Özgürlükler için mücadele ettiklerinin altını çizen Erdoğan, sandıkta ders verileceğini ve şehit edilen polisin hesabını soracaklarını söyledi.

İşte Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları

-Mersin size bu yakışırdı. Size bu eserler yakışırdı. Güçlü bir Mersin için alt yapısıyla, üst yapısıyla AK Parti iktidarına Mersin yakışırdı bunun adımlarını attık. Akdeniz Oyunları Yunanistan'da yapılacaktı ama kriz nedeniyle yapılamadı. Bize önerdiler. Türkiye'de olabileceğini söyledik ve hazırlıklara başladık. Altını çizerek ifade ediyorum. Normal şartlarda böyle bir organizasyonun hazırlıklarına 6 yıl önce başlanırdı. Biz 18 ay önce hazırlıklara başlamamıza rağmen her boyutta hazır hale geldik. 

-Biz söz veririz yaparız ve yaptık. Az önce helikopter ile stadyumun üzerinde dolaştım ve iftihar ettim. Bize mevcut stadyumun yıkılamayacağını söylüyorlar. Lütfen birilerinin kayığına binmeyin. Biz bu oyunlar için tüm istişarelerimizi yaptık. Burayı engellemek isteyenler siz bu Mersin'de ne yaptınız? Hiçbirşey yapmadan gelip karşı çıkıyorlar. Efendim park yapılsın diyor. Onu git belediye başkanına söyle. Bu stadyum 94 milyon lira proje bedeliyle inşa edilen bir stadyum. 5 ayda tamamlandı.

GÜMBÜR GÜMBÜR AÇILIŞ YAPACAĞIZ

-Akdeniz oyunlarının açılış törenini bu stadyumdan yapacağız. 25 bin kişiyi bu stada bekliyorum. Gümbür gümbür açılış yapacağız. Bu stadyumun adı Servet Tazegül spor salonu oluyor. Sahneye gelen Servet Tazegül Başbakan'a teşekkür etti. Başbakan da daha birçok şampiyonluklar istediğini söyledi. 

(Dünya ve Avrupa şampiyonu Türk tekvandocu 2012 Londra Olimpiyatları'nda altın madalya kazanmıştı.)

-Yatırımlarımızı yaparken hanımlarımızı ve gençlerimizi ön plana çıkardık. Türkiye genelinde 95 yeni üniversiteyi gençlerimiz için açarak toplam üniversite sayısını 175'e çıkardık. Yurt kapasitelerini arttırdık.45 lira olan bursları gençlerimiz için aylık 280 liraya çıkardık, harçları kaldırdık. Spora ve gençliğe yaptığımız yatırımlarla her zaman gençlerle yürüdük. 

SİZ ÖZGÜRLÜK İÇİN NE YAPTINIZ?

-Şu anda Taksim'de bulunanlar yakıp yıkanlar. Türkiye'nin belirli yerlerinde yakıp yıkanlar. Soruyorum bunları hangi özgürlük adına yapıyorlar?

-Eğer özgürlük istiyorsanız başkasının özgürlük alanına tecavüz etmeyin. Bu ülkede, on yıllardır başı örtülü olduğu için üniversiteye gidemeyenlerin özgürlüğü noktasında siz ne yaptınız. Bunların eğitim hakları acaba hak değil miydi Eğitim öğretim hakkından bu ülkede yıllardır, on yıllardır mahrum edilen bu kızlarımıza bu kadar zulmü reva görenler, şu anda ne adına acaba meydanlarda dolaşıyorlar

-Bunları söyleyince başörtülü kızlarımızın hakkını savunduğumuzda hemen AK Parti'nin kapatılması için dava açıldı. Ama biz meydanlara çıkmadık. Hakkımızı böyle aramadık. Anamuhalefet arayıp bulamadığını sokaklarda arıyor.

SANDIKTA DERS VERMELİSİNİZ

-Mersinli kardeşlerim 7 ay sonra siz bunlara cevabı sandıkta vermelisiniz. Ders vermelisiniz. Türkiye'de sandıkta verecek.

BENİM GENÇLİĞİM OLAMAZ

Başbakan'a ağza alınmayacak derecede küfür eden gençlik benim gençliğimiz olamaz. Alışveriş mağazalarını basanlar hak arayan gençlik olamaz. Yakacaksın, yıkacaksın hak arıyormuş ne hakkı ya? Samimiyetle söylüyorum bu oyunu bozun. Gerçek bir çevreciseniz, burada çevreci bir başbakan var. Akl-ı selim gençlerimiz başını iki elinin arasına alıp 'ben ne yapıyorum' diye düşünmeli. 

-İstanbul'da 180 KM. uzaktan dağları delerek İstanbul'a su getiren kimdi? Çöp dağlarının olduğu bir istanbul çevreci miydi? O çöpleri temizlemek çevrecilik değil miydi? İstanbullu biz göreve gelmeden önce gazetelerin dağıttığı maskelerle geziyordu. O hava kirli havayı kim giderdi bu kardeşiniz giderdi. 

BURADAKİ NİYET BOZUKTUR

-Buradaki ideolojik temsil görevi yapanlara katılmayın, kopun onlardan çevreciyseniz emrinizdeyim. Buradaki niyet bozuktur. Samimi değildir. Bunu çevrecilik adına yapıyorsan benim kapım açıktır.

GENÇLİĞE ASLA SIRTIMIZI DÖNMEYİZ

-Bunlar gençlikten gelmedi. Kılıçdaroğlu ne anlar gençlikten. Bu kardeşiniz 18 yaşından beri siyasetin içinde. Gençlere özgürlük, demokrasi ortamı kazandıran ve mücadele eden bir hükümet olarak gençliğe asla kulaklarımızı tıkamadık, tıkamayız. 

HESABINI SORACAĞIZ

Bir profesör benim polisime haraket ediyor. Bu polis Türk milletinin polisidir. Hakaret edemezsin. Polise hakeret etmeye hakkın yok. Siyaseti öğren öyle yola çık. Kaldı ki akademisyensin burada da terbiyeni muhafaza et. Bu ülkede kalkıpta zaten zerre kadar sorumluluğu olsa bu ifadeyi kullanmaz. Ama bunlarda sorumluluk bilinci de yok. Polisimiz anarşiye ve teröre karşı nasıl mücadale verdiyse vermeye devam edecek. Yaralanlar içinde 600 polisimiz var. Bir tanede şehidim var. Şehit olan polisimizin hesabını bunlar vermeyecek mi? Hesabını soracağız. 

KAZANAMAYACAKLAR

-Oyun kurucular, tuzak kurucular bu ülkede kazanamayacaklar! 
Editör: Barış Köksal