat edildiği 1952 yılından beri bilerek satışlarına devam etmektedir. Endüstri halen bilerek insanların ölümüne yol açan, bağımlılık yapan bir maddeyi üretmekte ve satışından para kazanmaktadır.

Geçmişte maaşlarını ödediği sözde bilim insanlarının çalışmalarını kanıt göstererek sigaranın kanser yapmadığını iddia etmiştir. Hatta 1963 yılında aslında sigara değil nikotin sattıklarını beyan ederken, 1994 yılında nikotinin bağımlılık yapmadığına dair ABD senatosu önünde yemin etmişlerdir.

Tütün şirketlerinin sigara tüketimini azaltmak için kanunlar yapan birçok ülkede kanunları durdurmak, zayıflatmak ve işlemez hale getirmek için lobi etkinlikleri sürdürdükleri saptanmıştır. Tütün şirketleri bugüne kadar önce filtrenin sigaranın toksinlerini süzdüğünü; sonra “Mild” ve “Light” sigaraların daha az katran ve nikotin içerdiğini, mentollü sigaraların daha hafif olduğunu iddia etmişler ve tüm bu iddialar sayesinde kazançlarının azalmasını önlemişlerdir. Eldeki kanıtlar, tütün şirketlerinin bu iddialarının bilerek aldatma olduğunu göstermiştir" dedi.

Isıtılmış tütün ürününün, birey ve toplum sağlığını göz önünde bulundurarak değil, endüstrinin kârını devam ettirmek ve Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi hükümlerini etkisizleştirmek için pazarlandığını belirten Dağlı, "Endüstrinin kendi tahminlerine göre 2016 yılında 12.3 milyar dolar hacmindeki ısıtılan tütün ürünü pazarı, 2021 yılında 34 milyar dolara ulaşacaktır. Buna karşılık küresel sigara pazarı 7.7 milyar dolar azalacak, ancak buharlı ve ısıtılan ürünlerin pazarı 13.2 milyar dolar artacaktır. Yine endüstrinin kendi öngörü ve hedeflerine göre, 2021 yılında ürün 35 ülkede pazarlanacak ve finansal değer olarak Japonya, ABD ve Türkiye en kazançlı pazarlar olacaktır. Hatta ısıtılan tütün ürünlerinin sigaraya oranla en fazla satıldığı pazarların Japonya, Türkiye ve Güney Kore olacağı şimdiden duyurulmaktadır. Gözlem ve araştırmalar ısıtılmış tütün ürünlerinin pazarlamasının sadece sigara içenlere değil, başta gençler olmak üzere içmeyen tüm topluma yapıldığını göstermektedir. Daha önemlisi söz konusu ürünlerin sigara kullanımını azaltacağına dair kanıt yoktur. Hatta literatür iki ürünün birlikte kullanımının artmasına işaret etmektedir. Öte yandan başarılı bir tütün kontrolünün temel ilkesi piyasadaki ürün çeşitliliğinin azaltılmasıdır. Yeni bir ürünün piyasaya sokulması tütün kontrolü olmayıp aksine teşvikidir. Ancak tüm bu gerçeklere rağmen tütün endüstrisi bu ürünü bazı ülkelerde tütün kontrolü kanunlarını hiçe saymak üzere kullanmaktadır" dedi.

Sağlığa Evet Derneği Sekreteri Prof. Dr. Füsun Yıldız da, “Halk sağlığını korumak için tütün ve nikotinin her şekline karşı mücadele verilmelidir. Bu ürünler arasında "az veya çok zararlı" tanımı yapmak bilimsel değildir. Çünkü nikotinin güvenilir dozu yoktur. Nikotin her dozda ölümcül ve bağımlılık yapan bir maddedir. Zaten Tütün Kontrol Çerçeve Sözleşmesi de, hükümetleri, sadece sigaraya değil nikotin içeren tüm ürünlere karşı toplumun sağlığını korumakla yükümlü kılmaktadır. Oysa endüstri geçen yarım asırda her defasında “daha az zararlı” iddiası ile birçok ürün pazarlamaya kalktı ve her defasında doğru söylemedikleri anlaşıldı. Bugün de aynı noktadalar. O nedenle ısıtılmış tütün ürünlerinin Türkiye’ye girmesine izin vermemeliyiz” dedi.

Sağlığa Evet Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Osman Elbek, "Tütün şirketleri bu yeni ürün ile öncelikle sigaranın zararlarından kaygı duyan ve bırakmayı düşünen insanları daha az zararlı oldukları iddiasıyla bırakmamaya ikna etmeye çalışmaktadırlar. Öte yandan bu uygulama ile iyi niyetli oldukları görünümüne kavuşarak toplumsal konumlarını güçlendirmeye çalışmaktadırlar. Oysa bu firmalar bilerek bağımlılık yapan ve insan öldüren ürün satmaktadırlar. Bırakın iyi niyeti, bunlar milyonlarca insanın dolaylı da olsa katilidirler. Yapılması gereken, insanların sigarayı bırakması ve sigara yerine alternatif ürün sunulmamasıdır. Yirmibirinci yüzyılda bir milyar insanın hayatını kurtarmak istiyorsak tütün şirketlerinin iflas etmesini ve bu ölüm endüstrisinin faaliyetlerine son vermesini sağlamalıyız” dedi.
Kaynak: iha