Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından "İklim Değişikliği ve Atık Yönetimi Konularında En İyi Uygulamalar" konferansı düzenlendi. Bir otelde gerçekleştirilen toplantıda konuşan Kocamaz, dünyanın var oluşundan günümüze kadar çeşitli iklim evrelerinden geçerek bugünkü halini aldığını söyledi. Yeryüzünde insanın var olabilmesi ve şu anki mevcut yaşamın sürdürülebilmesi için iklim ve onu şekillendiren çevresel değerlerin yeterince ve mümkün olduğu kadar elverişli şartlar içermesi gerektiğini belirten Kocamaz, "Üzülerek belirtmem gerekiyor ki, insanoğlu son 50 yılda dünyada ve ülkemizde yaşanan hızlı sanayileşmeyle birlikte çevre sorunları, küresel ısınma ve küresel ısınmanın akabinde iklim değişikliği sorunlarıyla karşı karşıya kalmıştır. Bu acı yüzleşmede dünyayı ve biz insanları önümüzdeki 50 yıl içinde en çok etkileyecek olan sorun kürsel ısınmadır. Ne yazık ki, iklim değişikliği konusunda yayınlanan raporlar giderek daha karanlık bir tabloya işaret etmektedir. Dünyamız, küresel ısınmanın doğal sonucu olarak iklim değişikliği ve onun beraberinde getirdiği ciddi problemlerle mücadele etmek zorundadır" diye konuştu. 

"Dünyanın yaklaşık 1 derece ısınmasının yıkıcı etkilerini acı biçimde gözlemliyoruz" 
Endüstri devriminden bu yana dünyanın yaklaşık 1 derece ısındığının altını çizen Kocamaz, "Bunun yıkıcı etkilerini hep birlikte acı bir biçimde gözlemliyoruz. Gün geçtikçe deniz seviyeleri yükseliyor, mercan resifleri ölüyor, canlı türleri tükeniyor ve hava koşulları rutin dengesinden uzaklaşarak gittikçe sertleşiyor. Ülkemizin de içerisinde yer aldığı Akdeniz havzası, küresel iklim değişikliğine karşı yerkürenin en hassas bölgelerinden biri olarak görülmektedir. Akdeniz havzasında gerçekleşecek 2 derecelik bir sıcaklık artışı, mevsimsiz ve dengesiz şiddetli yağışlarla birlikte sellerin artması, sıcak hava dalgaları, orman yangınlarının sayısında ve etkisinde artış, dolayısıyla biyolojik çeşitlilik kaybı, tarımsal verim kaybı ve en önemlisi kuraklık olarak etkilerini coğrafyamızda fazlasıyla hissettirecektir. Son yıllarda Mersin’de görülen seller, hortumlar, fırtınalar ve hatta yaylalarda 3 metreyi aşan kar yağışları iklim değişikliğinin işaretleri olarak bilinmektedir. İşte bu yüzdendir ki bütün dünyanın küresel sıcaklık artışlarına dur diyebilmesi için karbondioksit ve metan gibi insan eliyle atmosfere salınan sera gazlarının sınırlandırılması gerekmektedir. Bu amaçla yenilenebilir enerji kaynakları harekete geçirilmeli, enerji verimliliği esas alınmalı, modern atık yönetim planları ortaya konmalı, ormansızlaşmanın önüne geçilmeli ve özellikle şehirleşmenin artık yeni dinamiklere göre bütüncül bir yaklaşımla ele alınması gerekmektedir" ifadelerini kulandı. 
Belediye olarak hazırladıkları ve hayata geçirdikleri projelerle yerelde iklim değişikliğine karşı çıktıklarını kaydeden Kocamaz, "Tüm siyasi yapılanmalar dahil, bu evrende aynı havayı soluyan ve aynı geleceğe yönelen bireyler olarak bizlere büyük görevler düşmektedir. Çocuklarımıza daha sağlıklı daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için hep birlikte hem çevremizi hem de iklimimizi korumanın yollarını aramalıyız. İşte bu yüzden diyoruz ki iklim değişikliğine karşı çıkın. Bugün burada iklim değişikliği ve katı atık yönetimi konularında yapılacak olan sunumlar ve tartışmalar, özellikle Mersin Büyükşehir Belediyemiz için katı atık yönetimi konusunda strateji ve vizyon oluşturmamıza ışık tutacak ve en iyi uygulamaları Mersin’e getirebilmek amacıyla hızlı bir şekilde aksiyon almamıza yardımcı olacaktır" şeklinde konuştu. 
Açılış konuşmalarının ardından konferans gerçekleştirildi. 

Editör: Barış Köksal