Adana’dan okumak için İstanbul’a gidip ailesini terk ettiği ve başka biriyle sözlendiği ileri sürülen Yılmaz Bezgin, ortak karar vererek açtıkları boşanma davasının eşinin anlaşmayı bozması sebebiyle tıkandığını, çocuklarını ise terk etmesinin mümkün olmadığını bildirdi.

Adana’da 3 çocuk annesi Şükran Bezgin, kocasının üniversite okumak için gittiği İstanbul’da sınıf arkadaşı ile sözlenip kendilerini terk ettiğini ileri sürdü. Haberin basında yer almasının ardından Yılmaz Bezgin, iddiaları reddetti.
2013 yılında Şükran Bezgin ile birlikte ortak karar vererek boşanma davası açtıklarını ancak eşinin anlaşmayı son anda bozması sebebiyle davanın tıkandığını ifade eden Bezgin, "Dava halen sürmektedir. Evliliğin gerektirdiği birliktelik, akit ve duygunun tamamen ortadan kalktığı bu süreç maalesef saygının da ortadan kalkmasına neden olmuştur. İstanbul’a geldikten sonra bir başkasıyla sözlenmiş olmam, dini nikahlı eşimi bu şekilde boşamış ve çocuklarımı terk etmiş olmam asla söz konusu değildir ve olmamıştır. Büyük kızım üniversiteye hazırlanmakta, oğlum futbol takımlarının seçmelerine katılmaktadır. En küçük kızım ise yaşı gereği annesiyle kalmayı tercih etmiştir ancak benimle herhangi bir sorun yaşamamaktadır. Evlilik sebebiyle ara verdiğim eğitim hayatıma boşanma kararını aldıktan sonra geri dönmüş bulunuyorum" dedi. 

İddia edildiği gibi okumak için İstanbul’a geldiği ve burada biriyle tanıştığı için ayrıldığı gibi bir durumun söz konusu olmadığını vurgulayan Bezgin, şunları kaydetti:

"Bu, şahitler ve dava kayıtlarıyla da sabittir. Anlatıldığı gibi Şükran Bezgin, aciz bir durumda değildir, üniversite okumuş, eğitimli ve ailesinin maddi durumu son derece mükemmeldir. Şükran hanım, çalışmak istemediğinden ve tazminatı arttırmak amacıyla böyle bir yola tevessül etmiştir. Esasen boşanmaya neden olan en temel unsur da kendisinin bu tarz nahoş tavırları ve sinirli yapısıdır. Verdiği röportajda çocuklarıma ilişkin dile getirdiği tavrım ile doğrular arasında uçurum bulunmaktadır, çocuklarım terk edilmiş değildirler."
Editör: Barış Köksal