İsrafı önlemek, kaynakları daha verimli kullanarak atık miktarını azaltmak ve geri kazanımını sağlamak amacıyla MTSO çalışanlarına, 'sıfır atık' eğitimi düzenlendi. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Şube Müdürü Murat Kuş, eğitimde sıfır atığın tanımını yapıp, atık türleri ve yanlış uygulamalar hakkında bilgi verdi. Ardından sıfır atık sistemi kurulumuna değinen Kuş, iyi uygulama örneklerini gösterdi. 

"Türkiye'de yılda 31 milyon ton atık oluşuyor" 
Atıkların modern hayatın vazgeçilmezi haline geldiğini vurgulayan Kuş, atıkların tamamen yok edilemeyeceğini ancak sorun haline gelmesinin önüne geçilebileceğininaltını çizdi. Bunun için doğru atık yönetiminin büyük önem taşıdığını vurgulayan Kuş, “Türkiye’de yıllık bazda oluşan atık miktarı 31 milyon ton. Geri kazanım oranı ise yüzde 12. Kalan yüzde 88’lik bölüm maalesef heba oluyor” dedi. 
Almanya, Hollanda gibi Avrupa ülkelerinde ise her bir atığın tek tek kaynağında ayrılıp toplandığını anlatan Kuş, “Sistem sizin atıklarınızı çöpe atmanızı iki şekilde engelliyor. Birincisi mecbur tutup ceza yazıyor, ikincisi sizin bir çıkarınız olmasını temin etmeye çalışıyor, ekonomik değer elde etmenizi sağlıyor” diye konuştu. 
Bu uygulamalar ile Almanya’da düzenli depolamaya gönderilen çöp oranının yüzde 1 olduğunu kaydeden Kuş, Türkiye'nin kat etmesi gereken uzun bir yol olduğunu belirtti. 

“Hedef, yüzde 35 geri kazanım” 
Sıfır atık yönetiminin yeni bir icat olmadığını dile getiren Kuş, sıfır atık kavramını, "israfın önlenmesi, kaynakların daha verimli kullanılması, oluşan atığın miktarının azaltılması, etkin toplama sisteminin kurulması ve atıkların geri dönüştürülmesini kapsayan atık önleme yaklaşımı” sözleriyle açıkladı. Mücadele için dünyada önce bir sıfır atık binası oluşturulduğunu, iyi sonuç alınmasının ardından sıfır atık kasabası kurulduğunu bildiren Kuş, sonrasında ise sıfır atık belediyeler ağı oluşturulduğunu söyledi. Türkiye’nin de 2023 yılı hedefini belirlediğine değinen Kuş, “2023 yılında oluşan atığımızın yüzde 35’inin geri kazanım, kalanının düzenli depolama ile bertaraf edilmesi hedefleniyor. Geri kazanımın yüzde 35’e çıkması ile oluşacak ekonomik değer, Türkiye bütçesinin yüzde 1.2’si kadar” ifadelerini kullandı. 
Sıfır atık uygulamasında Türkiye’deki ilk denemelerin Çevre Bakanlığı’nda yapıldığını ve iyi sonuçlar alınmasının ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde geçildiğini bildiren Kuş, 2018 yılı sonuna kadar tüm valiliklerde geçileceğini, okullar, camiler, karakollar gibi tüm resmi dairelere yayılacağını belirterek, adım adım 2023 hedeflerine ulaşılacağını söyledi. 
Türkiye’de mevcut durumda atık yönetiminin ‘doğrusal ekonomi’ olarak adlandırıldığını açıklayan Kuş, “Kaynak var, üretiyoruz, tüketiyoruz ve bertaraf ediyoruz. Oysa kıymetli olanı bertaraf etmek yerine geri kazandırmalıyız. Bundan sonrasında geri kazanım seçeneğini öne çıkarmak öncelik olacak” dedi. 
Sıfır atığa geçmek için öncelikle sahip olunan tüm ürünlerin kullanım sürelerinin uzatılabilmesi gerektiğini kaydeden Kuş, “Sonunda mutlaka her şey atık olacak ama atık oluşumu mümkün olduğunca geciktirilmeli. Sürdürülebilir üretim ve sürdürülebilir tüketim için de bu önemli. Çünkü doğal kaynaklar bitiyor ve bulamaz hale geleceğiz. Atıkların çevreye zarar vermesinin de önüne geçmeliyiz” şeklinde konuştu. 

Editör: Barış Köksal