Kızlarının Mersin Şehir Mezarlığı'ndaki kabrini ziyaret eden Aslan ailesi, dua edip, gözyaşı döktü. Çocukları Beste, Barış Ali ve akrabalarıyla birlikte Özgecan Aslan'ın mezarını ziyaret eden baba Mehmet ve anne Songül Aslan, melek figürlü kabri başında el açıp kızları için dua ederken, Kur'an-ı Kerim okudular. Aslan ailesi ve akrabaları dışında birçok kişi de Özgecan'ın kabrini ziyaret ederek, dualar edip mezarının üzerine çiçek bıraktı.

"Yasaların ağırlığını insanlar bilmiyor"

Ziyaretin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan baba Mehmet Aslan, konuşmasında eğitim vurgusu yaptı. "Eğitimsizlikten, okumayı sevmememizden, kalbimizde o sevginin ışığı yoksa başka bir şey vardır. O da şiddete dönüşüyor maalesef" diyen Aslan, "Kadına şiddetle ilgili çok ağır bir yasanın gelmesi gerekiyor. Fakat benim bildiğim kadarı ile var olan yasaların ağırlığını, cahil insanlar bilmiyor. Bu yasaların olduğunu, bir kadına, bir kıza, bir çocuğa en küçük dokunulduğu zaman nelerin başlarına geleceğini bilmiyorlar, bunun anlatılması lazım" dedi.

"Cahil insanlar, cezaların ne kadar ağır olduğunu bilmiyor"

Kızının öldürülmesinden sonra da kadın cinayetlerin durmaksızın devam ettiğini hatırlatan Mehmet Aslan, "İşte bu eğitimsizlikten ya da insanların bir anlık o öfkelerini kontrol edememelerinden kaynaklanıyor. İkinci adımda ne olacağını düşünmüyorlar. Bir anlık gaflet, bir anlık öfkenin, bir anlık o kendini kontrol edememelerinin bedelini, maalesef masum kadınlar, masum çocuklar ödüyor. Tabi bunun bedelini o cezasını çekerek ya da linç edilerek ödüyor ama bunun olmaması için eğitim diyorum. Bununla ilgili ağır yasalar var ben biliyorum. Saçının teline dokunduğun zaman 10 yıl içeride yatıyorsun. Ama cahil adamlar bunu bilmiyor. Bunu anlatmak lazım. Bu şiddetin karşısında nasıl bir ceza alacağını insanların bilmesi lazım. Bunun duyurulması lazım. Bu konu önemli bir eksik bence" diye konuştu.
Aslan, ülkenin içinde bulunduğu duruma da değinerek, vatanın bekası için şehit olan askerlere rahmet, ailelerine başsağlığı dileklerinde bulunarak, "Milletçe ikilikten bir an önce hemliğe gelmemiz gerekiyor. Hamlıktan hemliğe gelmemiz gerekiyor. Birlik ve beraberlik içerisinde olmamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"Çok ağır yasalar çıksın ki, başka kimsenin canı yanmasın"

Anne Songül Aslan ise kızının bunu hak etmediğini dile getirerek, "Özgem gibi birçok kız, birçok kadın, birçok çocuk böyle şiddete uğruyor. Maalesef bunların sonu da gelmiyor. Çok güzel bir yasa çıksın ki, başka kimsenin canı yanmasın. Devlet büyüklerinin bunun üzerinde durmasını istiyorum. Lütfen hiçbir annenin gözü yaşlı olmasın, Özgemin çok güzel hayalleri vardı ama maalesef bunların hiçbirini gerçekleştiremedi. Dünyanın en iyi psikologu olmak istiyordu, 'bütün insanları iyileştireceğim' diyordu. Ama bunlar olmadı" şeklinde konuştu.

Katili cezaevinde öldürüldü

Çağ Üniversitesi öğrencisi Özgecan Aslan, 11 Şubat 2015 tarihinde, Tarsus ilçesindeki okulundan evine dönmek üzere bindiği minibüste, minibüs sürücüsü Ahmet Suphi Altundöken ve arkadaşı Fatih Gökçe tarafından vahşice katledildi. Özgecan Aslan'ın cesedi, 13 Şubat 2015 tarihinde Tarsus-Ankara karayolu Çamalan köyündeki Cin Deresinde yanmış halde bulundu.
Cinayetle ilgili yargılanan Özgecan’ın katilleri Suphi Altundöken, Fatih Gökçe ve Necmittin Altundöken hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Adana E Tipi Kapalı Cezaevi'nde 11 Nisan 2016 tarihinde silahlı saldırıya uğrayan Suphi Altundöken, hayatını kaybetti.
19 yayındaki Özgecan’ın davası, sadece Türkiye’ye değil tüm dünyaya mal oldu. Kadına yönelik şiddete karşı mücadelenin simgesi haline gelen Özgecan, tüm kadın örgütlerini harekete geçirirken, katilleri olan 3 sanığa verilen indirimsiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla da benzer davalarda emsal oldu.
 

Editör: Barış Köksal