Uzun yıllardır Mersin'de inşaat sektöründe yer alan Ümit Yıldız inşaat Genel Müdürü Ümit Yıldız, inşaat sektöründeki daralmanın sebeplerini gazetemize anlattı. İnşaat sektörünün kalkınmayı ayakta tutan sektörlerin başında geldiğini belirten Yıldız, 'Bu kadar istihdam sağlayan bir sektöre artı ayrıcalıklar tanınması ülkemizi daha güçlü hale getirecektir' dedi.


Bize kendinizden bahseder misiniz?


1987 yılında Diyarbakır'dan Mersin'e göç etmiş, Mersin'de müstakil daireler yaparak sektöre giriş yaptık. 2003 yılına kadar babamla birlikte yürüttüğümüz işlerimizi 2003 yılından sonra ben devraldım. Ümit Yıldız inşaat olarak çeşitli projeleri Mersin'e kazandırarak istihdam yaratıyoruz. 


Davultepe bölgesinde yer alan projenizin özellikleri nelerdir?


Davultepe'deki projemiz deniz huzurunu arayanlar için bulunmaz bir konumdadır. İnsanlara huzurlu bir yaşam alanı sunabilmek için bütün ayrıntıları A kalite tasarlanmış bir yapı inşaa ettik. 4+1 düzeyde olan dairelerimiz insanların bütün ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde dizayn edilmiştir. Davultepe bölgesinde yer alan projemizde peyzaj çalışmasına çok önem verdik. Davultepe bölgesi şuanda yatırıma en açık bölgelerden biridir. Hem yatırım hem de huzur arayanlar için düzenlediğimiz projemiz lokasyon olarak eşsiz bir noktadadır. 


Şuanda inşaat sektöründe bir daralma söz konusu. Bunun sebepleri nelerdir?


Şuanda genel olarak bütün sektörlerde bir ekonomik daralma söz konusu. Tabi ki de bundan en çok etkilenen sektör inşaat sektörü oldu. Şuanda Mersin'de yeme içme sektöründe olan insanlar dışında bütün sektörlerde kanama söz konusu. Hal böyle olunca insanlar konut yatırımlarını ertelemek durumunda kalıyor bu da inşaat sektörünü etkiliyor. Bunların dışında inşaat sektörü en büyük darbeyi bürokrasi ve bankalar nezdinde alıyor. Şuanda konut kredileri tavan yapmış durumda bunun yanında rayiç bedelleri ve harçlar çok yüksek. Konut kredilerinin oranlarında iyileştirme yapılsa, banka masrafları düşürülse ülkenin kalkınma ivmesi ciddi bir atış kazanacaktır. Burada hükümetimizin bankalar üzerinde baskı kurması gerekiyor. 

'İNŞAAT SEKTÖRÜNDE FRENE BASMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR'


İnşaat sektörü piyasanın ekonomik daralmasından kaynaklı olarak artık evrakla dönen bir sektör haline geldi. Şuanda 5 milyon liralık iş hacminin en fazla 2 milyon lirası nakitle sağlanıyor, geriye kalan tutar ise çek ve senetle yürüyor. Örneğin inşaat sektöründe yer alan bir kişi 6 aylık planını yaparak ödemelerinin bir kısmını çek aracılığı veya senetle yapıyor. 6 ay sonunda iş bitirme bazında kafanda planladığı noktaya ulaşıyor fakat satış yapamıyor. Satış yapamayınca da mesleki itibarını düşünerek kendi çekini yazdırmamak için daireyi kar marjından düşürerek satış yapmaya başlıyor. Hal böyleyken satış rakamları emsal teşkil ediyor ve diğer dairelerini de o fiyat üzerinden satmaya başlıyor. İnşaat sektöründe ticari itibarın zedelenmemesi çok önemlidir. Bu yüzden inşaat sektöründe bulunan bir firmanın frene basma şansı sıfırdır.


'MEZİTLİ'DE 200 TANE PROJENİN GENEL İSKAN SIKINTISI VAR'


Bu gün Mezitli'de 3 bin adet dairede genel iskanla ilgili sıkıntılar var. Bunu inşaat bazına vurursak yaklaşık 200 projenin genel iskan sıkıntısı var. Bu da yapılaşmada bir sıkıntı olduğunu gösteriyor. Şuanda belediyeler ile ilgili inşaat sektörünün ciddi sıkıntıları var. Belediyelerin yeni düzenlemelerle birlikte inşaat sektörünü hareketli hale getirip ülke ekonomisine destek olmaları gerekiyor. 


 

Editör: Barış Köksal