Mersin’in, uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanımının en fazla olduğu illerin başlarında geldiğini de belirten Er, bu sorunla topyekun mücadele etmek gerektiğinin altını çizdi. Baro Başkanı Er, 26 Haziran Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Er, dünyada uyuşturucu kullanma alışkanlığının hızla artması ve bunun insanlık ve gelecek için büyük bir tehdit oluşturması nedeniyle Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, 1987 yılında aldığı bir kararla 26 Haziran tarihini "Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü" olarak belirlediği kaydetti.

Uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin insanlar üzerinde bağımlılık etkisi yaparak, bu bireyleri yasa dışı uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapan tacirlerin daimi müşterisi haline getirdiğine dikkat çeken Er, “Bu sorun ülkeler arası boyutlara ulaşarak, ülkemizin de geleceğini tehdit altına almıştır. Bu maddelerin kullanımı ve ticareti tüm ülkelerin geleceği için ortak ve büyük bir tehlike oluşturduğundan, toplumun hemen her biriminin bu mücadelede ortak hareket etmesi sonucunu da doğurmuştur” dedi.

Türkiye’de haşhaş ekimi, afyon üretimi ve bu maddeleri kullananlar ile bunları sağlayanlara ilişkin ilk düzenlemenin Fatih Sultan Mehmet döneminde gerçekleştirildiğini, IV. Murat döneminde afyon, tütün ve kahve kullanımının yasaklandığını belirten Er, “Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanımı ve ticaretine ilişkin şu anda Anayasamızda 765 sayılı Türk Ceza Kanununda, 2313 Sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkındaki Kanun ve 3298 sayılı uyuşturucu maddelerle ilgili kanunda düzenlemeler mevcuttur” ifadelerini kullandı.
Uyuşturucu veya uyarıcı madde sorununun, sadece ceza hukukunun problemi olmaması gerektiğini vurgulayan Er, şunları kaydetti: “Aile, okul, barolar, emniyet başta olmak üzere toplumun her kesimi ortak çalışmalar yaparak bu ciddi tehdidin önüne geçmelidir. Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticaretinden mağdur olan yine milletimizdir, halkımızdır, geleceğimizdir.

Bu son derece zararlı maddelerin üretiminin, dağıtımının ve kullanımının önüne geçmek, Türkiye’nin birliği ve bütünlüğü için de son derece önemlidir. Hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti, yasalarıyla ve organlarıyla bu mücadeleyi topyekun gerçekleştirmektedir. Şu konuda dikkat çekmek isterim; ülkemizde, Mersin uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanımı en çok olan illerimizin başlarında gelmektedir. Suç işleyen failin çoğunluğunun uyuşturucu ve uyarıcı madde kullandığı ve yine bu maddeleri kullanması neticesinde suç işlediği de tespit edilmiştir. Tüm bu nedenlerle ülkemizin ve yarınlarımızın teminatı olan çocuklarımızın geleceğini tehdit altına alması nedeniyle toplumun hemen her biriminin, uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanımını ve ticaretini önlemek için mücadelede ortak olarak hareket etmesi gerekmektedir.”
 
Editör: Barış Köksal