Başkan Yıldızgörer, ‘İsrail Meclisi tarafından yasalaştırılan 'Yahudi ulus devlet' tasarısının kabul edilmesi imkansızdır. İsrail muhalefetinin bile karşı çıktığı yasa mecliste 55’e karşı 62 oy ile kabul edilmiştir. Başta İsrail vatandaşı 2 milyona yakın Filistinlinin haklarının yok sayıldığı olmak üzere birçok eleştiriye maruz kalan yasa tasarısına daha önce de Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin'de itiraz etmişti. Bu yasa ile birlikte İsrail vatandaşı olan Araplara uygulanan ırkçı ve ayrımcı politikalar sistematik hale getirilmiştir. Bu tasarı ile birlikte Arapça artık ülkenin resmi dili olmaktan çıkmış, tek resmi dil olarak İbranice kabul edilmiştir. İsrail artık bir Yahudi devletidir ve dünyadaki tüm Yahudilerin devletidir. Hukukta bir boşluk olduğunda Yahudi şeriatı referans alınacaktır. Yahudilerin dini günleri resmi tatil sayılacaktır. Dünyadaki tüm Yahudilerin İsrail’e dönme hakkı vardır. İsrail’in başkenti Kudüs’tür. Tasarıda "İsrail tüm dünyadaki Yahudilerin tarihi anavatanıdır" denilerek Filistinlilerin bu topraklar üzerindeki tarihi varlığı ve hakları da görmezden gelinmiş oluyor. Bu yasa ile, 8 milyon nüfusa sahip İsrail'de nüfusun yüzde 20'sinden fazlasını oluşturan Araplar ikinci sınıf vatandaş konumuna düşüyor’ dedi.

‘Arap milletvekili Ahmed Tibi’nin dediği gibi, "Hayret ve hüzünle, demokrasinin ölümünü ilan ediyoruz’ diyerek sözlerini sürdüren MÜSİAD Mersin Şube Başkanı Yıldızgörer, ‘Dünya hukukuna aykırı olan bu yasayı, içinde adalet ve vicdan duygusu barındıran herkesin reddetmesi gerektiği görüşündeyiz. Bizler MÜSİAD ailesi olarak bu yasayı tanımıyoruz. Bu ırkçı bir yasadır ve ırk ayrımı uygulayan bir devletin tohumları atılmıştır. Bu noktada BM Genel Kurulu’nun 21 Aralık 2017 tarihinde ABD’nin 'Kudüs’ü İsrail devletinin başkenti' olarak tanıyan kararını 128’e 9 oyla reddettiğini hatırlatmak gerekmektedir. Bu yasa İsrail’in kendisini uluslararası hukukun üzerinde gördüğünün açık bir kanıtıdır. Tüm dünyayı bu yasayı reddetmeye davet ediyoruz’ dedi. 
 

Editör: Barış Köksal