Türkiye’deki birçok mezbahanede günlük kesilen binlerce küçükbaş hayvanın sakatatları çiğ olarak Adana’ya getiriliyor. Şırdan dolmasına artan talebi ise az kesim olduğu için şırdancılar karşılayamaz hale geldi. Son 2 yıldır kentte düzenlenen ‘Lezzet Festivali’ ise satışları arttırdı. Akşam saatlerinden sabahın ilk ışıklarına kadar şırdancılarda yemek yeme kültürü ve sektördeki yoğun hareketlilikten dolayı günlük 50 ile 60 bin şırdan ise Adana’ya yetmiyor. 

“Şırdan çok değerlendi” 
Şırdancı Emin Kertiş, tanıtımın çok iyi yapıldığını ve satışların bu sebepten dolayı arttığını belirterek, şehir dışına ve ülke dışına şoklayarak şırdan gönderdiklerini söyledi. Kertiş, az kesim olduğu için sakatat fiyatlarının son 2 yılda yüzde 50 arttığını belirterek, “Adanalılar bunu çok bol miktarda tüketiyorlar. Bunun bütün tanıtımlarını yapıyoruz. Adana’da düzenlenen Lezzet Festivalinden sonra şırdanı oldukça fazla satmaya başladık. İnsanlar talep gösteriyorlar. Sakatatın biraz daha ucuzlamasını bekliyoruz. Fiyatlar eskiye göre yüzde 50 ile 60 arasında yükseldi. Kesim az olduğu için şırdan çok değerlendi. Sakatat satanlara da hak veriyoruz. Eksik üretim olunca fiyatlar arttı. Bu konudan mustaribiz ama inşallah bollaşacak diye bekliyoruz” diye konuştu. 

“Tanesi 11 liradan 4 bin şırdan” 
Tanesi 11 TL’den günde ortalama 4 bin şırdan sattığını söyleyen Kertiş, “Adana’da 50, 60 bin şırdan tüketiliyor. Türkiye’deki bütün mezbaha nelerde kesilen koyunların şırdanları Adana’ya gelir ve bunu biz tüketiyoruz. Türkiye’de de yayılmaya başladı ve insanlar severek tüketiyorlar. Şırdan hakkındaki ön yargıda oldukça kırılmaya başladı. Çok lezzetli bir yiyecek bu. Bir tane şırdan 11 lira. Kazan kazan satıyoruz. Her bir tencere 500 tane alıyor ve 7-8 kazan satıyoruz. Her geçen gün sayımız artıyor. Adana gastronomi şehri olma yolunda ilerliyor ve bu konuda Adana Valisi Mahmut Demirtaş’a teşekkür ederim” dedi. 

“Şırdan tescillenecek” 
Adana Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Alıravcı ise şırdanı tescillemek için çalışmalara başladıklarını belirterek, “Şırdan çocukluğumuzdan beri hayatımızda olan bir yiyecek. Şırdanı haftada 2 veya 3 akşam mutlaka yiyoruz. Şırdan ile alakalı yeni bir çalışma yapıyoruz. Şırdanı tescillendirmek istiyoruz. Bunun Türkiye genelinde 7 gün 24 saat yenecek yemek haline getirmek istiyoruz. 8 ürün ile ilgili tescil almaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. 

Kebabın önüne geçecek 
Kentte 4-5-6 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek ‘Lezzet Festivali’ ile ilgili bilgiler veren Alıravcı, “Geçen sene 160 bine yakın kişi festivale katıldı. Bu sene ise 250 bin kişinin festivale katılmasını planlıyoruz. ATO olarak biz, gerekli desteği ve otokontrolü yapmaktayız. Bu sene şırdan ve diğer sakatat ürünlerinin Adana Kebabının da önüne geçeceğini düşünüyoruz. Tüm Türkiye’yi davet ediyoruz. İnşallah gelirler ve bu lezzetleri şenliğiyle birlikte tadarlar. Hiçbir ön yargıya kapılmasınlar. Dünyanın en güzel lezzetlerinden birisi” şeklinde konuştu. 
Hüseyin Alıravcı, Danimarka ve Amerika’dan gelen iş insanlarına şoklanmış şekilde şırdan gönderdiklerini de kaydetti. 

“Kesinlikle denenmeli” 
Şırdan yiyen Gönül Çınar, “Sürekli geliyordum, arkadaşım ilk defa geldi, çok beğendi o da. Kesinlikle denenmeli, Adana’ya has özel ve güzel bir lezzet. Tavsiye ederim” dedi. 
Başka bir vatandaş ise, “Çok beğendim, çok lezzetliydi. Kesinlikle denemeliler. Ebat olarak da çok büyük değil. Bence deneyip karar versinler” diye konuştu. 

Şırdan nedir? 
Şırdan, koyunun 4 midesinden biridir. Temizlenip içine baharatlı pirinç doldurulup dikilip pişirilmesiyle hazırlanır. Şekil olarak biraz sıra dışıdır. Yenirken üzerine tuzlu kimyon ve pul biber serpilir. Adana’nın yöresel nitelikteki yiyeceğidir. Şırdan olarak anılsa da asıl adı 'şırdan dolması'dır. 

Editör: Barış Köksal