Bozyazı İlköğretim Okulu toplantı salonunda verilen seminerde, Bozyazı Toplum Sağlığı Merkezi Eğitim Hemşiresi Adile Bostan, okul müdürleri ve öğretmenlere sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivitenin önemini anlattı. Sağlığın korunması ve geliştirilmesi için sağlık bilincinin oluşması gerektiğini belirten Bostan, hedefin minimum hastalık maksimum sağlık olması gerektiğini kaydetti. Bunun koşulunun yeterli ve dengeli beslenme, düzenli fiziksel aktivite, sigarasız yaşam, stres, stresle baş etme yöntemlerini bilme ve düzenli sağlık kontrolü olduğunu vurgulayan Bostan, yeterli ve dengeli beslenmek için vücudun ihtiyacı olan gerekli besinlerden her öğün yeterli miktarda almak ve uygun şekilde kullanılmasını sağlamak gerektiğini ifade etti. Bostan, yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı edinilmemesi durumunda vitamin, mineral yetersizlikleri, kansızlık, diş çürükleri, hipertansiyon, kalp hastalıkları, kemik erimesi, uyku apnesi, karaciğer yağlanması, bazı kanser türleri ile okul ve iş başarısında azalmanın meydana geleceğini söyledi. Obizeteye de değinen Bostan, ”Obezitenin en önemli sebepleri arasında yetersiz ve dengeli beslenme, kahvaltı yapmamak ve düzenli egzersiz yapma alışkanlığının olmamasını sayabiliriz. Çocuklarda ise fast-food beslenme alışkanlığı, gazlı içeceklerin tüketilmesi obeziteye sebep olmaktadır. Çocukluk çağı obezitesi çok önemlidir. Çünkü çocukluk obezitesi yetişkinlik obezitesine sebep olmaktadır. Çocuklarda yiyeceği ödül veya ceza olarak kullanmamalıyız. Çocuklarda mümkün olan en erken yaşta doğru beslenme alışkanlığı kazandırmalıyız” dedi.

Obezitenin insanlık için oldukça zararlı global bir sorun olduğunu vurgulayan Bostan, obezitenin yaşam kalitesini ve ömrünü olumsuz etkilediğini, birçok kronik hastalığa sebep olduğunu belirterek, obezitenin tedavisinde uygulanan diyetin de kişiye özel olması gerektiğinin altını çizdi.

Besinleri satın alırken ve hazırlarken bazı noktalara dikkat edilmesi gerektiğini dile getiren Bostan, “Özellikle meyve ve sebzelerin doğal olması, zamanında tüketilmesi gerekiyor. Parlak renkli et, kırmızı renkli mercimek ve gözenekli olan peyniri satın almalıyız. Bilinçli tüketici olmalıyız. Mutlaka etiket okuma alışkanlığı kazanmamız gerekir. Üretim tarihine, son kullanma tarihine, saklama koşullarına, içeriğine, TSE damgasına ve ambalajının sağlamlılığına bakmalıyız” diye konuştu.

Fazla tuzun sağlık açısından oldukça zararlı olduğu bilgisini de veren Bostan, “Tuz tüketiminin fazla olması böbrek, kalp ve damar, hipertansiyon, felç, mide hastalıkları, osteoporoz, obezite ve kanser gibi birçok hastalığı sebep olmaktadır. Tuz kullanma alışkanlığı sonradan kazanılan bir alışkanlık olduğu için 6 haftalık bir sürede bu alışkanlığımızdan vazgeçebiliriz” ifadelerini kullandı.

Fiziksel aktivitenin önemi üzerinde de duran Bostan, gün içerisinde yapılan bütün hareketlerin fiziksel aktivite olduğunu kaydetti. Düzenli olarak her gün yapılan fiziksel aktiviteye de egzersiz dendiğini aktaran Bostan, stresten uzaklaşmak, farklı bakış açısı geliştirmek, sosyal çevre oluşturmak, kronik hastalıkların önlenmesi ve sağlığın koruması için düzenli fiziksel aktivitenin yaşam biçimi haline getirilmesi gerektiğini söyledi. Bostan, yetişkinlerin haftada 4-5 gün en az 30-45 dakika, çocuklar ve gençlerin günde 1 saat, yemek yedikten 1-1,5 saat sonra egzersiz yapabileceklerini sözlerine ekledi.
Editör: Barış Köksal