MEÜ ile ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Rektör Aydın, Türkiye’nin hedefinin Avrupa Birliği üyesi olmak olduğunu söyledi. Aydın, bunu kendilerinin de istediğini ve çaba gösterdiklerini belirterek, “Biz eğitim alanında bunu başarmış bir ülkeyiz. Bizim birçok üniversitemiz Avrupa Üniversiteler Birliği’nin üyesi. Bizde kesin kayıtlı ve üyesi olan sayılı üniversitelerden birisiyiz. O birliğe kayıtlı 200 civarında üniversiteden biri olmak önemli” diye konutu.

“BOLOGNA KRİTERLERİNİ YERİNE GETİREN AZ SAYIDA ÜNİVERSİTELERDEN BİRİYİZ”

Eğitim-öğretimin değerlendirilmesinde Bologna kriterlerinin çok ön plana çıktığını vurgulayan Aydın, “Bologna kriterlerini yerine getiren az sayıda üniversitelerden biriyiz. Bunun en büyük göstergesi Kredi Transfer Sistemi etiketi ile Diploma Etiketi alan, yani 2’sine birden sahip olan 9 devlet üniversitesinden birisiyiz. 150’ye yakın devlet üniversitesi olduğunu düşünürseniz olağanüstü bir sayı. Bir girişimcilik, diğer kaynakları kullanmak açısından Sanayi Bakanlığı’nın değerlendirmesi var. ilk 50 üniversite kriter alınmış. Oradaki değerlendirmede biz 30. sıradayız. O sıra çok önemli değil bir önceki sıradakiyle aynı puandayız ki oda Ankara Üniversitesi. Bakın yılların üniversitesi, biz daha 20 yaşındayız. Biz daha gençlikten daha yeni yeni erişkine doğru geçer durumdayız. Biz genç bir üniversiteyiz. En önemlisi bir sene öncekinden 8 puan daha ilerdeyiz. Herkes birer, ikişer puan atlarken biz 8-9 puanlık bir atlama ile gelmişiz” diye konuştu.

"İZO BELGESİNİ ALAN İLK DEVLET ÜNİVERSİTESİYİZ"

Göreve başladıkları ilk günden beri kaliteye de çok önem verdiklerini belirten Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: “2006’lı yıllarda başladığımızda hemen Türkiye Standartları Enstitüsü tarafından İzo Belgesini aldık. O aldığımız belge hem eğitimde hem hizmette hem de araştırma ve geliştirmede alan ilk devlet üniversitesi biziz. Bu çalışmanın birinci basamağıydı. YÖDEK ve birçok akreditasyon kurumları var. Biz Mühendislik Fakültesi’nin 5 dalında Mühendislik Eğitimi Değerlendirme Kurumu’nun belgesine sahibiz. Öbür taraftan Ulusal Tıp Eğitimi Değerlendirme Kurulu'ndan kalite belgesini aldık. Bu belgeyi alan 14 tıp fakültesinden bir tanesiyiz. Biz bunlarla yetinmedik. Fen Edebiyat Fakültesi’nden kimya ve psikoloji bölümü, Turizm Fakültesi de bu belgeyi almak için başvurdu. Mimarlık Fakültesi hem şehir planlaması hem de mimarlık bölümleri bu belgeyi almak için ön çalışmalarını yaptılar. Onlarda önümüzdeki günlerde bu kalite belgelerini alacaklardır.”

“ÇOK ÜST DÜZEYDE BİR ARAŞTIRMA LABORATUVARI KURDUK”

Okul içine çok üst düzeyde bir araştırma laboratuvarı kurduklarını kaydeden Aydın, “Buda Kalkınma Bakanlığı’nın bize sağladığı yaklaşık 15 milyon TL’lik destekle olmuştur. Biz bunun tamamını makine tesisat olarak kullandık. Alt yapıyı ise diğer kaynaklarımız buraya aktararak oluşturduk. O zaman biz çok geniş bir makine parkına sahip olduk. Burayı da üst düzeyde kullanma şansına sahibiz ama bunu sadece bizim üniversitemiz kullanırsa o yatırıma yazık olacaktı. Çünkü bu çok geniş bir alanın hizmetine sunulması gerekirdi. Bunun duyulması için açılış töreni yaptık. Bu açılış ayrıca üniversitede ilk oldu. Çünkü biz yaptığımız hiçbir hizmetin açılışını yapmıyoruz. Ancak bunun duyulması gerekiyordu. Bunu da başardığımızı düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

Artık sanayi ile üniversitenin ortak çalışmalar yaptığının altını çizen Aydın, “Eskiden sanayi istiyordu ki üniversite gelsin bize bu alt yapıyı oluştursun, hizmet getirsin, bizde bu hizmetlerden beğendiğimizi alalım, beğenmediğimiz almayalım. Üniversite de istiyordu ki sanayici gelsin, ben mecbur muyum sanayiciye hizmet üretmeye, benim görevim o değil, ben araştırmamı yaparım, hizmetimi götürürüm, en önemlisi eğitim öğretimimi sağlarım, sanayici de bundan istediğimi alsın, ben ona hizmet etmek zorunda değil düşüncesinden biz artık sanayi ile üniversitenin olmazsa olmaz bir arada olması gerektiği noktasına geldik. Yani sanayici de bunu bilecek üniversite de bunu bilecek. Biz imkanlarımızın hepsini üst düzeye kadar onlara sunmaya çalışacağız. Biz yaptığımız araştırmaları yayınlara döküp, bunları raflarda muhafaza etmek istemiyoruz. Katma değere dönüşmesini istiyoruz. Bir katma değere dönüşmesi içinde bir çaba gösteriyoruz. Sanayici de artık bu üniversiteden bunu alabileceğini öğreniyor yavaş yavaş. Şimdi istenilen düzeye henüz gelmedik ama çalışmalar devam ediyor” dedi. Aydın, bu yılda 35 bine yakın öğrencinin üniversitede eğitim-öğretim gördüğünü sözlerine ekledi.
Editör: Barış Köksal