İşte Çukurova Ekspres Gazetesi Editörlerimizden Barış Köksal’ın Kanun Sanatçısı Ahmet Baran ile yaptığı o röportaj;

Bize Kendinizden Bahseder misiniz?

1983 yılında Ankara’da doğdum. henüz 1 yaşında iken oyuncak piyano ile Samanyolu’nu çalmaya başlayıca ailemin yoğun teşviği ile kendimi TRT Ankara Radyosu Çocuk Korosu'nda buldum. Çocuk yaşta Türk Musıki Sanatımızın birçok değerli ismi ile çalışma fırsatı bulup, henüz 16 yaşındayken TRT Ankara Radyosunda sözleşmeli sanatçı olarak radyo emisyonlarına ve canlı yayınnlara katılmaya başladım. Yükseklisans eğitimimi Ankara'da tamamladıktan sonra 2006 yılında Kültür Bakanlığının açmış olduğu sınavı kazanarak Devlet Koroları bünyesinde çalışmaya başladım.Sanat hayatıma başladığım ilk günden bu yana farklı müzik türlerine ve doğaçlamaya olan tutkum beni dünya çapındaki bir çok starla aynı sahnede buluşturdu. 32 yaşındayım kısa sayılabilecek bu sürede 6 kıtada bini aşkın konser verdim. Çeşitli kültürlerden insanların kalbine dokunmaya çalışarak kalp biriktirmeye devam ediyorum.
 
Kanun enstrümanından bize biraz bahseder misiniz?

Kanun sazı gerek görselliği gerek tınısıyla dinleyicinin kalbini feth eden büyülü bir müzik kutusu. 4 oktavlık ses sahası içinde koma sesleri veren mandallar yardımıyla, her telde çok sayıda ses elde edilebilen, asıl kullanım alanı Geleneksel Türk Müziğiyle sınırlandırılsa da birçok müzik türüne açık, oldukça zengin imkanları olan, icracının kendisini ifade etmesine çok elverişli bir enstrümandır. Her enstrumanistin dikkat etmesi gereken ien önemli ayrıntı, gönlünü bağladığı sazının dinamiklerinin farkında olmasıdır. Lisanların birbirini tutması için sazendenin, sazını sevgi ile kucaklaması, aşk ile ona dokunması gerekir. İşte böyle bir gönül bağı kurulduğu anda saz, sazendeye kendisini teslim eder. O arada hırs olmayan, katıksız bir ruh, samimi bir diyalog ister.



Bu güne kadar yaptığınız işlerden bahseder misiniz?

Bu zamana kadar Papa'dan Putine, İngiltere Kraliçesi Elisabeth'den Sudi Arabistan Kralı'na kadar elliden fazla Devlet adamına konser yaptım. Türk Pop New Age ve Caz müziğinin önemli sanatçılarına sahne ve albüm kayıtlarında eşlik ettim.. Dünyanın ve ülkemizin seçkin orkestraları eşliğinde şahsıma ithaf edilen konçertoları seslendirmekteyim. Dünyadaki seçkin akademik kurumlarda düzenlediğim Master Class programları sayesinde Dünya’nın çeşitli ülkelerinde kanun öğrencilerim var ve onlarla müziğimizin inceliklerini paylaşmak büyük bir motivasyon kaynağı..

Bale ve Tiyatro müzikleri yazıyorum, bunların yanında kendi bestelerim ve enstrümantal albümlerim var. Çeşitli amatör koroların şefliğini yürütüyorum  geçen ay  Mersin’de bir rekora imza atarak amatör bir toplulukla bin beşyüz kişiye koner vermenin mutluluğunu yaşadık. Yaptığınız işe inanırsanız insanların kalbine dokunmak kolaylaşıyor. Alışılagelmiş işlerin peşinde değilim fazlasıyla zengin olan müziğimizi farklı partisyonlar, sürpriz dolu interaktif sunumlar ve sahne şovlarıyla izleyici için unutulmaz bir deneyime dönüştürme gayretindeyim. Tüm derdim klişe ve yıkılmaz tabularla; Bunlar yıkılmadığı sürece sanatta samimiyetin gelişeceğine inanmıyorum. Neyse k, her konserden sonra dinleyicilerimiz bize bir sonraki konserin tarihini soruyor olmaları yastığa başımızı rahat koymamızı sağlıyor wink ifade simgesi.



Size göre ileri müzik nedir?

Müziğin ilerisi veya gerisi yoktur, dağdaki çobanın kavalından çıkan seste, Debussy'nin yazdığı senfonik yazı da insanı duygu yoğunluğuna sevkedebilir. Yapılan müziğin iyi olmasıyla birlikte insanlara samimi gelmesi de önemlidir. Biz insanları sahne üzerinde bir şekilde inandırmak zorundayız. Benim yaptığım müzik, dünyadaki bütün seslerin müzik olabileceği inancına dayanıyor.

Kanun sazına ilk başladığınız yıllardan bu yana müziğinizde ne gibi gelişmeler oldu?
İcracılığımın yanı sıra besteciliğimi, öğreticiliğimi ve yöneticiliğimi geliştiren çalışmalar içerisinde bulunmam müzikal algımı farklı yönlere taşıdı. Şunu açık yüreklilikle söylemeliyim ki müziğe ilk başladığım yıllarla kıyaslayacak olursam daha iyi duyuyorum. Müzikte çok yetenekli de olsanız dinlemek zor iştir. Bazen enstrümanınıza fazlasıyla konsantre olurken, çaldığınız esere yeterince yoğunlaşamazsınız. Tekniğin duygunun önüne geçtiği pasajlar sizi cezbeder bu büyük bir handikaptır.  Bu yüzden diyebilirim ki, seneler geçip yaş aldıkça çaldığım müziğe kendimi verebilme kabiliyetim arttı.   Bu da benim müzikal olarak gelişme yolum…

En büyük hedefiniz nedir?

Türk Müziğine doğru ve temiz icralarla hizmet edip, kanunilere farklı bir bakış açısı kazandırabilmek adına var gücümle çalışıyorum. Bana ulaşan her kişiye müzik adına yardımcı olmaya çalışıyorum. Müziğimizi genç nesillerle buluşturmak ve onların sempatisini kazanmak en büyük hedefim.


 









 
 
Editör: Barış Köksal