Jansen iki kilise arasında sıkışıp kalmış kentin daha o yıllarda dar caddeler nedeniyle sıkışmış trafiğine de derman olur diyerek, yol genişletme gibi istimlâk isteyen pahalı yöntemler yerine kenti yeni bölgelere doğru genişletmeyi öneriyordu.
Bu amaçla iki bölge tasarladı:
-Zenginlere açılacak, geniş bahçeli evler için Güney batı diye tabir ettiği Ortodoks kilisesi ile Müftü Deresi arasında kalan günümüzde Çamlıbel olarak nitelendirilen bölge
- İşçiler için kuzey doğu olarak tanımladığı günümüzdeki Gazi Mustafa Kemal bulvarının kuzeyinde kalan alan…
Detaylarını Jansen’ in kaleminden okuyalım:
**
“E- İskân Mıntıkaları:
1) Eski şehir:
Eski şehir mıntıkasında ancak münferit bazı caddelerin genişletilmesi veya yeniden yapılması düşünülmelidir. Eski şehrin diğer dar ve ensiz caddeleri şimdilik kapatılabilir. Zira eski şehirdeki kimi caddelerin genişletilmesi için elzem olan kimi evlerin yıkılması ve ödenecek tazminat gibi meseleler nedeniyle lazım olan yüksek masraflar, istenen neticeyi çok pahalıya sağlayacağından yeni inşaat işini ilk sırada yeni genişleme bölgelerine hasretmek gerekir. Yeni inşaat esnasında ise daima istenilen cihetler düzenlenebilir.
Projelenmiş yeni caddeler, kısmen mevcut caddelerin genişletilmesi, kısmen de yapı bloklarının yapılması suretiyle meydana geleceklerdir. Bu defa dahi tevessü (genişleme) mıntıkalarında olduğu gibi taşıma araçlarının geçtiği caddelerin mümkün mertebe diğer caddeler tarafından kat edilmesine dikkat edilmiştir. Eski şehirdeki değişmemiş olan caddelerin 1.inci ve 2.inci derece caddeler mansabı, taşıma araçlarına yasaklanacaktır. Bu yüzden yeni caddelerin biri vasıtasıyla yapılan dolaşma önemsizdir.
2) Tevessü (genişleme) mıntıkaları:
A-Güneybatıda (iyi iskân mıntıkası)
Güneybatıdaki genişleme mıntıkası, sanayi mıntıkasından uzakta; denizin, nehrin ve plajın yanında mevcuttur. Dolayısıyla iyi bir iskan mıntıkası teşkil eder. Bu genişleme bölgesi taşıma araçları için ayrılan caddeden başlayarak Mersin nehrine (Müftü Deresine uzanan muhit yolu) kadar devam eder. Bu mıntıka yeşil sahalar ve vesaiti nakliye caddeleri vasıtasıyla münferit mahallelere bölünmüştür. Tam güneybatıdaki mahalleler güzel bahçelere sahiptir. Bölge bahçeliklerle doludur ve dolayısıyla burası yaşamak ve tabiata daha yakın bulunmak için pek müsait bir mıntıkadır. Münferit mıntıkaların büyüklüğü çeşitlidir. Ve ona göre de kapalı ve büyük iskân sahalarının intihabı (seçimi) için türlü imkanlar mevcuttur.
B- Kuzeybatıda (Amele mahallesi)
Muhit caddesinin kuzeydoğu semtinde amele ve fakir ahali için büyük bir mıntıka ayrılmıştır. 
Bu mahallin civarı caddelerinde planda daha önce gösterildiği gibi resmi makamların yardımıyla inşaat yapılması tavsiye olunur. Burada bir katlı altı ailelik ucuz ve basit surette yapılmış olacak evler projelenmiştir. Evlerin her aile dairesine mahsus olmak üzere bahçe şeklinde olan küçük veyahut büyük bir avlusu bulunacaktır. Evlerin arka tarafında ise küçük bahçeler için alanlar ayrılmıştır. Aileler bu alanları kiralayıp kullanabilirler. Amele mahallesinin diğer kısımlarında ise müzdeviç (bitişik nizam) evler bulunacaktır. Burasıyla ilgili de planda örnek verilmiştir. Aynı tarzdaki evlerin yapılması Adana ve Tarsus’a da tavsiye edilmiştir.”
Jansen yeni yerleşim yerleriyle ilgili görüşlerini sıralamakla kalmayacak, meskenlerin yapısı, tarzı ve kat yükseklikleriyle de ilgili de o dönemin ötesine geçen öngörülerde bulunacaktır.
Meskenlerin arasında mümkün olduğunca mesafe bırakılması, bahçelerden yeterince istifade için parsellerin bin m2 tutulması, evlerin iki kattan yüksek olmaması vs…
İnşaat konusunda şöyle diyordu Jansen:
“3) İnşaat işi:
Proje tanzimi esnasında düşünülen cihetlerden biri de şudur: Yapılar cadde boyunca inkişaf etmeyerek grup halinde ilerlemelidir. Ona göredir ki, meydan tarzında olan ve ağaçlarla donatılmış bulunan genişleme mıntıkalarının kısmen caddelere ve amut (dikey) bir tarzda inşası tavsiye olunmaktadır. Söz konusu caddelerde ise evler sıra ile birbirinin yanına dizilmelidir. Bu evlerde oturanlar yeşillik içinde oturduklarını hissedeceklerdir.
İnşaat tarzındaki hâkim sistemi müzdeviç (bitişik nizam) ve münferit evler teşkil edecektir. Küçük arsalarda bilhassa bu birleşik tipteki evlerin yapılması tavsiye olunmuştur. Çünkü bu gibi evlerde, binaların arasındaki mesafe ve bahçelerden istifade imkânı daha uygundur. Arsalar 600-1000 m2 den küçük olmamalıdır. Blok evlerin inşası hakkında planlar kayıtlarda mevcuttur.
Evlerin iki kattan (zemin katı ve üst kat) yüksek yapılmaması lazımdır. Bu hususta ticaret mıntıkasıyla otel ve resmi binalar müstesnadır ve bunları üç katlı olarak (zemin ve üstünde iki kat) yapmak daha uygundur.
Bunlardan daha yüksek binaların yapılmasına izin verilmemelidir.”