Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Karaoğlu:
 “Anız yakmak, topraklarımızın can damarını yok etmekte, fakirleşmesine yol açmaktadır. Anız yakmayalım, toprağımızı yok etmeyelim”
 
Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Mustafa Kemal Karaoğlu, anız yakmanın hem toprağa, hem çevreye, hem insan sağlığına hem de çiftçiye büyük zarar verdiğini belirterek, “Anız yakmak, topraklarımızın can damarını yok etmekte, fakirleşmesine yol açmaktadır. Anız yakmayalım, toprağımızı yok etmeyelim” dedi.

Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şubesi, haziran ayıyla birlikte buğday ve mısırda hasat döneminin başlayacak olmasını göz önüne alarak, hasadın ardından tarlada kalan anızın yakılmasının verdiği zarara dikkat çekmek amacıyla basın toplantısı düzenledi. Mersin Gazeteciler Cemiyetinde gerçekleştirilen toplantıda Şube Başkanı Karaoğlu, 2. Başkan Deniz Gürbüz ve Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Arıcı ile birlikte anız yakmanın ekosisteme verdiği zararı gözler önüne serdi. Çiftçilerin hasat sonrasında toprağı ikinci ürünlere hazırlamak için tarlada kalan ve anız olarak adlandırılan kök, sap, dal gibi bitki ürünlerini yaktıklarını ifade eden Karaoğlu, bunun faydalarından çok zararları olan bir uygulama olduğunu vurguladı. Anızın bir bitkinin barındığı bütün besin maddelerini bünyesinde barındırdığını dile getiren Karaoğlu, ancak çiftçilerin tarladan ikinci ürünü alabilmek için toprağı kolay işlemek, topraktaki yabancı ot tohumlarını yok etmek ve tohum yatağının daha iyi hazırlanması gerekçeleriyle anızları yaktıklarını söyledi.

Anız yakmanın toprağı hazırlamaktan daha çok çevreye ve toprağa zarar verdiğinin altını çizen Karaoğlu, “Anız denilen bitki artıkları, toprağın besin maddelerini karşılayan organik maddelerdir ve bünyesinde barındırdığı azot, fosfor, potasyum, karbon, hidrojen, kükürt, magnezyum, demir, kalsiyum gibi besin maddeleri ile toprağın verim gücünü artırır. Ama anızı yaktığınız zaman topraktaki organik madde miktarını bitirmiş oluyorsunuz. Bu da toprağın fakirleşmesi demektir” diye konuştu.
 
“Anız yakmak, hava ve çevre kirliliği nedeniyle insan sağlığına çok büyük zararlar veriyor”

Anız yakmanın bir başka olumsuz sonucunun anızdaki bütün besin maddelerinin de yakma işlemiyle yok edilmesi olduğuna işaret eden Karaoğlu, “Anızın yapısında bulunan karbon, hidrojen, azot ve kükürt gibi besin elementleri, yakma işlemi sonucunda karbondioksit, kükürtdioksit, hidrojen ve azot gazı halinde duman şeklinde havaya uçuyor. Bunun sonucunda hava katmanında biriken gazlar nedeniyle hava ve çevre kirliliği meydana geliyor. Bu, insan sağlığına da çok büyük zararlar veriyor. Yani anız yakmakla hem toprağı besleyen elementleri yok etmiş oluyoruz, hem doğaya zarar veriyoruz hem de insan sağlığını tehlikeye atıyoruz. Atmosferde oluşan duman kütlesi, astım ve bronşit gibi hastalıkları tetikliyor. Bu insani boyutu” ifadelerini kullandı.

“Bizi ilgilendiren bir diğer boyutu ise toprakların yok olması” diyen Karaoğlu, çiftçilere seslenerek şunları söyledi:
“Çiftçilerimizin gerekçeleri var ama anız yakmanın zararları kesinlikle daha fazla. Anız yakarak toprağımızı ve ülkemizin geleceğini yok etmeyelim. Topraklarımızı bitirmeyelim. Toprağın gücünü artırmak için tonlarca gübre ve organik madde uyguluyoruz ama anız bünyesinde bulunan besin maddelerini yakmayıp toprağa karıştırırsak topraklarımız daha güçlenecektir ve verim gücü artacaktır. Çiftçilerimize diyorum ki anızları yakmayalım, toprağımızı ve ülkemizin geleceğini yok etmeyelim diyorum.”
 
“Ekosistemin dengesi de bozuluyor”

Anız yakmanın neden olduğu bir başka olumsuzluğun da orman yangınları olduğuna dikkat çeken Karaoğlu, Türkiye’nin akciğeri olan ormanların anız yakmayla birlikte istem dışı olarak yandığına vurgu yaptı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının da anız yakmayı yasakladığını ve dekar başına 40 TL cezası olduğunu belirten Karaoğlu, “Öte yandan anız yakılması toprağı tutan bitki örtüsünü de yok ettiği için erozyonlara da neden oluyor. Bu da toprak kaybını ve toprağın fakirleşmesini beraberinde getiriyor. Ayrıca, anız yakma sonucunda toprakta bulunan ve ekosistem içerisinde döngüyü sağlayan yılan, fare, kuş gibi canlılar da yok oluyor ve ekosistemin dengesi bozuluyor” şeklinde konuştu.
 
“Anız yakmak, topraklarımızın can damarını yok etmekte, fakirleşmesine yol açmaktadır”

Karaoğlu, anız yakıldığı anda topraktaki faydalı canlıların en çok bulunduğu 0-5 santimetre derinlikte sıcaklığın 65 derecenin üzerine çıktığı, toprak yüzeyinde ise 200 derecenin üzerinde sıcaklık meydana geldiğini belirtti. "Bu yüksek sıcaklık, toprakta bulunan topraklarımızın can damarı faydalı bakteri ve mantarları öldürür ve toprak canlılığını kaybeder” diyen Karaoğlu, “Anız yakmak, topraklarımızın can damarını yok etmektedir, fakirleşmesine yol açmaktadır. Oda olarak anız yakılmasına karşıyız. Anız yakmanın önüne kesinlikle geçilmesi lazım” dedi.

Çiftçilerin anız parçalayıcı makinelerden yararlanmalarını isteyen Karaoğlu, çiftçilerin eğitilmeleri ve bilinçlendirilmeleri gerektiğinin altını çizdi. Vatandaşlardan da gördükleri anız yakma işlemlerini gerekli birimlere bildirmelerini isteyen Karaoğlu, güvenlik güçlerinin de bu konuda gerekli hassasiyeti göstermelerini rica ederek, “Anız yakmayalım, toprağımızı yok etmeyelim” diyerek sözlerini tamamladı.
 
Editör: Barış Köksal