Dr. Ayfer Aydın, Somon DNA’sı hakkında bilgiler verdi.

Dermatoloji Uzmanı Dr. Ayfer Aydın, “Cildimiz yaşla birlikte nemini kaybeder, esnekliği sağlayan kollajen ve elastik lifler zayıflar. Cildin zamanla kaybolan nemini sağlamak ve hasara uğramış cilt altı dokuyu desteklemek için Somon DNA aşısı uygulamaktayız. Yaşlanmayla beraber doku ve hücrelerin kendilerini yenileme yetenekleri azalır. Cilt Gençleştirme işlemlerinin çoğu Cildin tekrar kendini onarma ve yenileme mekanizmalarının harekete geçirme esasına dayanır. Günümüzde çok sayıda Cilt Gençleştirme, Yaşlanma Karşıtı çok sayıda teknik olsa da Soman DNA’sı cildi yenilemede en doğal işlemlerden biri olarak kabul edilir. İnsanın kendi dokusundan üretilen kök hücre tedavisi de buna örnektir. Ancak işlem için kişiden doku alınması, kök hücre elde edilmesi için o dokunun özel bir işlemden geçirilmesi ve bunun için belli bir süre gerekmektedir. Dolayısıyla günümüzde daha pratik yöntemler için arayış doğmuş ve somon DNA’sı ortaya çıkmıştır. Doğada insan DNA’sına en çok benzeyen DNA somon DNA’sıdır. Gençlik aşısı olarak da bilinen somon DNA’sı içerisinde yoğun miktarda hyalüronik asit ve çok sayıda vitamin, minarel, aminoasit, protein ve inorganik tuz vardır. Çok etkili bir Cilt Gençleştirme Yöntemidir Ayrıca içerisindeki vitamin, mineral ve aminoasitler ile Leke tedavisinde de çok efektif sonuçlar alınmıştır. Ayrıca sivilce ve izlerinin tedavisinde de çok etkilidir. Skar ve ameliyat izlerine, çatlak tedavisinde ; Fraksiyonel lazer, İğneli radyofrekans veya dermapen gibi uygulamalar ile kombine edilerek kullanılabilir” dedi.

Somon DNA’sının çok etkili bir cilt gençleştirme yöntemi olduğunu ifade eden Dr. Aydın, “Cilde nem verme ve elastikiyetini artırmada, yüz, göz altı, boyun ve ellerdeki ince ve derin çizgilerin tedavisinde, göz altı morluklarını azaltmada, leke tedavisinde, akne ve akne izlerini azaltmada, yanık ve yara izlerinin azaltılmasında kullanılır. Somon DNA Tedavisi genellikle uygulanacak bölgeye çok ince uçlu iğnelerle mezoterapi şeklinde uygulanır. Uygulama alanına ağrısız yapabilmek için lokal anestezik uygulandıktan sonra alan temizlenir ve Mikroenjeksiyon tekniği kullanılarak 1-2 cm arayla somon DNA’sı cilt altına verilir. İşlem, hedeflenen bölgenin genişliğine bağlı olarak ortalama 20-30 dk sürer. Somon DNA Tedavisi çok kısa sürede cildin daha genç ve diri görünmesini sağlar. Uygulama sıklıkları uygulama yapılan alan göre değişmekle beraber ortalama 2-3 hafta ara ile minumun 3 seans önerilir. Ancak hepimizin bildiği gibi yaşlanma süreci hep devam ettiği için genel olarak antiaging Cilt Gençleştirme işlemleri için bir sınır yoktur” diye konuştu.

Somon DNA’sının deriyi kök hücre tedavisi gibi en doğal biçimde uyaran ve yenileyen sistem olduğunu kaydeden Dr. aydın, “İlk seanstan sonra bile derideki ince çizgilerde düzelme ve lekelerde azalma gözlenir. Deri ekstra nem kazanır. Ancak bu etkinin uzun vadeli olması için en az 3 seanslık bir tedavi önerilir. Tedaviler kalıcıdır ancak zaman durmadığı için ve yaşlanma süreci devam ettiği için yine tedavi doktorun önerileri ile tekrarlanmasında fayda vardır” açıklamalarında bulundu.

Kaynak: iha