Evden tahliyesi istenen Işık daha sonra kararı temyiz etti. Kedilerin bazılarının mama yedikten sonra evin bahçesinden ayrıldığını kaydeden Işık, hayvanların bakım, aşı, mama gibi tüm masraflarını kendisinin ve hayvanseverlerin desteğiyle karşıladığını söyledi. Kentleşmeyle birlikte kedi, köpek gibi hayvanların yaşam alanı kalmadığını belirten Işık, çok sayıda vatandaşın da hayvanlara kötü davrandığını, sokağa bırakılan mama ve su kaplarını dağıttığını öne sürdü. Işık, mahalledeki bazı vatandaşların "Köpekler, kediler saldırıyor" diye kendisini şikayet etmelerine tepki göstererek iddiaları yalanladı.
"Barış içinde yaşıyorlar çünkü insan değiller"
Bir ev hanımının evi belirli aralıklarla temizlerken kendisinin günde en az 10 sefer evin içerisini ve bahçeyi temizlediğini ifade eden Işık, kedi köpeklerin barış içerisinde bir arada yaşamasını da şöyle anlattı:
"Çünkü insan değiller. İki insanı bir odaya kapat mutlaka kavga ederler ama köpekler, kediler öyle değil. Sadece eğitim önemli. Ben kedilerimle konuşuyorum. Bana deli diyorlar ama varsın desinler. Sonuç itibarıyla bu kedi, köpek benim konuşmamdan anlıyorsa insanla konuşmaktansa hayvanla konuşmayı tercih ediyorum. "Pitbullar vahşi hayvanlar ama nasıl yetiştirirsen öyle gider, çok uysalları da var. Benim burada hiçbir köpek kediye saldırmaz çünkü biliyorlar, eğitilmişler."
"Bu dava sadece Kabire Işık'ın davası değil"
Hayvanseverlerden mama desteği istemekle birlikte mahkeme sürecinde kendisinin yanında bulunmalarını isteyen Kabire Işık, şunları söyledi:
"Kimseden para talep etmiyorum. Aşçıyım, paramı kazanır kiramı ve klinik borçlarımı öderim ama mama ve manevi destek istiyorum. Mahkeme olayını insanlar benim davam olarak düşünüyorlar ama bu dava sadece Kabire Işık'ın davası değil. Gelin birlik olalım. Eğer ben ceza alırsam, evi tahliye etmek durumunda kalırsam benim durumumda olan diğer hayvan besleyenler de aynı durumla karşı karşıya kalacak."
Editör: Barış Köksal
