Mersin’de doğru yönetilmeyen birçok şirketin olduğunun altını çizen Gündüz, yönetim danışmanı desteği alarak şirketlerin sorunlarına çözüm bulabileceklerini belirtti. Yönetim danışmanlığının Şirket Doktorluğu diye adlandırılan kurtarıcı bir güç olduğunu vurgulayan Gündüz, ‘Her şirketin, kurum veya kuruluşun mutlaka alanında ihtisas sahibi en az birer yönetim danışmanı olması gerekiyor.’ Dedi.

Yönetim Danışmanlığı; bağımsız, bilgili ve deneyimli kişi veya kişiler tarafından özel, kamu ve diğer işletmelerde iş stratejisi, organizasyonel yapı, iş yapma yöntemleri alanlarındaki sorunların belirlenmesi, araştırılması ve uygun önerilerin yapılarak bu önerilerin uygulanmasında destek olmayı kapsayan bir hizmettir.

İşte cukurovaexpres.com editörümüz Barış Köksal’ın Ferudun Gündüz ile yaptığı o özel röportaj;

Akdeniz Yönetim Danışmanları Derneği’nden bize biraz bahseder misiniz?

Akdeniz Yönetim Danışmanları Derneği’nin 29 Ekim’de 1. Genel kurulunu yaptık. Şuan toplam 33 üyemiz var. Bu üyelerin 32 kişisi Yönetim Danışmanı olup ben de CMC olarak görev yapmaktayım. CMC (Sertifikalı Yönetim Danışmanı), en üstün mesleki standartların varlığını ve mesleki etik yüklenimlere bağlılığı temsil eden, ICMCI (Yönetim Danışmanları Kuruluşları Uluslararası Konseyi) tarafından onaylanan, uluslararası bir belgelendirme simgesi olup, Türkiye'de, Yönetim Danışmanları Derneği tarafından verilmektedir.

Bizim üyelerimizin ise; üçü profesör, dördü doktoralı, sekizi yüksek lisans yapmış olup diğer on sekiz kişi de asgari lisans seviyesinde eğitim görmüş olup tamamı ciddi oranda sektörel iş deneyimine sahip olup; danışmanlık konusunda da beklentilerimizin üzerinde deneyime sahiptirler. AKDENZİ YDD Üyeleri Mersin’deki STK lar içerisinde en üst düzeyde eğitim ve deneyime sahip ; kalifikasyonu yüksek kişilerden oluşmaktadır. Bu derneğin temel amacı ; yönetim danışmanlığı mesleğini tanıtmak, yaygınlaştırmak ve yönetim danışmanlarının standartlarını belirleyip işletmelerimize daha kaliteli hizmet sunmaktır. Yönetim danışmanlarının önemli olmasının sebebi, bir işletmedeki yönetim ve ya diğer organizasyonlardaki kusurların ortaya çıkarılması, bunların çözülmesi ve işletmelerin daha verimli yönetilebilir hale gelmesi dir. Özellikle aile şirketlerinde sıkıntılar fazla olduğundan Yönetim Danışmanı gereksinmesi had safhadadır. Eğer aile şirketleri kurumsallaşıp, yönetimi kişiye bağlı değil de, organizasyondaki rollere bağlı hale getirirse işletmenin başarılı olması ve ömrünün uzaması söz konusudur. Türkiye’de yapılan araştırmalar gösteriyor ki, kurulan işletmelerin yüzde 80’i 5. Yılını dahi görmeden iflas ediyor. Bunun nedeni ise; yeterince çalışma yapılmadan, iş planı hazırlamadan iş kuruluyor. Artı ortaya çıkan bir takım finansal zorluklar, insan kaynakları ile ilgili zorluklar, ya da rekabetteki keskin şartlar nedeni ile firmalar fark da yaratamadıkları için kısa sürede kapanmaktadır. Yine ülkemizdeki işletmeleri incelediğimizde 10. Yılını gören işletme sayısı sadece ve sadece yüzde 4’e düşmekte olduğu görülmektedir. Yani kurulan bütün işletmelere bakıyorsunuz, yüzde 96’sı 10. Yılına ulaşamadan kapanıyor. İşte yönetim danışmanlarının temel amaçlarından bir tanesi, işletmelerin ömürlerini uzatmaktır.

