Osmaniye’de milattan önce 8’inci yüzyılda Hititlerden kalan harabelerin üzerinde kurulan Karatepe Mahallesi’nde kilim dokuma geleneği, kök boya, koyun yününden iplik üretimiyle geleneksel el tezgahlarında kadınlar tarafından sürdürülüyor.

Osmaniye’nin Kadirli ilçesine bağlı Karatepe Mahallesi’nde geleneksel yöntemlerle, asırlık motifler kullanılarak yapılan el dokuması kilimler köylü kadınların maharetli ellerinde adeta birer sanat eserine dönüşüyor. Kilimler ağırlıklı olarak nar kabuğu, soğan kabuğu, ceviz ağacı yaprağı, çam kabuğu ve çeşitli bitkiler kaynatılarak elde edilmiş kök boya ile renklendirilmiş, koyun yününden elde edilen ipliklerle dokunuyor. Karatepe Kilimleri Kooperatifi adına 1972 yılından beri kilim dokuyan kadınlar, bu topraklarda yaklaşık 3 bin yıllık kilim dokuma geleneğini sürdürüyor.

Milattan Önce 8. Yüzyılda kurulan ve Milattan Önce 68 yılında Asurlular tarafından yıkılan Hitit Devleti harabeleri üzerine kurulan Karatepe Mahallesi, ilk defa çift dille yazılmış yazılar bulunması sayesinde Hitit Hiyeroglif yazılarının da burada çözülmesiyle de ön plana çıkıyor.

Karatepe kilimleri yurt içinde olduğu kadar yurt dışında da başta ABD, Rusya, Fransa gibi ülkelerde rağbet görüyor. Kilim üzerine dokunan motiflerin ise her biri farklı anlam içeriyor. Karatepe Kilimleri Kooperatifi sayesinde unutulmaya yüz tutmuş bu geleneği yaşattıklarını belirten usta öğreticisi Sultan Karakeçeli, kilimleri geleneksel yöntemlerle dokuduklarını söyledi. Karakeçeli, “Köyün kadınları burada kilim dokuyarak evlerinin geçimine katkı sağlıyorlar. Burada dokunan kilimler yurt içi ve yurt dışına satılıyor. Hem yurt içinde hem yurt dışında çeşitli fuarlara da kooperatif olarak katılarak kilimlerimizi tanıtıyoruz” diye konuştu.

Kilimlerde kullanılan iplerin renklendirilmesinde kullanılan kök boyasının üretim aşamalarına da değinen Karakeçeli, “Koyun yününden yapılan ip rengini alacak bitki ile 1 saat kaynatılıyor. Sonra kurumaya bırakılıyor ve doğal rengi alıyor. Bu renk ömürlük oluyor” ifadelerini kullandı.

Kilimlere dokunan motiflerin her birinin bir anlamı olduğunu belirten Karakeçeli, “Eskiden kilim tezgahları evlerin dışında olurmuş ve genç kızlar ailesine anlatamadıklarını kilimlere dokuyarak anlatmaya çalışırmış. Biz burada şimdi ki nesil olarak bu kilim dokuma geleneğini devam ettiriyoruz. Eli belinde motifi, ‘elim belimde keyfim yerinde’ anlamına geliyor. Yıldızlı motifimiz ise ‘genç kız benim sevdiğim kişi yıldız gibi parlasın yakışıklı olsun’ anlamına geliyor. Baklava dilimi motifimiz de ‘genç kız ben artık evlenmeye hazırım tatlım yenilsin, çeyizim dizilsin’ anlamına gelmektedir” dedi.
Kaynak: iha