TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Adana Şubesi'nin her yıl geleneksel olarak düzenlediği "Jeoloji Gecesi" Adana Park Zirve Restaurant'ta gerçekleşti. Gecenin ev sahipliğini yapan Dr. Mehmet Tatar, mesleki dayanışmanın bir örneğini bu gecede hep birlikte görüyoruz dedi.

Tatar ve yönetim kurulu üyeleri, Çukurova Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Osman Parlak ve öğretim elemanları, bölüm öğrencileri, MTA Doğu Akdeniz Bölge Müdürü Hasan Yıldız, bürokratlar, kamu kuruluşları, zemin etüt laboratuar sahipleri ile serbest ve özel firmalarda çalışan jeoloji mühendisleri aileleri ile birlikte çok sayıda davetlinin katıldığı gecede açılış konuşmasını yapan JMO Tatar, "Her yıl geleneksel hale getirdiğimiz "Jeoloji Gecesi"nde siz değerli meslektaşlarımızla bir arada olmaktan son derece mutluyuz. Ben öncelikle yönetim kurulunda bulunan arkadaşlarıma sizlerin huzurunda teşekkür etmek istiyorum. İşlerinden, eşlerinden, çocuklarından feragat edip bizimle birlikte mesleğimizin daha ileriye gitmesi ve başarılı olunması için oldukça fazla çaba harcıyorlar. Bu gecenin oluşması bu çalışmaların bir örneğidir. Jeoloji Mühendisleri Odası Adana Şubesi Yönetim Kurulu olarak göreve geldiğimizden bu güne kadar meslektaşlarımızın birlikteliğini ve kaynaşmalarını sağlamak adına yoğun bir çalışma gösterdik. Bu kaynaşmayı diğer meslek örgütleri ile de sürdürüyoruz. Birlikteliğimiz en büyük gücümüzdür. Mesleki konularda olduğu gibi sosyal konularda da çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Geldiğiniz için hepinize çok teşekkür ediyorum” dedi.

"NÜFUSUN YÜZDE 98’İ DEPREM RİSKİ ALTINDA"
Jeoloji mesleğinin bir doğal afetten sonra gündeme gelmesinin kendini üzdüğünü de ifade eden Dr. Tatar, “Aslında jeoloji bilimi hayatın her alanında önemli bir yer tutmaktadır. Türkiye'de nüfusun yaklaşık yüzde 93'ü aktif deprem kuşağı üzerinde olduğu gibi yüzde 98'i de deprem riski altında bulunmaktadır. Bilinen bu ciddi risklere rağmen yapılan uyarılar dikkate alınmadığı için doğa olayları afete dönüşmektedir. Depremden sonra çare arama politikası yerine, deprem öncesi önlemleri içeren halkın yararına bir deprem politikası biran önce oluşturulmalıdır. Başta deprem olmak üzere, heyelan, çığ/kaya düşmesi, su baskını gibi doğa olayları, bilinçsizce verilmiş yer seçimi kararları, mühendislik verilerinden yoksun imar planları, mühendislik hizmeti görmemiş düşük standartlardaki yapı üretimi ve denetimi süreci ile uygulanan rant politikaları sonucu insani, sosyal ve ekonomik yıkımlara dönüşmektedir” diye konuştu.

Konuşmasından sonra yönetim kurulu üyeleri ile birlikte masaları tek tek gezerek fotoğraf çektiren Mehmet Tatar davetliler ile yakından ilgilendi.

Verilen yemeğin ardından Grup Zirve’nin çalıp, solist Nilüfer’in seslendirdiği hareketli parçalar eşliğinde geceye katılan mühendisler gecenin ilerleyen saatlerine kadar dans edip, halay çekerek birlikte eğlenmenin tadını çıkardı.
Editör: Barış Köksal