Mersin Büyükşehir Belediyesinde görevli Uzman Dr. Bahar Gülcay Çat Bakır, şu ana kadar 425 kişinin yaşamını yitirdiği koronavirüs ile ilgili uyarılarda bulundu. Bakır, “Sarılmayı çok seven bir milletiz. Mümkünse bu temas halimizi azaltmamız gerekiyor. Ne kadar çok sarılma, o kadar çok virüs, o kadar çok bakteri, o kadar çok enfeksiyon” dedi.

Mersin Büyükşehir Belediyesi Engelliler ve Sağlık Hizmetleri Dairesi Başkanlığında görevli Uzman Dr. Bahar Gülcay Çat Bakır tarafından belediye personeline “Bulaşıcı Hastalıklar ve Korunma Yolları” konulu eğitim verildi. Eğitimde, Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve 18 ülkeye yayılan koronavirüs hakkında da bilgiler verildi.

Evde sağlık ekibine yönelik eğitim, Toroslar Engelsiz Mesleki Eğitim Merkezinde gerçekleştirildi. 53 personele verilen eğitimle bulaşıcı hastalıkların meslek hastalıklarına dönmesinin engellenmesi ve çalışanların bulaşıcı hastalıklara yakalanması ile bu yönde yaşayacakları mağduriyetin önüne geçilmesi hedefliyor.

Uzman Dr. Bahar Gülcay Çat Bakır, işle ilgili enfeksiyonların mesleksel hastalıklar arasında üçüncü sırada bildirildiğini belirterek, “İşle ilgili enfeksiyonlar en sık sağlık çalışanlarında görülüyor. Hastalarla temas ettiğiniz için sizler de sağlık çalışanı gibi nitelendiriliyorsunuz bu konuda. Sağlık sektöründe bulaşıcı hastalıkların önemli bir kısmının iş kazasına bağlı geliştiği bilinmektedir. Özellikle kesici-delici alet yaralanmaları ile kan ve vücut sıvılarının sıçramaları mesleksel bulaşıcı hastalıklara yol açan başlıca iş kazası türleridir” diye konuştu.

“Fark edemeyeceğiniz bir sürü hastalığı basit bir eldiven ve maske yardımıyla atlatabilirsiniz”

Virüslerden korunabilmek için eldiven ve maske kullanımının önemine dikkat çeken Bakır, “Biz kendimizi korumazsak hiçbir şey bizi koruyamaz. Çünkü tanı konulmamış bir sürü viral ve bakteriyel enfeksiyonu, fark edemeyeceğiniz bir sürü hastalığı basit bir eldiven, basit bir maske yardımıyla atlatabilirsiniz. Eldiveni ve maskeyi kişilere temas etmeden önce takmanız gerekiyor. Onun haricindeki her adımda bu toksik maddelere bir nebze daha yakalanma ihtimaliniz var. Kişilerin evine girmeden önce maskenizi, eldiveninizi ve koruyucu giysilerinizi giymeniz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“Sarılmayı azaltmamız gerekiyor”

Uzm. Dr. Bakır, işçi gruplarına göre mesleksel bulaşıcı hastalıklar, hastane ortamında bulunan tehlike ve riskler gibi tabloları da personel ile paylaştı. Bakır, eğitimde ayrıca Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve 18 ülkeye yayılan koronavirüs hakkında da bilgilendirici paylaşımlar yaptı. Korona virüsünün nereden çıktığı hakkında küçük bilgiler veren Bakır, “Korona virüsünden normal solunum yolu enfeksiyonundan nasıl korunuyorsak, öyle korunmaya çalışacağız. Yanımızda insanlar hapşırırken, öksürürken ellerini kapatmaları konusunda uyarabiliriz. Bizde de herhangi bir virüs varsa biz de ağzımızı, burnumuzu kapatarak hapşırıp, öksürmeliyiz. Sarılmayı çok seven bir milletiz. Mümkünse bu temas halimizi azaltmamız gerekiyor. Bir merhaba yeterli bence selamlaşmak için ama ne kadar çok sarılma, o kadar çok virüs, o kadar çok bakteri, o kadar çok enfeksiyon. Korona virüsünün diğer domuz ve kuş gribinden çok farkı yok. Bulaştırıcılık oranının biraz daha fazla olduğu söyleniyor. Korunma şekli aynı” dedi.

Bulaşıcı hastalıkların mikroorganizma denen çok küçük canlıların neden oldukları hastalıklar olduğunu aktaran Bakır, bulaşıcı hastalıklara farklı mikroorganizmaların neden olabileceğini ve bunların virüsler, bakteriler, mantarlar ve parazitler olduğunu dile getirdi. Bulaşıcı hastalıkların bulaşma yöntemlerini de paylaşan Bakır, bulaşıcı hastalıkların doğrudan ya da dolaylı temas ile bulaşabileceği gibi virüs veya bakteri taşıyan böcek ısırıkları ya da gıdalar yoluyla da bulaşabileceğini ifade etti. Hava yolu ile bulaşan, yiyeceklerle veya suyla bulaşan, hastalık taşıyıcı canlılarla bulaşan, dokunma ve eşyalarla bulaşan hastalıkları da tek tek anlatan Bakır, bu hastalıklardan korunma yöntemleri hakkında da bilgiler verdi.

Kaynak: iha