Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri, öğle saatlerinde merkez ilçe Akdeniz Belediyesi bahçesinde toplanarak son günlerde Mersin ve Türkiye genelinde yaşanan tutuklamalar, gözaltılar ve sokağa çıkma yasaklarına tepkilerini dile getirdi. Yağmur altında yapılan basın açıklamasına, CHP Mersin Milletvekilleri Hüseyin Çamak, Serdal Kuyucuoğlu, CHP Mersin İl Başkanı Abdullah Özyiğit, Akdeniz Belediyesi Eş Başkanları Yüksel Mutlu, Mehmet Fazıl Türk, Avukat ve Yazar Eşber Yağmurdereli ile Mersin Emek ve Demokrasi Platformu üyeleri katıldı. “Karanlığa Dur De, Baskılar, Gözaltılar Bizi Yıldıramaz, Özgür Basın Susturulamaz” yazılı pankart açan gurup, sloganlar atarak tutuklamalar ve gözaltıları protesto etti.

“BASININ OLMADIĞI YERDE ADALET OLMAZ”

Emek ve Demokrasi Platformu adına hazırlanan açıklamayı KESK Mersin Dönem Sözcüsü Kenan Hazar yaptı. “Basının olmadığı yerde adalet olmaz. Adaletin olmadığı yerde demokrasi olmaz. Hele de bahsedilen ileri demokraside hiç olmaz” diyen Hazar, baskılar konusunda artık gündeme yetişemediklerini söyledi. 

Hazar, yanı başımızda bir savaş korkusu varken, bunları düşünürken, bir de bölgede sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini belirterek şöyle konuştu: "Bir bakıyoruz bir gazetenin genel yayın yönetmeni ve Ankara temsilcisi gözaltına alınıyor ve arkasından tutuklanıyor. Bunları kabullenmediğimiz için bugün buradayız.”

Özellikle ‘İç Güvenlik Paketi’ adı altında emek ve demokrasi güçlerini hedef alan baskıların tüm hızıyla sürdüğünü öne süren Hazar, Mersin’deki şafak operasyonuyla Akdeniz Belediyesi Eş Başkanı Fazıl Türk’ün evinin aranmasının ve bir önceki dönemin seçilmiş meclis üyelerinin gözaltına alınmalarının kabul edilemez olduğunu belirtti. Yeri, yurdu belli, kamuoyunca tanınan insanların bu uygulamaya tabi tutulmalarının demokrasi ilkesiyle bağdaştırılamayacağını vurgulayan Hazar, “Eğitim-Sen ve KESK üyesi Mehmet Emin kaplan’ın eşi ve önceki dönem Akdeniz Belediyesi Başkan Yardımcısı Makbule Kaplan’ın hamile olduğu halde ve doğumuna sayılı günler kalmış olmasına rağmen ev baskınıyla ve o haliyle gözaltına alınması başlı başına bir zulümdür. Bu uygulamayı kınıyoruz” diye konuştu.

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün dün gece tutuklanmalarının tarihe basın özgürlüğü adına ‘kara gün’ olarak geçeceğini ifade eden Hazar, şunları söyledi: 

“Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklanması kararı, özgürlükler alanında vardığımız son karanlık evredir. Bu karar, halkın haber alma özgürlüğüne indirilen bir darbedir. Bu karar, basın özgürlüğünün tarih boyunca edindiği kazanımları yok sayan tutumdur, bir belgedir. Bu karar, basın tarihinde bir leke olarak kalacaktır. Baskılar, gözaltılar bizi yıldıramaz. Özgür basın susturulamaz.”

Hazar, halka da seslenerek, demokratik, hukukun çizdiği çerçevede bu karanlık gidişe dur deme çağrısı yaptı.
Editör: Barış Köksal