Acıbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Çisem Gündüz, ramazan ayından sonra 2 öğünden 6 öğüne geçiş yapılması gerektiğini vurgulayarak, "Ramazanda gün içerisinde 2 öğün tüketiliyor. Bu öğünleri 3 ana, 3 ara olacak şekilde değiştirmek; kan şekerini dengelemeye yardımcı olacaktır" dedi.

Diyetisyen Çisem Gündüz, ramazan ayı boyunca değişen beslenme alışkanlıklarının, bayramda yeniden nasıl düzene sokulabileceğine dair önerilerde bulundu. Gündüz, bayram ziyaretlerinin vazgeçilmezi tatlılar için ise sağlıklı, pratik ve hafif tarifler aktardı.

Ramazan ayından sonra 2 öğünden 6 öğüne geçiş yapılmasını vurgulayan Gündüz, "Ramazan ayında birçok kişi sahur ve iftar olmak üzere 2 öğün yemek yiyor. Uzun süren açlıklar metabolizmayı yavaşlatıyor. Bu öğünleri 3 ana ve 3 ara olacak şekilde değiştirmek; kan şekerini dengelemeye, iştah kontrolünü sağlamaya yardımcı olacaktır" diye konuştu.

Gündüz, bayramda su tüketiminin arttırılmasına dikkat çekerek, "Kilogram başına 0,35 mililitre su tüketmek, sağlık açısından gerekli. Örneğin 70 kilogram olan bir kişinin günde yaklaşık 2 buçuk litre su tüketmesi gerekiyor. Eğer su tüketmekte zorlanılıyorsa, içilecek olan su limon, taze nane veya çilek ile tatlandırılabilir" dedi.

"Kişiler ‘hayır’ demesini bilmeli"

Bayramda fazla miktarda besin alımının kalp ve damar hastalıkları, tansiyon problemleri, şeker hastalıkları, hazımsızlık ve sindirim sorunlarına sebep olabileceğini belirten Gündüz, "Değişen metabolizma şişkinlik ve hızlı kilo alımlarına sebep olabiliyor. Bu yüzden ölçülü yemek çok önemli. Yemeklerden sonra tüketilecek rezene, nane ve zencefil çayları, olası şişkinlik problemlerinin de önüne geçecektir" açıklamasında bulundu.

Akraba ziyaretlerinde ikram edilen şeker, çikolata, sütlü ve şerbetli tatlılar karşısında kişilerin porsiyon kontrolü yaparak “hayır” demesini bilmesi gerektiğine vurgu yapan Gündüz, "Her ikram edilen kolonyanın yanında çikolatadan birer tane alınırsa, günlük tüketilmesi gereken yağ ve şeker miktarı aşılmış olur. Bu durum hazımsızlık ve mide problemleri gibi sindirim sistemi sorunlarını beraberinde getirecektir" diye konuştu.

Gündüz, ramazan ayı boyunca kişilerin hareketsiz kalan metabolizmalarını canlandırmak için bayramı bir fırsat bilmesi gerektiğini belirterek, "Hem misafir sofralarında alınacak fazladan kalorileri yakmak hem de beden sağlığını korumak için günde 45 dakika orta tempolu yürüyüş yapılmalı ya da yüzülmeli" ifadelerini kullandı.

Bayramı evden uzak, sahil kenarında, deniz ve güneşin tadını çıkararak geçireceklere açık büfenin bir tehdit oluşturabileceğinin altını çizen Gündüz, "Tabağa her besin grubundan tüketilebilecek kadar yiyecek alınmalı. Yemeğin yanında da asitli içecekler değil, su, ayran veya yoğurt tüketilmeye özen gösterilmeli" dedi.

Dyt. Çisem Gündüz, bayramda ikram edilebilecek ve tüketilebilecek fit tatlı önerilerinde de bulundu:

Güllaç: Kullanılan yufkanın hafif olmasının yanı sıra süt ile yapılmasından dolayı hamur içerikli ve şerbetli tatlılara göre oldukça hafiftir. Protein ve kalsiyum depolarını destekler ve üzerini süslemek için kullanılan meyvelerden de vitamin ve mineral sağlanabilir.

Dondurma: Yaz mevsiminin vazgeçilmezi olan dondurma, bayramda tüketilebilecek hafif tatlılar arasında yer alıyor.

- Dondurucuda bekletilmiş 5 adet çilek veya 12 böğürtlen

- 4 yemek kaşığı yoğurt

- 1 paket vanilya

Hepsi blenderdan geçirilip, buz dolabında bekletilmeli. Hem misafirlerin hem de çocukların korkmadan tüketebileceği hafif bir dondurma elde edilebilir.
Kaynak: iha