Yönetim Danışmanları nasıl çalışır? 

Bunun için örnek verecek olursak, bir insan hastalandığında doktora gider ve doktorun hastasına doğru teşhis koyması için çoğu zaman fiziki muayene yetmez ve tahliller, röntgenler , vb ister ki sağlıklı bir sonuca ulaşabilsin. İşte Şirket Doktoru olarak da adlandırılan biz Yönetim danışmanları da önce gittiğimiz şirketlerin röntgenini çekerek sorunun nerede olduğunu tespit eder ve bir Mevcut Durum Raporu üretiriz. Sonra bunu üst yönetimle paylaşır ve sözleşme sonrasında tedavi aşamasına geçeriz. İşverenin bize inanması ve yazdığımız reçeteyi titizlikle uygulaması sonrası bir çok iş sürecindeki uygulamalarımızla çalışanların daha huzurlu olduğu, bunun da kurumun verimliliğine yansıdığı ; büyüyen, karı artan, yenilikçi anlayışa sahip, ulusal ve uluslararası arenada rekabet edebilecek şekilde dinamik yönetilen verimliliği yüksek şirketler ortaya çıkarırız. Şirket kurumsal laşma sürecini tamamlayınca da bu kez farklı uzmanlar devreye girer ve markalaşma süreci başlar. Bu aşamalar elbette çok meşakketli bir yolu üst yönetimle birlikte aşmamızı gerektirir ki burada ortaya konulması gereken “güçlü bir değişim iradesine” gereksinim vardır.
Akdeniz Yönetim Danışmanları Derneğimize 10 il bağlı durumdadır. Mersin merkez olmak üzere, Adana, Osmaniye, Hatay, Niğde, Aksaray, Burdur, Isparta, Antalya, ve KKTC. Bu 10 ilde hepsi bir birinden değerli 33 üyemiz mevcuttur. Derneğimiz ayrıca İstanbul ya da Ankara merkezli olarak kuruluş işlemleri devam eden YÖNETİM DANIŞMANLARI DERNEKLERİ FEDERASYONU’nun da kurucu üyelerindendir. Bağlı olacağımız bu YDDFED ise Avrupa merkezli olan ICMC I ‘a bağlı olacaktır.

‘MESLEĞİMİZİ KAMUSAL BİR SORUMLULUK OLARAK GÖRÜYORUZ’

Bu mesleği Derneğimizin sorumluluk aldığı 10 ilde geliştirmek açısından çok önemli görüyoruz. Çünkü, işletmeler iyi yönetilirse işletme büyüyor, güçleniyor, yeni alanlarda yatırımlar yapıyor, istihdam yaratıyor, vergi ödüyor, ihracat yapıyor ve yeni markalar ortaya çıkarıyor. Dolayısıyla ülkenin gelişmesi ve ilerlemesi bu alınacak desteklere bağlı olduğu için icra ettiğimiz mesleği bir kamusal sorumluluk olarak görüyoruz. Biz derneğimize üye alırken çok titiz bir inceleme sürecinden geçiriyoruz adayları . Sadece akademik başarı yeterli olmayıp adayların mutlaka en az 5 yıllık bir yönetim tecrübesi olması ve de en az 3 projeyi başarıyla yürütmüş olması gereklidir. Eğer kişiler bu koşulları taşıyorsa inceleme neticesinde derneğimize üye yapıyoruz. Daha sonra bir takım temel eğitimlerle Yönetim Danışmanı Yetiştirme Sertifika programlarıyla da onları geliştiriyoruz. Bir süredir TMYK , Türkiye Mesleki Yeterlilik Kurumuyla birlikte yürüttüğümüz çalışmalar sonrasında Seviye 6 ve Seviye 7 Yönetim Danışmanlığı için Standartları belirledik ve bunlar yayınlandı. Bu kurum bütün meslekler gibi bizim mesleğimizi de tanımlamaya başladı. Bu tanımlardan sonra Türkiye çapında test ve belgelendirme merkezleri açılacak. Muhtemelen 2017 yılında bu merkezi federasyon olarak biz açmayı planlıyoruz. Böylece belirli şartlara sahip adaylar buralarda sınava girerek aldıkları puanları neticesinde seviyeleri belirlenmiş olacak. Dolayısıyla artık sertifikalı yönetim danışmanlığı söz konusu olacak.
Yönetim danışmanlarını özellikle Mersin’den başlamak üzere, bütün bölgelerde bir tanıtım çalışması yapmayı planlıyoruz. Bütün bu bahsettiğimiz 10 ildeki Ticaret ve Sanayi Odaları , KOSGEB ler , Kalkınma Ajansları, TKDK lar, İŞKUR lar, Üniversiteler vb kuruluşlar ile yazışma ve görüşmeler başlattık.

Bu görüşmelerle yönetim danışmanlığı mesleğinin işletmeler için en az bir Mali Müşavir, Hukuk Müşaviri, Gümrük Müşaviri kadar hayati olduğunu anlatıyoruz. Bunun dışında üniversitedeki öğrencilerimize de bu mesleği anlatıp, mezun olduktan ve gerekli iş tecrübesini aldıktan sonra onların da yönetim danışmanı olmasını istiyoruz. Çünkü bu meslek Amerika ve Avrupa ‘da 50 yıl önce başlayan bir meslektir. Amerika’da bu gün baktığımızda bir girişimci ya da iş insanı danışmanlık desteği almadan adım bile atmıyor. Danışman demek bir alanda tecrübesi ve bilgisi olan insan demektir. Bunun içinde kendisinin bu mesleğe uygun olduğunu düşünen kişilerin derneğimize başvurup, belirli eğitimler ve deneyimlerden sonra bu mesleği hakkıyla yapmalarını istiyoruz. Elbette Etik Eğitimi de vaz geçilmez alanlardan biridir. AKDENİZ YDD üye olmayı hak eden her Yönetim Danışmanı Etik Eğitiminden geçmiş olacaktır. Müşterisine karşı açık, şeffaf, hesap verebilir durumda olmalı ve özellikle de gizliliğe azami özen göstermelidir. İnanıyorum ki meslek içindeki çürük elmaları ya süreç içinde eğitim ve disiplinle kazanacağız ya da dürüst bir şekilde çalışmamakta ısrar edenleri sistemin dışına itecek ve iş dünyasına da bunları afişe edeceğiz.

Aynı zamanda Yönetim Danışmanları Derneği, kentin yönetiminde sadece KOBİ’ler ve özel sektör işletmeleri değil, kamu kuruluşlarının da daha iyi yönetilmesine katkı sağlayacaklardır. Biz yönetim danışmanları olarak gerek özel sektör işletmelere, gerekse kamu kuruluşlarına , STK lara özel hizmetler veriyoruz ve kesinlikle işletmeyi büyük küçük olarak ayırt etmiyoruz. İş yerlerinin kanayan yaralarına bir merhem arıyorlarsa, yönetim problemi yaşıyorlarsa bizlere başvurmaları işletmelerinin selameti açısından iyi olacaktır.

Özel sektör , profesyonel destek almadan verimli şekilde çalışamaz. Bu nedenle doğru seçilmiş Yönetim Danışmanlarından istifade etmek isteyen işletme sahiplerinin derneğimize başvurmalarını öneririz. Bölgemizde ya da Türkiyedeki başarılı danışmanları onların hizmetine sunmak bizim görevimizdir.
 
Editör: Barış Köksal